Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/254 E. 2023/118 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/254 Esas – 2023/118
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/254
KARAR NO : 2023/118
HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – 0144003789300010
VEKİLİ : Av. ………..UETS
DAVALI : …. AMBALAJ İNŞAAT TAAHHÜT VE PETROL ÜRÜNLERİ SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – Alaşehir/ MANİSA
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 11/06/2020
KARAR TARİHİ : 31/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; davalı … Ambalaj İnşaat Taahhüt ve Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait 16 H 0940 plakalı aracın 1600.02231594.0000 sayılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Trafik Sigortası Poliçesi ile 08/09/2011-2012 tarihleri arasında müvekkili şirket tarafından sigortalandığını, davalı sigortalıya ait araç 08/07/2012 tarihinde … sevk ve idaresinde iken Manisa-Alaşehir civarında tek taraflı trafik kazasına uğradığını bu kaza nedeniyle araç içindeki …’ın yaralandığını, yaralanan … için müvekkili şirket tarafından sigorta poliçesi kapsamında 28.03.2019 tarihinde 52.995,00-TL daimi sakatlık teminatı ödediğini, kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olan davalı sigortalıya ait araç sürücüsü … ise kazada vefat ettiğini, Alaşehir Devlet Hastanesinden alınan alkol raporuna göre müteveffa sürücü …’ın alkollü olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; 52.995,00-TL toplam tazminatın 28.03.2019 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi , yargılama giderleri ve avukatlık ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
Deliller;
… Sigorta’ya, Bursa SGK İl Müdürlüğü’ne, Alaşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne, Yapı ve Kredi Bankası’na, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne, Devlet Hastanesi’ne, azılan müzekkereye cevap verildiği cevabi yazının dosya arasında olduğu anlaşılmaktadır.
Nöroloji Uzmanı Bilirkişi, Sigorta Uzmanı Bilirkişi, Adli Trafik Uzmanı Bilirkişinin Düzenlediği Müşterek Raporlarının Sonuç Kısmı: ” 1-) 16 H 0940 Plaka Sayılı Kamyon Sürücüsü Müteveffa …’ın: Karayolları Trafik Kanunu’nun (52/1-a) maddesi ile, Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin
(101/a) maddesini ihlal ettiğinden % 100 (Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğuna, 2-) 16 H 0940 plaka sayılı kamyon sürücüsü …’ ın 08.07.2012 tarihinde
yaptığı kaza anında 0,208 promil alkollü olduğu, alkol etkisiyle güvenli araç sürüş yeteneğini kaybetmediği ve kazanın münhasıran alkole bağlı olarak meydana gelmediğine,
3-) Davacı sigorta şirketi tarafından 16 H 0940 plakalı aracın 1600.02231594.0000 nolu KZMSS poliçesi ile 08.09.2011-08.09.2012 tarihleri için sigortalandığı ve 08.07.2012 tarihli kazayı kapsadığı tespit edilmiştir,
4-)Yapılan hesaplama neticesinde davacı tarafından yapılan ödemenin talep tavanını aşmadığı sonucuna ulaşılmış ve zarar görenin gerçek zararının 172.176,41 Tl. olacağı tespit edilmekle 52.995,00 Tl.nin ödenmesinin uygun olduğuna,
5-)Meydana gelen kazanın münhasıran alkole bağlı olarak meydana gelmediği dikkate alınarak KZMSSGŞ.nın B.4 kapsamında teminat kapsamında değerlendirilebileceği bu nedenle sigortacının rücu hakkı olmayacağına,
” şeklindedir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE

Dava, sigorta şirketinin ödediği sigorta bedelini kendi sigortalısından genel şartlar hükümlerine göre rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait 16 H 0940 plakalı aracın davacı şirket tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Trafik Sigortası ile sigortalandığı, davalı sigortalıya ait aracın 08/07/2012 tarihinde … sevk ve idaresindeyken Manisa – Alaşehir civarında tek taraflı trafik kazasına uğradığı, bu kaza nedeniyle araç içindeki …’ın yaralandığı, yaralanan … için davacı şirket tarafından sigorta poliçesi kapsamında 28.03.2019 tarihinde 52.995,00 TL daimi sakatlık tazminatı ödendiği, kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olan davalı sigortalıya ait araç sürücüsü …’ın ise kazada vefat ettiği, Alaşehir Devlet Hastanesinden alınan alkol raporuna göre müteveffa sürücü …’ın alkollü olduğu, genel şartlara göre rücu şartlarının oluştuğu vakıalarından hareketle 52.995,00 TL toplam tazminatın 28.03.2019 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili talep edilmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkememizce rücuen tazminata konu trafik kazası ile ilgili hasar dosyası getirtilmiş, ayrıca sigortalı aracın sürücüsü müteveffa …’ın alkol raporu getirtilmiş ve sürücünün 0,208 promil alkollü olduğu görülmüştür. Bilindiği üzere sürücünün salt alkollü olması sigorta şirketinin ödediği bedeli rücu etmesini gerektirmez.
Konu ile ilgili genel şartlara baktığımızda; Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı Başlığını taşıyan B.4. Maddesinin 3. Fıkrasının C bendinde aynen,
“Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,” hükmünün öngörüldüğü anlaşılmaktadır.
Sigorta şirketinin sigortalısına alkollü araç kullanılmasından kaynaklı rücu edebilmesi için kazanın salt alkolün etkisiyle meydana gelmesi gerekir.
Hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Başka bir ifade ile sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığının ispat külfeti 6102 sayılı TTK 1409. maddesi gereğince sigortacıya düşmektedir.
Yargıtayın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, sigortacı ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin belirlenmesi durumunda, oluşan hasar poliçe teminatı dışında kalacağından davanın kabulüne, aksi halde reddine karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir. (Yargıtay HGK 2005/11-624 E-713 K sayılı ilam, Yargıtay 4 HD 2021/9635 E- 2021/4448 K sayılı ilam).

Mahkememizin 9. Celsesinde, kazaya sebebiyet verenlerin kusurlu hareketleri ve kusur oranlarını belirlemek, kazanın salt alkolün etkisi ile meydana gelip gelmediğini belirlemek ve kazaya alkol dışındaki unsurların etki edip etmediğini belirlemek üzere dosya bir adli trafik bilirkişisi bir nöroloji uzmanı ve bir sigorta uzmanı bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilmiştir.
Bilirkişi raporunda kazanın salt alkolün kazaya sebebiyet verip vermediği ve müteveffanın aldığı alkolün güvenli sürüş yeteneğini kaybettirip kaybettirmediği incelenmiştir. ATK’nın 0,30 promilin altında alınan alkol ile ilgili güvenli sürüş yeteneğinin kaybedilmediğine ilişkin mütalaası raporda irdelenmiştir. Sonuç olarak müteveffa sürücünün aldığı alkolün promili dikkate alınarak, kazanın salt alkolün etkisiyle meydana gelmediği raporda belirtilmiş, mahkememizce rapor yerleşik uygulamadaki ilkelere göre hazırlanmış olduğundan hükme esas alınmış ve genel şartlara göre davacının rücu şartları oluşmadığı kanaati ile davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve yasal gerekçesi izah edildiği üzere;
1-Davanın reddine,
2-Hüküm tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcı, 905,03 TL peşin harç ile alınmış olduğundan fazla alınan 725,13 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin 12 ve 13. Fıkralarına göre; suç üstü ödeneğinden zorunlu arabulucuya ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
6-HMK m.333 gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
7-Gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliği ile tebliğ giderinin eksik olması halinde giderin talepte bulunandan alınmasına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının ise yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.31/01/2023

Katip ……..
¸e-imzalıdır

Hakim ……
¸e-imzalıdır