Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/870 E. 2022/616 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

……
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/870 Esas
KARAR NO : 2022/616

HAKİM :……
KATİP :………..

DAVACI :……
VEKİLİ :Av……
DAVALI :………..
VEKİLİ :Av……
DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; taraflar arasında MR makinesinin davalı taraftan leasing sözleşmesiyle alınması yönünde sözleşme akdettiklerini, bu makinede arıza çıktığını, arıza nedeniyle davacı şirketin işletmesel zarara uğradığını, bu zararların şimdilik maddi yönünden 10.000,00 TL’sinin manevi olarak 100.000,00 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesini talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; taraflar arasında leasing sözleşmesi imzalandığını, davacının arıza bildirimi nedeniyle dava dışı ……. Ltd Şti ‘den teknik servis hizmeti alındığını, makinede parça arızası tespit edilmesi sebebiyle yedek parça temin edildiğini, bu parçanın montajının da bu dava dışı firma tarafından gerçekleştirildiğini, yine başka bir parçanın da arızalı olduğunu tespit ettiğini, cihazdaki sorunun 29/04/2020-30/04/2020 tarihinde gerçekleştirilen servis hizmeti verildiği, sorunun servis tarafından çözülemediği, son olarak 15/05/2020 tarihinde davacının talebi üzerine dava dışı teknik servis tarafından cihazın faal hale getirildiğini, davacının uğradığını iddia ettiği zararın dava dışı teknik servis firmasının uygunsuz işlemlerinden kaynaklandığını, davacının yetkin olmayan servis ile çalıştığını, zarara kendi kusuruyla sebep olduğu gerekçesiyle davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava ayıplı onarım işinine dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı taraf davalının imal ettiği MR cihazını Leasing yoluyla satın almış bu satın almayı Finans Finansal kiralama A.ş ile gerçekleştirmiştir.
Davalı taraf her ne kadar davalının bu sözleşmeye taraf olmadığını ileri sürmüş ise de dava konusu alacak istemi finansal kiralama sözleşmesine dayalı olmayıp, bu sözleşme ile alınan makinenin süreç içerisinde arızalanan parçanın davalıdan temin edilmesine yönelik olarak alınan parçada ayıp çıkmasına dayalı açılan tazminat davadır. Burada iki akdi ilişki söz konusudur. Davacı taraf istemini davalı ile olan hukuksal ilişkisine dayalı olarak açmıştır. Bu akdi ilişkinin tarafı davalı olduğundan davalının husumet ehliyeti bulunmaktadır.
Davacı taraf onarım ve tamir işlemlerini davalının arızalı parça göndermesi nedeniyle hastanede 33 gün boyunca MR çekilemediği iddiasına dayalı olarak zararın tazmin talebinde bulunmuştur.
İl Sağlık Müdürlüğünden davacı şirketin 2020 yılı itibariyle ilk 5 ayına ait her aya ilişkin ayrı ayrı MR çekim sayılarının bilgisi istenmiş, buna göre Ocak ve Şubat ayında 900 ‘ün üzerinde, Mart ayında 606 , Nisan ayında 147, Mayıs ayında ise 148 adet MR çekimi yapıldığı bilgisi verilmiştir. Arızanın ortaya çıkma tarihi 16 Nisan ile arızanın giderildiği 19 Mayıs tarihleri arasında bu makinenin kullanılamadığı iddia edilmiş, gelen yazı cevabında da Nisan ve Mayıs aylarında MR sayısında ciddi düşüş olduğu görülmüştür.
Dosya 1 Makine ve SMMM bilirkişiye tevdii edilmiş ve davalıdan temin edilen ve tamir ve onarımda kullanılan parçalarla ilgili olarak ayıp bulunup bulunmadığı , dava dışı teknik servisin yapmış olduğu işlemlerde kusurlu eylem ve işlemlerin bulunup bulunmadığı onarım süresinin MR cihazındaki farkı farklı arızalardan kaynaklanıp kaynaklanmadığı irdelenerek davalının meydana gelen zarardan sorumlu olup olmadığı, davalı ile birlikte teknik servisinde müşterek kusurunun bulunup bulunmadığı araştırılmıştır, yapılan incelemede ; davalıdan satın alınan parçaların faal olup olmadığı ölçümlenerek belirlenmediği, değişmesi gereken yedek parçaların ölçümlerinin yapılarak faal olduktan emin olduktan sonra monte edilmesi gerektiği, arızanın iki parçanın aynı anda arızalanmasından meydana geldiği, dava dışı … ileri Teknoloji ürünleri Ltd Şti ‘nin bu nedenle sözkonusu zararda kusurunun bulunduğu, davalının da arızalı parça temin etmek suretiyle zarara neden olmak suretiyle kusurunun bulunduğu, kusur oranının davalı ve dava dışı firma bakımından eşit olduğu kabul edilmiştir.
Nisan ve Mayıs ayı itibariyle MR çekimlerindeki azalmadan dolayı davacının zararı 213.840,00 TL olduğu anlaşılmıştır. Tartışılması gereken bir diğer konu davalı firma ile dava dışı firmanın müteselsil sorumluluğunun olup olmadığıdır. Zira müteselsil sorumluluk olacak ise zararın tamamında müteselsil sorumlu olup davanın kabul miktarına etki edecektir.
Dikkat edecek olursak somut oluşmazlıkta zarar müteselsil sorumluluğu doğuracak biçimde haksız fiilden kaynaklanmamaktadır. Müteselsil sorumluluk ya haksız fiilden ya kanundan yada sözleşmeden doğar , somut olayda kanundan doğan müteselsil sorumluluk hali de bulunmamaktadır. Sözleşmeden kaynaklanan müteselsil sorumluluk da sözkonusu değildir, zira davacının servisten aldığı hizmet ile davacıdan aldığı parça alımı farklı iki hukuki işlemdir, bu iki ayrı hukuki işlemde davalı ve dava dışı firmayı müteselsil sorumlu kabul etmek mümkün değildir.
Davacının sorumluluğu parçadan kaynaklı olduğundan ancak servisle gerekli kontrol işlemini yaparak faal olduğu tespit edildikten sonra montaj işlemini yapmayarak cihazın dava konusu edilen süre zarfında kullanımsız kalmasına neden olduklarından davalının %50 sorumluluğuna göre maddi tazminat alacağına hükmedilmiştir.
Davacı taraf manevi tazminatta istemiştir, manevi tazminat kişilik haklarına haksız bir saldırı dolayısıyla ortaya çıkan bir zarar türüdür, kimi zaman sözleşme ilişkisinde de bir tarafın sözleşmeye aykırı davranışları, diğer tarafın kişilik haklarında bir zararın doğmasına neden olabilir, ancak bunun oluşabilmesi için yine kusurlu davranış , zarar ve her ikisi arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır.
Somut olayda MR cihazının kullanılamadığı döneme ilişkin ortaya çıkan gelir kaybının davacının şahsiyet haklarında bir zarara neden olmayacağı aynı zamanda davalının tüzel kişi olmasında da bu duruma etkili olduğu, davalı tüzel kişi olmayıp, gerçek kişi işleten olsa da böyle bir uyuşmazlıkta sözleşmeye aykırı davranış nedeniyle şahsiyet haklarına bir zarar meydana gelmesinin mümkün olmadığı kabul edilerek manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile 106.920,00 TL alacağın 10.000,00 TL’sini dava tarihininden bakiyesinin ıslah tarihi olan 04/03/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin ve manevi tazminat isteminin REDDİNE,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 7.303,71 TL harçtan başlangıçta alınan 1.878,53 TL peşin harç, 3.482,00 TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye 1.943,18 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 1.878,53 TL peşin harç, 3.482,00 TL ıslah harcı, 54,40 TL başvuru harcı ve 3.087,60 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 8.502,53 TL’nin kabul red oranına göre 4.249,28 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerine bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 14.107,40 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 14.107,40 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, ( manevi tazminat yönünden)
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında ödenen 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/05/2022

Katip ……
e-imza

Hakim ……
e-imza