Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/90 E. 2021/340 K. 29.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/90 Esas
KARAR NO : 2021/340

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … –

VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2015
KARAR TARİHİ : 29/03/2021
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı vekili 27/02/2015 kayıt tarihli dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı şirketin gurup şirketlerinden … A.Ş. arasında 01/07/2011 tarihli temizlik hizmetleri taşeron sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme kapsamında davalı şirketin iş yerinde temizlik hizmeti verildiğini, sözleşmenin 30/06/2014 tarihinde sona erdiğini, ancak bu tarihten önceki döneme ait fatura ve C/H bedelinin davalı tarafından ödenmediğinden; davalı hakkında Bursa 14.İcra Müdürlüğünün 2014/… Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı nedeni ile takip durduğundan; itirazın iptali ile %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı vekili 31/03/2015 tarihli cevap dilekçesinde; davada husumet itirazlarının bulunduğunu, sözleşmenin tarafı … A.Ş. Olduğundan; davanın husumet yönünden reddine, esas yönden; davacının sözleşmenin 18.maddesindeki edimini yerine getirmediğini, çalışan işçilerin SGK primlerinin ödendiğine dair belge sunmadığını, işçilerin ibranamelerinin tam olarak vermediğini, bu nedenle alacak hakkı bulunmadığından; davanın reddi ile %20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER ve GEREKÇE: Davacı şirket ile davalı şirketin gurup şirketi olan … A.Ş. Arasında 01/07/2011 tarihli temizlik hizmetleri taşeron sözleşmesi yapıldığı, sözleşmenin 30/06/2014 tarihinde sona erdiği, bu tarihten önceki döneme ait fatura ve C/H ekstre bedelinin ödenmemesi üzerine davacı tarafından davalı hakkında Bursa 14.İcra Müdürlüğünün 2014/… Esas sayılı takip dosyasında; 17.148,13 TL asıl alacak, 673,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.871,61 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, davacı tarafından davalı hakkında yürütülen icra takibine itiraz nedeniyle icra takibinin durması üzerine, davacı alacaklının alacağını genel hükümlere göre kanıtlamak amacıyla açılmış itirazın iptali davasıdır. (…m.67)
Taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin açığa kavuşturulup alacak hesabının yapılması yönünden; taraflara ait ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak bilirkişi kurulundan 02/12/2015 tarihli asıl ve 08/06/2016 tarihli ek raporlar alınmıştır.
Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen asıl rapora göre; ”…. Davacı tarafa ait ticari defterlerin tasdikli olduğu, davacı tarafından davalı şirkete kesilen faturaların ticari defterlerde kayıtlı bulunduğu, 10/08/2014 tarihi itibari ile davacının davalıdan 17.148,13 TL alacak kaydı bulunduğunun tespit edildiği, davalı tarafın ticari defterlerinin de tasdikli olduğu, davacı tarafından davalı şirkete kesilen faturaların davalı defterlerinde kayıtlı bulunduğu, 18/08/2014 tarihi itibari ile davalının ticari defterlerine göre; davalının davacıya 16.199,53 TL borç kaydı bulunduğu, taraflara ait ticari defterler arasındaki -948,60 TL mutabakatsızlığın hangi sebepten kaynaklandığının tespit edilemediği, sonuç olarak ticari defterlerde kayıtlı fatura bedellerinin yarısı olan 8.099,77 TL’den ve Cari hesap borcunun yarısı olan 8.574,06 TL’den SGN Çevre Sistemleri Ltd. Şti. Sorumlu olacağı belirtilmiş ise de; itirazlar doğrultusunda alınan 25/05/2016 tarihli raporda; dava konusu alacak, sözleşmeden kaynaklanan bir alacak olmayıp fatura karşılığı bir alacak olduğu, hesaplanan 16.199,53 TL alacak-borç miktarı her iki şirket defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı yan her ne kadar taraflar arasındaki sözleşmenin 18.maddesine göre; davalı şirketin yükümlülüklerini yerine getirmeden en son istihkakı talep edemeyeceğini bildirmiş ise de; dava konusu fatura içeriklerine itiraz etmeksizin ticari defterine işlemiş olduğundan; bu itibarla davalı şirketin içeriğine itiraz etmeksizin kabul edip, defterine işlediği faturalara dayalı alacak miktarı olan 16.199,53 TL ‘den sorumlu olduğu….” tespit edilmiştir.
Mahkememizce daha önce davanın kısmen kabulüne karar verilmiş bu karar Yargıtay tarafından bozulmuştur.
Bozma gerekçesinde; “sözleşmenin 18. maddesi uyarınca davacı şirketin son istihkaka hak kazanması için SGK’dan tüm primlerin ödendiğine dair belge örneğini, elemanlarına hiçbir borcu kalmadığını gösterir bordro fotokopilerini ve elemanlarından alacağı ibranameleri ibraz etme yükümlülüğünü yerine getirmesi gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla davacının sözleşmenin 18. maddesi uyarınca yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği incelenerek takip konusu alacağa hak kazanıp kazanmadığının belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi incelemesi yapılmış buna göre; davacı şirketin son istihkaka hak kazanması için SGK’ya tüm primlerin ödendiği, elemanlarına hiçbir borcu kalmadığı ve ibraları aldığı, bir işçiye kıdem tazminatı ödediği diğer işçilerin istifa nedeniyle kıdem tazminatı almadıkları anlaşılmaktadır.
Ancak davacı taraf sözleşmenin 18. maddesi uyarınca davacı şirketin son istihkaka hak kazanması için yalnızca primleri ödemesi işçilerden ibra alması yeterli olmayıp SGK’dan tüm primlerin ödendiğine dair belge örneğini, işçilere hiçbir borcu kalmadığını gösterir bordro fotokopilerini ve işçilerden alacağı ibranameleri davalı tarafa ibraz etme yükümlülüğündedir. Bu yükümlülük borcun doğumu için sözleşme şartı olarak kararlaştırılmıştır.
Taraflar tacir olup imzaladıkları sözleşmede yer alan şartlarla bağlıdır. Davacı 18.madde uyarınca davalı tarafa belgeleri ibraz etme yükümlülüğünü yerine getirdiğinde borç doğacaktır. Bu şart yerine getirilmeden borcun doğumu söz konusu olamayacağından davaya konu takip tarihi itibariyle doğmuş bir borç bulunmamaktadır. Bu sebeple davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı alacağın varlığı için SGK’ya tüm primlerin ödenmiş olması, işçilerinden hiçbir borcu kalmadığına dair ibraların alınmasının borcun doğumu için yeterli olacağı kanaatiyle takibi başlatmıştır. Sözlemenin 18.maddesinin yorumlanma şekline göre davacıyı takipte kötüniyetli saymak mümkün değildir. Bu sebeple davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmolunmamıştır.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın reddine,
Davacının takipte açıkça kötü niyetli olduğu sabit olmadığından davacı aleyhine kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 59,30-TL harcın peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 155,95-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Davalı vekili lehine takdir edilen 4.080-TL ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okundu, anlatıldı. 29/03/2021

İş bu kararın gerekçesi 31/03/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır