Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/809 E. 2023/337 K. 10.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/809 Esas – 2023/337
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/809 Esas
KARAR NO : 2023/337

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI : … TEKSTİL ENERJİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 10/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Bursa 10. İcra Müdürlüğü’nün 2020/7781 E. Sayılı dosyası ile ödenmeyen faturalar sebebiyle icra takibi başlatıldığını, davalı firma tarafından 16.10.2020 tarihinde borca, faize ve ferilere itiraz edildiğini, Taraflar arasında ticari ilişki açık hesap usulü cari hesap şeklinde yürütüldüğünü, davalı adına faturalar düzenlenerek taraf kayıtlarına işlendiğini ve fatura içeriğindeki ürünlerin davalıya teslim edildiğini, davalı tarafından bir kısım lerin iade edilmesi amacıyla iade faturası tanzim edildiğini, fakat davalı tarafından tanzim edilen bir kısım iade faturaları davacı tarafından kabul edilmediğini, müvekkili firma tarafından tanzim edilen, içeriğindeki tüm ürünlerin eksiksiz ve sağlam olarak teslim edilen, yasal sekiz günlük süresi içerisinde itiraz edilmeyen ve tarafların cari hesap kayıtlarında mevcut fatura borçlarının ödenmeyerek haksız ve dayanaksız iade faturası düzenlendiğini, başlatılan takibe haksız ve dayanaksız itiraz edildiğini, 210.736,00 TL tutarındaki icra takibine yapılan itirazın 183.124,00 TL tutarındaki kısmının iptalini talep ettiklerini, Bursa 10. İcra Müdürlüğü’nün 2020/7781 E. Sayılı dosyasına yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından, Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/7781 E. sayılı dosyasıyla başlatılan takibe konu borcun müvekkiline ait olmadığını, takibe konu malların, müvekkili şirkette satın alma departmanında çalışmakta olan şahıslar tarafından kendi namlarına aldıkları mallar olduğunu, Müvekkili şirket tarafından yapılan olağan tüm satın alımları, ilgili departman tarafından verilen sipariş ve daha sonradan satın alma tarafından yapılan sipariş onayı akabinde satın alındığını ve şirket depo sorumlularınca iş yerinde teslim alındığını, Satın ama elemanının gidip ürünü teslim alma gibi bir uygulaması bulunmadığını, davacı tarafından yapılan satışta bu prosedürlerin hiçbirinin uygulanmadığını, Satın alma müdürü Orhan Mert, satın alma sorumluları Mehmet Erel ve Ersen Durgut’un bu ve buna benzeyen şirketi zarara sokan eylemleri nedeniyle iş ilişkilerine son verildiğini ve savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, davacı firmanın bu malları davalı firma tarafından alınmadığı anlaşılmasına rağmen fatura bedellerinin tahsilini talep etmesinin kötü niyetli olduğunu, takibe konu borç müvekkili şirkete ait olmadığını, davacı yanın satın almada çalışan kişilere satmış olduğu malların şirkete hiç gelmediğini şi veren ve malı teslim alan Orhan Mert ve Mehmet Erel tarafından satılarak haksız kazanı landığını, düzenlenen faturaların muhatabı müvekkili şirket olmadığını, davanın reddine, icra takibinde haksız ve kötü niyetli olan davacı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/7781 sayılı dosyasında ödeme emrine itirazın iptali davası olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından cari hesaba dayalı olarak ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri usulüne uygun tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde borca itiraz etmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında mali müşavir tarafından taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtlar üzerinde yerinde inceleme yetkisi ile inceleme yaparak rapor düzenlemesi için dosya tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin 21/05/2022 tarihli kök ve 12/12/2022 tarihli ek raporunda özetle: Davalı tarafın dava konusu faturaları defterlerine işlediği, BA formuyla beyan etmediği, Davacı tarafın faturalarını defterlerine işlemiş olduğu, BS formuyla maliyeye beyan ettiği, Davalı şirketin dava konusu iade faturalarını defterlerine işlemiş ve geri iade ettiğini BS formuyla beyan etmediği, Davalı şirketin dava konusu iade faturaları iade ettiğinde defterlerine işlediği, BS formuyla beyan etmediği, davacı tarafın kestiği tüm faturaları defterlerine kaydetmiş ve BS formuyla beyan etmiş, iade edilen faturaları kabul etmeyip defterlerine işlememiş, beyanda bulunmamış ve sonuç olarak defter kayıtlarına göre 210.736.00-TL davalıdan alacaklı göründüğü, Davalının kendisine kesilen tüm faturaları defterlerine işlemiş, BA formuyla beyan etmediği, kesip iade ettiği faturaları da defterlerine işlemiş, BS formuyla beyan etmemiş olduğu, bunların sonucunda defter kayıtlarında alacak borcun sıfır olarak göründüğü, Faturaya itirazın, karşı tarafça gönderilen faturalar kabul edilmeden defterlere kaydı yapılmadan noter aracılığı ile geri iade edilmesi şeklinde yapılacağı, bu şekilde yapılan işlem fatura iadesi değil faturaya itiraz olarak değerlendirileceği, bu itirazın, tebliğ tarihinden itibaren yasal 8 günlük süresi içinde yapılması gerektiği, davalının bu şekilde işlem yapmamış, faturalara itiraz etmemiş, defterlerine işlemiş, itiraz hakkını kullanmadığı, bu durumda faturaların karşılığında iade faturaları kesmiş ve davacıya gönderdiği, davacının 8 günlük yasal süresi içinde faturalara itiraz ettiği ve kabul etmediğini noterden gönderdiği ihtarname ile bildirildiği, yani davacının iade faturası kesmemiş, yasal süresi içinde faturalara itiraz etmiş, faturaları kabul etmeyip ihtarname ile geri gönderdiği, faturaya itiraz etmek ile faturaya iade faturası kesmenin birbirinden farklı olduğu, savcılıkta soruşturma dosyasının da açıldığı, davacının davalıdan kendi defter kayıtlarına göre takip tutarı kadar yani 210.736.00-TL alacaklı durumunda olduğu, taraflar arasında yazılı bir anlaşma bulunmadığı, Yerleşik Yargıtay kararlarına göre faturanın tek başına yeterli olmayabileceği, davaya dayanak alınan faturanın Türk Ticaret Kanunu’nun 23. maddesi gereğince kesinleşmiş ve tarafları bağlayıcı olduğunun kabul edilebilmesi için fatura konusu işle ilgili yanlar arasında sözleşme yapıldığının yasal delillerle kanıtlanması ve bedeli uyuşmazlık konusu işin de kabul edilebilir yeterlikte iş sahibine teslim edildiğinin yüklenici tarafından kanıtlanmış olmasının zorunlu olduğu, açıklanan koşullar gerçekleşmeden sadece faturanın karşı tarafa tebliğ edilmiş ve itiraz edilmemiş olmasının yanlar arasında akdi ilişkinin kurulmuş olduğunu, iş bedelinin istenebilir olduğunu kanıtlamayacağını, taraflar arasında daha önce 3 adet faturanın bu sebeplerle iade edilmiş ve davacı tarafından kabul edildiğini, o faturalarda da itiraz hakkı kullanılmamış, faturaları defterlere işlenmiş, daha sonra iade faturası kesilip hesapların kapatıldığı, fatura konusu malların davacı firmaya değil de sayım almada çalışan sorumlu çalışanlara ait olduğu konusunda dosyadaki belgelere göre şüphe bulunduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava , davacı tarafça,davalı aleyhine cari hesap alacaklarına dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talebine ilişkindir. SMMM bilirkişi tarafından tanzim edilen 21/05/2022 tarihli kök 12/12/2022 tarihli ek raporda özetle; davacıya ait defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin, TTK’da öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmuş olduğu, tutulması zorunlu diğer defterlerin birbirlerini doğruladığı, davacıya ait Muavin defter incelemesinde; bakiyenin 210.738,00 TL olarak görüldüğü, davalının 2020 yılında e-defter mükellefi olduğu, davalı defter kayıtları ve cari hesap hesap ekstrelerine göre davacıya borç görülmediği, davacı ve davalı tarafından bildirimi yapılmış olan Ba- Bs Form Beyannamelerinin birbirlerini doğrulamadığının görüldüğü, davalı şirketin dava konusu iade faturalarını defterlerine işlediği , geri iade ettiğini BS formuyla beyan etmediği, davacı tarafın kestiği tüm faturaları defterlerine kaydettiği, BS formuyla beyan ettiği iade edilen faturaları kabul etmeyip defterlerine işlemediği, bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda davaya konu alacak gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun hükme esas alınmaya yeterli olduğu, davalı tarafın faturalara konu ürünlerin kendilerine değil şirket çalışanlarına teslim edildiğinin iddia ettiği, davalı çalışanları aleyhine başlatılan soruşturmada davalının 2 satın alma sorumlusunun malların kendilerine ait olduğu hususlarını kabul ettikleri, bu nedenle kendilerine faturaya konu malların teslim edilmediği iddiasında bulundukları ancak dosya kapsamından faturaya konu ürünlere ilişkin faturaların davalı firma çalışanı Mehmet Eren’e teslim edildiği, faturaların davalı firma tarafından kayıtlarına işlendiği, BA formuyla maliyeye beyan ettiği, daha sonra iade faturası kestiği, iade faturasının ise davacı firma tarafından yasal 8 günlük süre içerisinde kabul edilmediği ve defterlerine işlenmediği, bu durumda faturaya konu ürünlerin davalı tarafa teslim edildiğinin kabul edilmesi gerektiği, davalı firma çalışanları tarafından kendi adlarına veya davalı firma adına teslim alınıp alınmaması olgusunun davalının kendi çalışanları ile iç ilişkideki sorunları olduğu, davacı tarafından fatura konusu malların ve ürünlerin davalıya teslim edilmekle fatura bedellerine hak kazandığı kanaatine varılmakla birlikte davanın kabulüne, buna göre davalı tarafın Bursa 10. İcra Dairesi’nin 2020/7781 Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 183.124,00 TL alacak üzerinden takipteki şartlarla devamına, İİK’ nın 67 maddesi gereğince icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan asıl alacağın %20’si olan 35.624,8- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile, Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/7781 sayılı dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itirazının İPTALİNE,
2-Takibin 183.124,00 TL alacak üzerinden takipteki şartları ile birlikte DEVAMINA,
3-183.124,00 TL’nin %20’si tutarındaki 35.624,8- TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 12.509,20-TL harçtan başlangıçta alınan 2.073,63-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 10.435,57‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5- Davacı tarafça yapılan 2.073,63-TL Pesin Harç, 471,55 TL Islah Harcı, 54,40 TL Başvurma Harcı, 700,00 TL Bilirkişi Ücreti, 27,50 TL Tebligat ve müzekkere masrafından oluşan yargılama gideri toplam 3.327,08-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 28.468,60 -TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Davalı tarafından yapılan 31,00 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/03/2023

Katip 237040
E-Imzalıdır.

Hakim 192141
E-Imzalıdır.