Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/875 E. 2023/36 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/875 Esas – 2023/36
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/875
KARAR NO : 2023/36

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ : Av.
DAVA : Alacak (Rödovans Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2020
KARAR TARİHİ : 10/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; davalının, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı şekilde, tek taraflı sözleşmeden cayması nedeniyle cezai şarta karşılık olarak; fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile artırılmak üzere; şimdilik 100,00 TL’nin, dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte şimdilik kısmi şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; davanın reddi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Deliller;
T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden Ve Petro İşleri Genel Müdürlüğü’ne,pamukkale Vergi Dairesi Müdürlüğül’ne,eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’neankara Maden Ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Dava dilekçesinde özetle; davalının, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı şekilde, tek taraflı sözleşmeden cayması nedeniyle cezai şarta karşılık olarak; fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile 100,00 TL talep edilmiştir.
Cevap dilekçesinde davanın reddi talep edilmiştir.
Görevli mahkemenin belirlenmesi için taraflar arasındaki sözleşmenin niteliğinin ve vasfının belirlenmesi gerekmektedir.
Dava dilekçesinin ekinde taraflar arasında akdedilen sözleşmenin sureti sunulmuştur. Sözleşmenin başlığına bakıldığında IV. Grup Maden Arama Ruhsat Devir Sözleşmesi başlığını taşıdığı, sözleşme hükümlerine göre davacının ruhsatını davalı şirkete devrettiği, bunun karşılığında maden ruhsat bedelinin bir kısmını peşin alacağı ve diğer kısmının davalının yapacağı kömür araması sonrasında randımanlı kömür bulunması halinde olacağı kararlaştırılmıştır. Ayrıca ruhsatını devreden davacının devam eden bir kısım haklarının olduğu da sözleşmenin 6. Maddesinde belirtilmiştir.
Söz konusu sözleşme bir rödovans sözleşmesidir.
Bilindiği üzere; Madencilik sektöründe çoğu zaman arama veya işletme ruhsatı alan gerçek veya tüzel kişiler bu ruhsatlarına göre faaliyette bulunmayıp ruhsat gereğince sahip oldukları haklarının tamamını veya bir bölümünü geçici bir süre için üçüncü kişilere devretmektedirler. Ruhsat sahibi olan madenci bu ruhsattaki işletme hakkını devretme karşılığında elde edilen cevher üzerinden veya dönemsel olarak kararlaştırılan maktu bir ücreti üçüncü kişiden almaktadır. Ruhsat sahibi ile geçici olarak maden işletme hakkını elde eden bu üçüncü kişi arasında yapılan bu sözleşme Maden işletme ruhsatı kiralama sözleşmesi olup madencilik sektöründe ve hukuksal uygulamadaki ismi ise Rödövans sözleşmesidir.
Rödovans sözleşmesi; mülkiyeti devlete ait olan madenlerin arama ve işletme hakkını alan gerçek veya tüzel kişilerin bu haklarını üçüncü kişilere devretmesini sağlayan ve TBK’nun ürün kirası hükümleri kapsamında bir kira sözleşmesidir. Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliğinin 4. maddesine göre, ruhsat sahalarındaki madenlerin üretilerek değerlendirilmesi amacıyla üçüncü kişilere veya kuruluşlara tasarruf hakkı sağlamak üzere ruhsat sahasının tamamı ya da bir kısmı için ruhsat sahiplerinin bu kişilerle yapmış oldukları sözleşmelere rödovans sözleşmesi denir. Rödovans sözleşmeleri maden hukuku uygulamasında yaygın olarak kullanılan, herhangi bir şekle tâbi olmayan, tam iki tarafa borç yükleyen, isimsiz, atipik, karma bir sözleşmedir. Maden sahası arama ve işletme ruhsatına sahip olan kişinin, maden işletme faaliyetini başka bir özel veya tüzel kişiye yaptırarak bunun karşılığında çıkan madenin her tonu karşılığında belli bir kira bedeli almasına “rödovans sözleşmesi” denir. Bu sözleşme gereğince rödovans veren, maden ocağının işletilmesini üstlenen özel veya tüzel kişi, ruhsat sahibine, ürettiği her bir ton maden için önceden ödemeyi taahhüt ettiği meblağ kadar bir ücret ödemektedir. Başka bir ifade ile rödovans sözleşmesi, maden işletme ruhsatı sahibinin işletme hakkını belirli bir süre için rödovansçı denilen kişiye devretmeyi, bu hakkı devralan kişinin ise belirli miktarda üretim yapmayı ve ürettiği maden miktarına göre hesaplanan yıllık rödovans bedelini ödemeyi taahhüt ettiği sözleşme olarak tanımlanabilir.
İşletme hakkının üçüncü kişiye rodövans sözleşmesi ile devri halinde devralan kiracı haline gelmekle sahayı bu rödövans sözleşmesi koşullarına uygun olarak işletmek ve bunun karşılığı kiraya veren ruhsat sahibine rodövans bedelini ödemekle yükümlenmektedir.
Rödövans sözleşmesi; ruhsatı alınan maden sahasının bir kısmı veya tamamı üzerindeki işletme hakkının, hak sahibi tarafından gerçek veya tüzel üçüncü kişilere geçici bir süre için tahsisini konu alan iki taraflı ürün kira sözleşmesi niteliğine sahiptir.
Yargıtayın istikrar kazanan uygulamasında (YHGK nun 11.10.2006 Tarih E.2006/11-617, K.2006/642, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 05.07.2017 Tarih E. 2017/6471,K.2017/11091 sayılı kararlarında da belirtildiği gibi ); Rödovans sözleşmesinin tarafları arasında çıkan uyuşmazlıklarda sözleşme hükümleriyle 3213 sayılı Maden Kanunun ilgili hükümleri ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 357 ve devamı maddelerinde düzenlenen ürün kirasına ilişkin hükümlerin bünyesine uygun düştüğü ölçüde uygulanacağı kabul edilmektedir.
Sonuç olarak; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 6. Maddesinde ruhsatını devreden davacının bir kısım haklarının devam ettiği, madde içeriğine bakıldığında 50.000.000 ton görünür rezerv için çıkan kömürün kalorisine göre davacıya bir ücret ödeneceği ve kömürün kalorisinin 3.000 kcal/kg altı olması halinde davacıya ücret ödenmeyeceğinin kararlaştırıldığı, bu hali ile sözleşmeye bir bütün olarak bakıldığında sözleşmenin bir rödovans sözleşmesi olduğunun anlaşıldığı, zira sözleşme hükümlerine göre davacının ruhsat sebebiyle sahip olduğu işletme hakkını davalıya devrettiği, davalının da bu işletme hakkına mukabil olarak bir kısım peşin ve bir kısım da bulunacak cevherin kalorisine göre ücret ödemeyi yükümlendiği, taraflar arasındaki sözleşmenin yukarıda yapılan açıklamalar gereğince tipik bir rödovans sözleşmesi olduğu ve davalının burada kiracı konumunda olduğu ve davacının ise kiraya veren konumunda olduğu, rödovans sözleşmelerine istikrar bulmuş Yargıtay uygulaması gereğince ürün kirasına ilişkin hükümlerin uygulanacağı, davacının ayrıca tacir de olmadığı dikkate alındığında; eldeki davaya kira uyuşmazlıklarının çözümleneceği Sulh Hukuk Mahkemenin bakmakla görevli olduğu kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde davanın usulden reddi ile Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olduğunu tespitine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-c maddesi gereğince, davanın görevli mahkemede açılmadığı ve mahkemelerin görevinin dava şartı olduğu anlaşılmakla; dava şartı noksanlığı nedeniyle, HMK m.115 uyarınca, DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Bursa Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olduğunun tespitine,
3-HMK m.20 gereğince; taraflardan birinin, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde, mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde; dosyanın Bursa Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde, dava dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde, davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin taraflara ihtarına, (ihtar edildi)
4-Harç ve yargılama giderlerinin HMK 331/2 maddesi gereğince yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
5-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/01/2023

Katip 181357
¸e-imzalıdır

Hakim 198655
¸e-imzalıdır