Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/54 E. 2021/290 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/54
KARAR NO : 2021/290

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : ….BANKASI A.Ş
VEKİLİ : Av. … .
DAVALI : … TC : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2020
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili beyanlarında; davalı aleyhine Bursa 15.İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, takip konusu alacağın dava dışı Kredi borçlusu …. İnşaat Ltd Şti ile davacı arasında akdedilen Kredi sözleşmesine davalının kefaletinden kaynaklandığını, hesabın kat edilmesine rağmen borcun ödenmediğini, takibe de haksız olarak itiraz edildiğini belirterek davalının kabulü ile itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili beyanlarında ; dava dışı kredi borçlusu şirketin konkordato talebinin kabul edildiği ve tedbir kararı verildiğini, tedbir kararı kapsamında davalı kefil ile kredi kullanan borçlu arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğunu, asıl borçlu için verilen tedbir kararının davalıyı da etkileyeceğini bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava Bursa 15.İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır.
Takip konusu alacağın dava dışı Tezko İnşaat Ltd Şti ile banka arasındaki kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, davalının bu kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olduğu görülmektedir.
Kefalet sözleşmesi TBK hükümlerine uygun olarak düzenlenmiştir.
Dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilerek davacı banka kayıtlarında inceleme yapılmıştır.
Takibe konu alacağın hesaplaması yapılırken Yargıtayın bu konuda koymuş olduğu kurallar çerçevesinde, alacağın kat tarihi itibariyle kayıtlardan tespit edilmesi, kat tarihinde bulunan alacağa temerrüt tarihine (kat ihtarının borçluya tebliği ile verilen sürenin sonu) kadar akti faiz ve ferîleri uygulanmalı, temerrüt tarihi itibariyle bulunan akti faiz ve ferîleri kapitalize edilerek temerrüt tarihinde borçlunun sorumlu olacağı asıl alacak tespit edilmelidir. Bu safhadan sonra temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar, daha önce belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri (Kaynak kullanım destekleme fonu hariç) uygulanmalı ve takip tarihinde talep edilebilecek asıl alacak ile birlikte temerrüt faizi miktarı ve ferîleri ayrı ayrı tespit edilmelidir. Bulunacak bu rakam alacaklı bankanın borçludan takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarıdır. Şayet kat tarihi, temerrüt tarihi ve takip tarihi itibariyle hesaplanan bu miktarlar alacaklının taleplerinden fazla ise talep dikkate alınarak miktarlar belirlenmelidir.
Kat ihtarının tebliğine göre temerrüt tarihi 24.01.2019’dur.
Bilirkişi raporunda temerrüt tarihine kadar akdi faiz ve ferileri ana para alacağına eklenerek temerrüt tarihi itibariyle asıl alacak bulunmuş ancak sonuç olarak raporda vade tarihi itibariyle ana para alacağı asıl alacak olarak dikkate alınmıştır. Davacı da takip talebinde vade tarihindeki ana para alacağını asıl alacak olarak talep etmiş fakat bilirkişinin belirlemesinden daha az talep ettiğinden taleple ve takiple bağlılık kuralı gereği davacının talep ettiği asıl alacak tutarları dikkate alınmıştır.
Davacı akdi faiz ve temerrüt faizini toplayarak takipte toplam temerrüt faiz alacağı istemiştir. Bu hesaplama yukarıda açıklanan kurallara aykırıdır. Davacının faiz istemi takipteki talep edilen tutar kadar dikkate alınması mümkün değildir. Bilirkişide hesaplama yaparken akdi faizi ve temerrüt faizini ayrı ayrı kalemler olarak belirlemiştir. Bu hesaplamadan temerrüt faizi tutarları dikkate alınarak hüküm kurulmuştur.
Bilirkişinin hesaplama tabloları hesaplama kurallarına uygun olarak hazırlanmıştır. Yalnızca sonuç kısmı hatalı tespit edilmiştir. Hazırlanan tablo içeriğinden hüküm kurulması mümkündür, yeniden rapor alınmasına gerek bulunmamaktadır.
Buna göre hazırlanan denetime ve hüküm kurmaya elverişli olan ve sonuç kısmı mahkememizce düzeltilen bilirkişi raporuna göre davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalı borçludan 1.283.106,7‬0 TL asıl alacak 2.389,9‬0 TL temerrüt faizi, 2.976,48 TL BSMV olmak üzere toplam 1.288.473,08 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir.
Takipten sonra davadan önce 384.108,25 TL ödeme yapılmıştır.
Ödemelerin alacaktan mahsubunda ise; takip tarihinde belirlenen asıl alacak, temerrüt faizi ve ferîleri toplamından mahsubu öncelikle Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak temerrüt faizinden yapılacaktır. Bir başka deyişle, her bir ödeme tarihine kadar takip tarihinde belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri uygulanıp bulunan ve takip öncesi işleyen temerrüt faizi toplamından ödemenin düşülmesi, fazlası var ise asıl alacaktan mahsup edilerek belirlenecek olan asıl alacak miktarı bulunmalıdır. Bu uygulama her bir ödeme için ayrı ayrı yapılmak zorundadır.
Yapılan 384.108,25 TL ödemenin mahsubu öncelikle takip öncesi işleyen temerrüt faizi toplamından ve ferilerden yapılmış, fazlası ise asıl alacaktan mahsup edilerek takibin 904.364,83 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiştir.
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %64 oranında temerrüt faizi uygulanmalıdır.
Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si tutarında icra inkar tazminatının davalı borçlulardan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davacının depo edilmesini talep ettiği gayrinakdi alacak yönünden sözleşmede kefilin gayrinakdi alacaktan alacağın sorumlu olmasına dair açık bir hüküm bulunmadığından buna yönelik talebin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Bursa 15.İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itirazının kısmen iptaline, takibin 904.364,83 TL asıl alacak üzerinden bu alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %64 oranında temerrüt faizi ve faize %5 BSMV uygulanmak suretiyle devamına,
2-904.364,83 TL’nin %20’si tutarında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacının gayrinakdi alacağın depo edilmesi talebinin reddine,
4-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 61.777,16 TL harçtan başlangıçta alınan 16.287,09 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 6.742,74 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 38.747,33 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5- Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafça yapılan 16.341,49 TL harç, 818,50 TL yargılama gideri toplam 17.159,99 TL’nin kabul ret oranına göre 11.507,49 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 62.268,24 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 39.259,15 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu, anlatıldı.18/03/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza