Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/857 E. 2021/854 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/857 Esas – 2021/854
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/857 Esas
KARAR NO : 2021/854

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … VİNÇ DEN.GEMİ ACEN.TAH.TAH.ULUSLARA.NAK.VİNÇ VE LİM.İŞL.SAN.VE TİC.A.Ş. –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : …. İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/12/2020
KARAR TARİHİ : 22/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :28/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, inşaatlar ve limanlarda kullanılmak üzere vinç temini sektöründe faaliyet göstermekte olduğunu, kimi zaman doğrudan vinçlerini kiralamakta kimi zaman ise personeli ve vinci ile birlikte anlaşma sağlanan taraflara hizmet verdiğini, davalının İstanbul ili Kadıköy ilçesi, Kurbağalıdere’de mevcut inşaatında vinç ihtiyacı duyması sebebiyle müvekkilince davalı tarafa personelli vinç hizmeti verilmesi konusunda mutabık kalındığını ve 18/12/2018 tarihli vinç hizmet sözleşmesi hazırlandığını, davalı tarafa verilen hizmet bedellerinin faturalandırıldığını, yine yapılan işe ilişkin olarak davacı ile davalı arasında çalışma puantajları düzenlendiğini, sözleşme uyarınca davalı tarafın inşaat sahasına vinç kurulumunun gerçekleştirildiğini, davalı operatörlü şekilde müvekkilinden hizmet almakta iken vincin arızalandığını, teknik servise götürüldüğünde mazot içerisinde su olduğunun görüldüğünü, müvekkilinin aracında davalı tarafından konulan yakıta su konulduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirkete ait makinenin yakıtına su karıştırılması sebebiyle oluşan zararın tazminini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkiye itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin merkezinni İzmir’de bulunduğunu, olayın haksız fiil hükümlerine göre değerlendirilemeyeceğini, ya eser sözleşmesi ya da hizmet sözleşmesi hükümlerine göre değerlendirme yapılması gerektiğini, bu anlamda da zamanaşımı itirazında da bulunduklarını, taraflar arasında vinç hizmet sözleşmesi imzalanmadığın ancak müvekkili şirketin İstanbul ili Kadıköy ilçesi, Kurbağalıdere’de mevcut inşaatta vinç kullanılması yönünde davacı yan ile mutabakat sağlandığını, iddiaları kabul etmediklerini, bahsi geçen şantiyede müvekkili şirkete ait tüm iş makineleri, tekne ve jeneratör gibi diğer tüm mazotla çalışan araçların akaryakıtlarının Petrol Ofisinden alındığını, davacı tarafa ait bahsi geçen vince de müvekkili şirketin araçlarına konulan akaryakıttan konulduğunu,akaryakıt içerisinde EPDK tarafından özellikleri belirlenen ulusal markerin yeterli seviyede bulunduğunu ve gerekli şartları sağladığını, müvekkili şirketin hiçbir aracında bu tarz bir problemin yaşanmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava, özü itibariyle sözleşme hükümlerine aykırılıktan kaynaklanan zarar tazminine ilişkindir. Davalı taraf taraflar arasında vinç hizmet sözleşmesi imzalanmadığını belirtse de kendilerine ait İstanbul ili Kadıköy ilçesi, Kurbağalıdere’de mevcut inşaatta vinç kullanılması yönünde davacı yan ile mutabakat sağlandığını kabul etmektedir. Bu anlamda taraflar arasında fiili bir sözleşme ilişkisinin kurulduğundan bahsedilebilir. Sözleşmenin 7., 8. ve 9. Maddelerinde belirlenen şartlarda akaryakıt kullanılmadığı ve davacıya ait makinenin yakıtına su karıştırıldığı iddiasıyla oluşan zararın tazmini talep edilmektedir. Bu durumda sözleşme hükümlerine aykırılıktan söz edilebilir.
HMK nun 6. Maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10.maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de dava açılabilir. Bu da özel yetkiye dair bir düzenlemedir. Bu özel düzenleme, HMK nun 6. Maddesindeki kural gereğince genel yetkili bulunan mahkemelerin yetkisini kaldırmaz. Dolayısıyla dava, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede görülebilir. Davalı taraf yetkiye itirazında, davalının ikametgahı mahkemesi olan İzmir Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu ifade etmekle mahkememizce bu yönde yetkisizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1 -Davalı vekilinin yetki itirazının KABULÜ İLE;
Davaya bakmaya yetkili mahkeme İZMİR ASLİYE TİCARET MAHKEMELERİ olmakla mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
HMK’nun 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde görevli ve yetkili İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Kesinleşmeye mütakip yasal süresi içesinde gönderme talebi bulunmadığında dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-HMK 331/2 Maddesi gereğince yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı diğer davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2021

Katip 222148
☪e-imzalı

Hakim 122455
☪e-imzalı