Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/239 E. 2020/806 K. 02.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/239 Esas
KARAR NO : 2020/806

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … TC kimlik
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … A.Ş – Kadıköy/ İSTANBUL
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 01/06/2020
KARAR TARİHİ : 02/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :22/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı şirket nezdinde 64972954/1 poliçe nolu kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan 16 … 29 plakalı aracın 17/11/2019 tarihinde karışılmış olduğu trafik kazası neticesinde davacı … ve eşi … ağır olarak yaralandığını, kazaya karışan karşı tarafın tam kusurlu olduğunu, bu kaza nedeniyle hasar dosyası açıldığını, aracın perte çıkartıldığını ve açılan dosya neticesinde 49.000,00 TL ödeme yapıldığını ve bunun karşılığında ibraname ve feragatname alındığını, müvekkilinden alınan ibra ve feragatin geçerliliğinin bulunmadığını, kaza tarihi 17/11/2019 iken bakiye pert alacağı için 27/02/2019 tarihinde davalı … şirketine ihtar çekildiğini, mezkur ihtarnamenin davalıya 28/02/2019 tarihinde tebliğ olduğunu, davacı müvekkiline ödeme yapıldığı ve bunun neticesinde ibraname feragatname alındığı gerekçesiyle reddedildiğini, emsal araç bedelleri incelendiğinde davacıya yapılan ödemenin yetersiz olduğunun açıkça anlaşıldığını, bu nedenle hesaplanacak bakiye bedelin davalı şirkete yapılan ihtarname tebliği tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline talep ve dava etmiştir
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; somut uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi olduğunu, görev konusunda usulden reddedilmesi gerektiğini, davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki menfaati bulunmadığını, asla kabul anlamına gelmemek üzere davacının aracına yapılan ekspertiz incelemesinde araç rayiç bedelinin 49.000,00 TL sovtaj değerinin ise 16.170,00 Tl olarak belirlendiğini, davalı şirket tarafından 20/01/2020 tarihinde 49.000,00 TL tutarında ödeme gerçekleştirildiğini ve davacının tespit edilen tutarı kabul ettiğini, davacının ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren yasal faiz işletmesi yönündeki talebinin ve davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan davacı aracında meydana gelen hasar nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davada, mahkemenin görevli olup olmadığının incelenmesi HMK.nun 114/c bendi gereğince dava şartlarından olup; mahkemece re’sen incelenmesi gerekir.
28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanunun 83. maddesinde de taraflarından birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Davacı ile davalı şirket arasında imzalanan kasko sigorta poliçesine ilişkin sözleşmenin 6502 sayılı TKHK 3.maddesi gereğince tüketici işlemi olduğu, davacının gerçek kişi olması ve sigortalanan aracın hususi kullanıma yönelik bir araç olması nedenleriyle uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ticaret Mahkemesi görevsiz olup Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan davanın görev yönünden usulden reddine ve karar kesinleştiğinde Bursa Tüketici Mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın HMK’nun 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2. Maddesi gereğince davanın usulden (görev yönünden) REDDİNE, görevli Mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğuna,
Karar kesinleştiğinde ve HMK’nun 20. Maddesinde öngörülen iki (2) haftalık kesin süre içerisinde müracaat edilmesi halinde dosyanın görevli Bursa Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeye mütakip süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmadığında dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin hatırlatılmasına,
Yargılama giderlerinin esas hakkında karar verecek mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/12/2020

Katip …

Hakim …