Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/799 E. 2022/218 K. 04.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/799 Esas
KARAR NO : 2022/218
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1-….
2- … – …-
3- … – …-
VEKİLİ : Av. …….
DAVALI : 1- … – …- …
VEKİLLERİ : Av. …….
Av. … –
Av. …….
DAVALILAR : 2- … – …- …
3- … – …- …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/11/2020
KARAR TARİHİ : 04/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;Kazaya karışan … plakalı aracın 156799131 police no ile kayıtlı … SİGORTA A. Ş Şirketine başvuru yapılmış olduğunu, 15591764-1 no ile hasar dosyası oluşturulduğunu, sigorta şirketi tarafından mirasçılara 76.613,06 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin eksik olması nedeniyle işbu davayı açma zaruretlerinin hasıl olduğunu, müvekkillerinin babası ve eşi olan … …’nun 27/09/2019 tarihinde cuma namazı çıkışı evine gitmek üzere her gün geçmekte olduğu sokağın kaldırımında yürüdüğü esnada davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kontrolsüz bir şekilde geri geri manevra yapması sonucunda aracın altında kalarak metrelerce sürüklenmesi sonucunda vefat ettiğini, davalının ehliyetine alkolden dolayı 6 ay süre ile el konulduğunun sonradan öğrenildiğini, ehliyetine el konulmuş olmasına rağmen araç kullanmaktan mutlak surette yasaklı olan davalının bu tehlikeyi bilerek ve göze alarak meydana getirdiğini, aracın ruhsat sahibinin diğer davalı olan … olduğunu ve araç sürücüsünün babası olduğunu, oğlunun ehliyetinin olmadığını bilmesine rağmen aracını bilerek ve isteyerek oğluna teslim ettiğini, müteveffanın alzheimer hastası olan eşi davacı …’nun tüm ihtiyaçlarını karşılamakta iken adı geçen davacının müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını, oğlu …’nun sonrasında sorumluluğu üstlendiğini ve yanına alarak tüm bakım ve ihtiyaçlarını karşıladığını dile getirerek HMK gereği tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000 TL Maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen sorumlulukları cihetinde kaza tarihinden itibaren bankaların uygulamış olduğu en yüksek mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini (sigorta şirketinin faiz sorumluluğu ihbar tarihi olan 18.02.2020 tarihidir), … için 20.000 TL , … için 20.000 TL , … için 15.000 TL olmak kaydı ile toplamda 55.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketinin sorumluluğu olmadığı için diğer davalılar … ve …’dan müştereken müteselsilen kaza tarihi olan 27.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek banka en yüksek mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, yargılama harc ve giderleri ile ücreti vekaletin davalıların her birinin sorumlulukları oranında yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ara sokakta düşük hızda araç kullanırken müteveffanın dikkatsizliği sebebiyle davaya konu olayın meydana geldiğini, müvekkilinin araca bindiğinde hareket etmeden önce aynalarını kontrol ettiğini, aracı geri geri hareket ettirdiği esnada müteveffanın geri gelen aracın arkasından geçmeye çalıştığını, müteveffanın araçlara ait yolu kullanırken etrafını kontrol etmediğinden kusurlu olduğunu, müteveffanın ilerlemiş yaşı nedeniyle bakım masraflarının bulunması, sağlık sorunlarına sahip olması sebebiyle bakım giderleri ile ailesine maddi yönden yük olduğu için bu giderlerin de denkleştirme ilkesi gereğince dikkate alınması gerektiğini, davacı tarafça diğer davalı … şirketine karşı başvuruda bulunulmuş olduğunu ve maddi tazminata dair zararları tazmin edildiğini, bu sebeple davacılar tarafından talep edilen maddi tazminata dair taleplerinin reddinin gerektiğini, tarafların kusurlarının tespit ve tayini ile tazminat bedelinin tespitine dair bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmesinin gerektiğini, tüm bu sebeplerden ötürü davacıların talep etmiş oldukları tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde; Huzurda görülen davanın öncelikle davaya konu tazminat bedelinin ödenmiş olması sebebiyle reddinin gerektiğini, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğu gözönüne alınarak öncelikle davacı tarafından müvekkili şirket sigortalısı araç sürücüsünün kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini, bilirkişi incelemesi yapılırken ödeme tarihindeki veriler dikkate alınmasının gerektiğini ve ödeme tutarının buna göre güncellenmesinin gerektiğini, ayrıca müterafik kusur hususlarının da araştırılması gerektiğini, davacıların dava konusu kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, yine kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkilinin sigorta bedeline ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale geldiğini, faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin yasal faiz olduğunu dile getirerek, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava, trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili talep ettikleri maddi tazminat taleplerinin davacı … için olduğunu, diğer davacılar yönünden sadece manevi tazminat taleplerinin olduğunu ifade etmiştir.
Dosya tümü ile tetkik edildiğinde, 2918 Sayılı K.T.K. Madde 83’ e göre mahallinde düzenlenen Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağından (Resmi makamlarca düzenlenmiş olan tutanaklar aksi ispat edilene kadar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 27.04.2006 Tarih, E.2005/5107-K.2006/4776 Sayılı ilamında ‘‘Trafik Kazası Tespit Tutanağı Resmi görevliler tarafından tutulmuş ve ispat edilene kadar geçerli olan belgedir’’ denmek suretiyle tesis edilen hükümde de vurgulandığı üzere ’’ geçerli belge hükmündedir. Dosyada yer alan Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’ nın aksini gösterir bir bilgi ve belge bulunmadığı, dava konusu kazanın 27.09.2019 Günü Saat 14:15 Sıralarında Sürücü … idaresindeki … plaka sayılı kamyoneti ile geliş ve gidiş yönlü, birer şeritli 3. Bayraktar Sokak No:22 önündeki isimsiz sokak kavşağında ve yolun karşı şeridi üzerinde, 2. Emekli Sokak istikametinden Ortak Sokak istikametine geri geri manevra yaptığı sırada, yolun sol tarafındaki boş arsa istikametinden, no:22 istikametine geçmek isteyen yaya … …’ na aracının sol ön lastik kısımlarıyla çarptıktan sonra aracının altına alıp 3 metre sürüklemesi sonucu yayanın yaralanması ile neticelenen tek araçlı, yayaya çarpma şeklindeki dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, … Plaka Sayılı Kamyonet Sürücüsü …’ ın: Dava konusu trafik kazasında 2918 Sayılı K.T.K.’ nın ” Trafik Kazalarında Sürücü Kusurlarının Tespiti ve Asli Kusur Sayılan Haller ” başlıklı 84-j ” Manevraları Düzenleyen Genel Şartlara Uymama ” maddesini ihlal ettiğinden % 100 (Yüzde Yüz ) oranında kusurlu olduğu, Yaya … …’ nun: Dava konusu trafik kazasının oluşumunda herhangi bir trafik kural ihlali yaptığı tespit edilemediğinden ”Atfı Kabil Kusuru ” olmadığı kanaatine varılmıştır. Gerek savcılık safahatında gerekse ceza yargılaması sırasında alınan tüm bilirkişi raporları da bu tespiti doğrular mahiyettedir.
Davacı …’nun 28/08/2021 tarihinde vefat ettiği anlaşılmış, sunulan veraset ilamından geriye diğer davacılar kızı … ile oğlu …’nun kaldığı, miras paylarının 1/2 olduğu görülmüştür.
Aktüerya hesaplamaları istatistik verileri ve ihtimaller üzerine kuruludur. Ancak ihtimal hesapları, bilinen gerçeğin varlığı halinde nazara alınamaz. Bu nedenle davacı …’nun destek zarar hesaplamaları vefat tarihi itibariyle sonlandırılmalıdır. Bilinen gerçek davacı ömrünün 28/08/2021 tarihinde sona erdiği, hesaplamanın bu tarih itibariyle sınırlandırılması ile 25.925,02 TL talep edilebilir maddi tazminat alacağının olduğu rapor edilmiştir. Davacı …’nun hesaplanan destek zararı, 2020 yılı itibariyle sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme olan 76.613,06 TL tutarının içinde kalmış olup, bakiye zararı bulunmamaktadır. Bu nedenle maddi tazminat talepleri reddedilmiş, ancak vefat öngörülebilir bir durum olmadığından ve davanın açıldığı tarih itibariyle davacı davayı açmakta haklı olduğu kanaatine varıldığından reddedilen maddi tazminat yönünden davacı aleyhinde vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemiştir.
Manevi tazminatın belirlenmesi konusunda ise; hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Davacıların murisi kazada vefat ettiği ve bunun da manevi acı ve zararlara sebep olacağı tartışmasızdır. Bu ilkelere ve kazanın oluş şekli, ortaya çıkan manevi zararın ağırlığı dikkate alındığında davacı … için 15.000,00-TL, davacı … … için 20.000,00-TL, davacı … için 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, yargılama sırasında vefat eden davacı … için ön görülen 20.000,00 TL manevi tazminatın talep gereği mirasçılarına miras payları oranında ödenmesine karar verilmiştir. Zira vefat eden davacı … yönünden maddi ve manevi tazminat talepleri için diğer yasal mirasçıları olan davacılar davayı takip ettiklerine ilişkin irade beyanında bulunmuştur.
Tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Maddi tazminat taleplerinin REDDİNE,
Manevi tazminat taleplerinin KABULÜ ile,
Davacı … için 15.000,00 TL, davacı … … için 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen kaza tarihi olan 27/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak adı geçen davacılara ÖDENMESİNE,
Yargılama sırasında vefat eden davacı … için ön görülen 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen kaza tarihi olan 27/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak adı geçenin mirasçılarına miras payları oranında ÖDENMESİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 3.757,05-TL harçtan başlangıçta alınan 187,86-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.569,19-TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 187,86-TL peşin harç, 54,40-TL başvurma harcı ve 1.212,00-TL yargılama gideri toplam 1.454,26-TL’nin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
4-Davalılar … ve … tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
5-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 7.950,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
6-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/03/2022

Katip …
☪e-imzalı

Hakim …
☪e-imzalı