Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/569 E. 2021/1118 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….. TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/569 Esas
KARAR NO : 2021/1118
HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
VEKİLİ : Av…
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı borçlu … … 20.12.2017 tarihinde internet aracılığıyla müvekkili banka Dikkaldırım şubesinin sunduğu taksitli krediye başvurduğunu, ilgili taksitli ticari krediden doğan borcun ödenmemesi sebebiyle davalı adına müvekkil banka tarafından 24.01.2019 tarihli ihbarname ve 20.03.2019 tarihli ihtarname keşide edildiğini, keşide edilen ihbarname ve ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiğini, davalı borçlu Resul Kartal vekili 06.05.2019 tarihi dilekçesi ile Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyasındaki borca, işlemiş faize ve ferilerine itiraz ettiğini, Bursa 1. İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, borçlunun yapmış olduğu itirazın hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, davalı Resul Kartal’ın borç konusu ticari krediye başvurduğuna ilişkin dekontların mevcut olduğunu, ayrıca davalı vekili borca itiraz dilekçesinde müvekkilinin borcunun muaccel hale gelmediğini ve müvekkilin ihtara muhatap olmadığını iddia ettiğini, bu hususun ise doğruyu yansıtmamakta olduğunu, dava konusu borçta borçlunun temerrüdünün şartları gerçekleşmiş olduğunu, ihtarname usulüne uygun olarak süresinde keşide edildiğini, sunulan ihtarname tebliğ şerhinde de görüleceği üzere ihtarnameyi davalı/borçlunun oğlunun tebliğ aldığını, takibe konu alacağa işletilen faiz oranları da davalı tarafından hükümleri kabul edilerek kullanılan taksitli kredi kapsamında belirlenmiş oranlar olduğunu, bununda hukuka kanuna uygun olduğunu, kanunların şekil şartı öngördüğü haller hariç olmak üzere hukukumuzda sözleşme serbestisi mevcut olduğunu, taraflar aralarındaki borç ve alacak ilişkilerinin tabi olacağı usul ve esasları aralarında serbestçe tayin edebilmekte olduğunu, taraflar arasında online başvuru yapılması ile imzalandığı kabul edilen ticari kredi sözleşmesi tarafların serbest iradeleriyle belirlenmiş olduğunu, bu sözleşme şartlarına krediyi kullandıktan sonra itiraz etmek hakka ve hukuka uygun olmadığını, bununla beraber 6102 numaralı TTK’na eklenen 5/A maddesi gereğince ticari uyuşmazlıklarda arabulucuya başvuru zorunlu olmuş olup, tarafımızca davaya konu olacak talebi için arabulucuya da başvuru yaptıklarını, arabuluculuk son tutanağından görüleceği üzere anlaşmanın sağlanamadığını, bu nedenle itirazın iptaline karar verilmesi için işbu davayı açma zorunluluğunun doğduğunu dile getirerek davanını kabulü ile davalının Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2019/5546 Esas sayılı dosyasına 1180-7822339 nolu taksitli ticari kredi borcuna (31.751,48 TL takip çıkışı) ilişkin yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin 1180- 7822339 nolu taksitli kredi borcuna yönelik devamına, müvekkili lehine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiş; ancak 06.05.2019 tarihinde Bursa 1. İcra Müdürlüğü’ne ”İcraya konu borç, ilamsız icra takibine ait ödeme emrinden anlaşıldığı üzere cari hesap ilişkisine dayanmakta olduğunu, taraflar arasında alacaklar ve borçlar bulunmakta olup ilamsız takibe konu miktar muaccel hale gelmiş bir borç söz konusu olmadığını, muaccel olmayan bir alacak için de icra takibinin yapılamayacağını, alacaklı sanılan taraf muaccel hale gelmeyen borç için hukuku dolanmak adına ve kötü niyetli olarak ilamsız icra işlemi başlatıldığını, alacaklı sanılanın amacı, varsa borcun kaynağını, faiz ilişkisini ve fer’ilerini denetimden kötü niyetli olarak kaçırmak istemek olduğunu, haksız bir şekilde başlatılan icra takibi nedeniyle müvekkilinin ticari itibarı da zedelenmiş olduğunu, alacaklı sanılanın yapmış olduğu icra işlemi hukuka aykırı olup kötü niyetle yaptığını, icra takibi tarihinde müvekkilinin muaccel bir borcu bulunmamakta olduğunu, fakat alacaklı olarak takip yapan Şirket bir şekilde icra takibi başlatıldığını, alacaklı sanılan taraf ödeme emrinde faiz miktarını da %48 ve 30,24 olarak hatalı gösterildiğini, bu nedenle alacaklı sanılan takibe koyduğu alacağa uyguladığı faize de itiraz ettiklerini dile getirerek muaccel hale gelmeyen borca, işlemiz faize ve tüm ferilere itiraz ettiklerine ve icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini istediklerine dair itiraz dilekçesi sundukları görülmüştür.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır.
Davalı Resul Kartal ile Garanti Bankası AŞ arasında 20/12/2017 tarihinde 45.000,00 TL lik Destek Kredisi Sözleşmesi (Ticari/Mesleki/Zirai Amaçlı) ve 14/02/2014 tarihinde de Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi imzalandığı ve takibin de bu sözleşmelerden kaynaklanan borç sebebiyle yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak dava; takipteki 1180-7822339 nolu taksitli ticari kredi borcuna (31.751,48 TL takip çıkışı) ilişkin itirazın iptaline yöneliktir. Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi’nden kaynaklanan borç Bursa 1. Tüketici Mahkemesi’nin 2021/287 Esas sayılı dava dosyasına konu edilmiştir.
Asıl borçlu Resul Kartal ticari faaliyette bulunan bir mükelleftir ve dava da ticari faaliyetleri kapsamında kullandığı taksitli destek kredisinden kaynaklanmaktadır.
Dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilerek davacı banka kayıtlarında inceleme yapılmıştır.
Takibe konu alacağın hesaplaması yapılırken Yargıtayın bu konuda koymuş olduğu kurallar çerçevesinde, alacağın kat tarihi itibariyle kayıtlardan tespit edilmesi, kat tarihinde bulunan alacağa temerrüt tarihine (kat ihtarının borçluya tebliği ile verilen sürenin sonu) kadar akti faiz ve ferîleri uygulanmalı, temerrüt tarihi itibariyle bulunan akti faiz ve ferîleri kapitalize edilerek temerrüt tarihinde borçlunun sorumlu olacağı asıl alacak tespit edilmelidir. Bu safhadan sonra temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar, daha önce belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri (Kaynak kullanım destekleme fonu hariç) uygulanmalı ve takip tarihinde talep edilebilecek asıl alacak ile birlikte temerrüt faizi miktarı ve ferîleri ayrı ayrı tespit edilmelidir. Bulunacak bu rakam alacaklı bankanın borçludan takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarıdır. Şayet kat tarihi, temerrüt tarihi ve takip tarihi itibariyle hesaplanan bu miktarlar alacaklının taleplerinden fazla ise talep dikkate alınarak miktarlar belirlenmelidir.
Buna göre hazırlanan denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre davalının takip tarihi itibariyle1180-7822339 nolu Taksitli Kredi sebebiyle 29.866,86 TL asıl alacak, 1.360,20 TL işlemiş faiz, 68,01 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 31.295,07 TL sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Toplam borç tutarının Asıl Alacak tutarına takip tarihinden tamamen ödeninceye kadar işletilecek yıllık %48,00 temerrüt faizi, faizin %5 BSMV, İcra Masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte, tahsilde tekerrüre meydan vermemek kısmi tahsilat’ın BK 100.maddesine göre önce faiz ve fer’ilerine mahsubu sağlanmak kaydı ile tahsilinin gerekeceği de raporda açıklanmıştır.
20.03.2019 tarihli ihtarname sonrası 24.04.2019 takip öncesinde 05.04.2019 tarihinde destek kredisine TL.6.428,92’lik geri ödeme yapılmış olup, banka takip talebinde söz konusu kısmi ödemeyi dikkate alarak hesaplama yapmıştır. 24.04.2019 tarihli takip sonrasında destek kredisine herhangi bir ödeme yapılmamıştır. 24.04.2019 tarihli takip sonrasında Business Kredi Kartına 19.02.2021 tarihinde sadece TL.35,-‘lik ödeme yapılmış ise de bu kredi kartı alacağı davamız konusu değildir.
Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si tutarında icra inkar tazminatının davalı borçlulardan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Tüm bu gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile, Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı takip dosyasında 1180-7822339 nolu taksitli kredi borcuna ilişkin davalı borçlunun ödeme emrine itirazlarının KISMEN İPTALİNE,
1180-7822339 nolu taksitli kredi yönünden takibin 29.866,86 TL asıl alacak, 1.360,20 TL işlemiş faiz, 68,01 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 31.295,07 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %48,00 oranında temerrüt faizi ve faize %5 BSMV uygulanmak suretiyle icra giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte DEVAMINA,
29.866,86 TL’nin %20’si tutarındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 2.137,76-TL harçtan başlangıçta alınan 337,92-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.799,84-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 337,92-TL peşin harç, 54,40-TL başvurma harcı ve 621,00-TL yargılama gideri toplam 1.013,32-TL’nin davanın kabul ret oranına göre 998,72-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin (daha azına hükmedilemeyeceğinden) davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 madde hükmüne göre belirlenen 456,41-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/12/2021

Katip …
E-Imzalıdır.

Hakim …
E-Imzalıdır.