Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/132 E. 2021/1063 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/132 Esas
KARAR NO : 2021/1063

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …..
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -..

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2020
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ;
Müvekkilimin 19.12.2017 tarihinde 202.49,00 TL karşılığında … plakalı PASSAT 1.6 TDİ 120 PS Highline Tiptr: (3G242Z) /2017 ( saf beyaz) LC9A özelliklerine sahip bulunan aracı sıfır olarak Doğuş Otodan satın aldığı, Ancak araç alındığından bu yana sürekli olarak arıza vermekte olduğu. Müvekkilimin aracı bu şekilde kullanmaya devem etmesi mümkün olmadığı. Bundan dolayı ayıpsız yenisi ile değişimi veyahut bu mümkün olmadığı takdirde bedelin iade edilmesi gerektiği. Satın alınan araç kullanıcı hatasız olarak, sürekli arıza verdiği. Aracın ayıplı olduğu değiştirilmesi gerektiği. Müvekkilimin satın aldığı aracın 28.05.2018 ,18.10.2018, 18.09.2019 tarihlerinde “Dizel partikül filtre” parçası kendiliğinden arızalanmış ve her defasında garanti kapsamında olduğu bedelsiz yapıldığı Kullanıcı hatası bulunmadığına ve bedelsiz yapıldığına ilişkin arıza kaydı raporunda da belirtildiği. Araç aynı arızayı sürekli olarak vermesinden ötürü yapılan
onarımların işe yaramadığı, Müvekkilimin mağduriyetinin giderilmesi gerektiği bu da mümkün değilse araç bedelinin iadesinin zorunlu olduğu Bu arızaların onarımı yapıldıktan sonra sıfır olarak alınan araç tekrardan 27.11.2019 ve 04.11.2019 tarihlerinde arıza verdiği. Araç yeni olarak alınmasına rağmen 5 kez bozulmuş olup onarıma gittiği. Bundan dolayı araç her ne kadar onarıma gitse de periyodik olarak arıza vermesi dolayısıyla artık ayıpsız yenisi ile değişiminin gerektiği. Satın alınan araçta sürekli olarak parça değişimi yapıldığı. Sürekli değişim yapılması ve arıza vermesi nedeniyle müvekkil tarafından araçtan beklenen menfaate de ulaşılamadığı zira araç sık sık yolda kalma gibi risklerle hareket ettiği. Yeni alınan bir araçta bu kadar sıklıkla arızaların çıkması olağan dışı olması. Sürekli “Dizel partikül filtre” parçası değiştiği. Bu nedenle hem yeni alınan araçtan memnuniyette azalma hem de değerinde kayıplar söz konusu olduğu. Aracın kullanıcı hatasına bağlı olmadığı, Aracın bu şekilde kullanılabilmesinin olanaksız olduğu. Aracın sık sık arızalanması
nedeniyle araçtan yararlanamama da söz konusu olduğu.
Müvekkilimin aldığı bu aracın ayıpsız yenisi ile değişimi zorunlu hale geldiği. Müvekkilim
aldığı bu aracın, bu denli arıza yapacağını ve her defasında parça değişimin olacağını önceden
bilseydi bu aracı satın alma gibi bir düşüncesinin olmayacağı. Müvekkilimizin bu sebeplerden dolayı sıfır olarak aldığı aracın ayıpsız yenisi ile değişimi gerektiği her ne kadar arabuluculuğa da gidilmiş olsa da arabuluculuk müzakereleri anlaşamama ile sonuçlandığından iş bu davanın açılma zarureti hasıl olduğu Yukarıda izah edilen sebeplerle; sıfır olarak alınan aracın ayıpsIz yenisi ile değişimine bu mümkün olmadığı takdirde bedelin iadesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahmiline karar verilmesini davacı vekili olarak talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafından dava konusu … plaka numaralı Volkswagen Passat marka aracın
ayıplı olduğu iddia edildiği. Dava dilekçesinde yöneltilen iddialar haksız ve mesnetsiz olup tarafımızca kabul edilmesi
mümkün olmadığı Söz konusu araçta herhangi bir ayıp/gizli ayıp veya üretim hatası söz konusu
olmadığı aracın ayıpsız misli ile değişim ve sair taleplerinin yerine getirilmesi için gerekli teknik
ve yasal koşullar oluşmadığı. dava konusunun otomobil olması ve sadece dava konusunda
uzmanlığı bulunan teknik kişilerce bilinebilir olması itibariyle
davacının tanık ve yemin deliline itiraz ettikleri. davacı yan adına kayıtlı araçta davaya konu olacak nitelik arz eden bir ayıp/gizli ayıp söz konusu olmayıp ayıpsız misli ile değişim/bedel
iadesi için gerekli teknik ve yasal koşullar oluşmadığı. Dava konusu araç, 20.12.2017 tarihinde trafiğe çıkmış olup 10.02.2020 tarihindeki son
servis kaydına göre toplam 137.159 km yol yaptığı. Davacı tarafından; “Dizel partikül filtre arızası olduğu, yetkili servis tarafından tüm işlemlere
rağmen arızanın giderilemediği ve aracın gizli ayıplı olduğu” iddia edildiği. Davaya konu aracın servis hareketlerine bakıldığında; yaklaşık 2 yıl ve 140.000 km boyunca kullanılmakta olduğu, bu kullanım süresi içinde 14 kez servis girişi yaptığı, servis girişlerinden 9 adedinin “Bakım” konulu olduğu, Servis girişlerinde, aracın ilgili elektronik yönetim sistemlerinin özel test cihazımız ile sorgulanması yoluyla alınan sorgulama çıktılarına bakıldığında, ağırlıklı olarak Dizel Patikül Filtre (DPF) konulu veri sapmalarının kayıt edildiği, bunun gereği olarak
göstergede ilgili uyarı lambalarının yakıldığı anlaşıldığı. Elde edilen veriler değerlendirildiğinde kullanım koşulları/sürüş tarzı etkisi ile DPF’nin doluluk oranının yükselmiş olduğu, dolayısıyla DPF konulu uyarı lambalarının yakıldığı ortaya çıktığı. Bu durumda rejenerasyon (temizleme) işlevinin gereği olan özel sürüş şeklinin tercih
edilmediğinin akla geldiği. Davaya konu araç motoru, çevreci teknoloji ürünü olan Dizel Partikül Filtre (DPF) ile
donatıldığı. Dolayısıyla kullanım özellikleri, kullanım şekli ile ilgili araç kullanım
kılavuzunda geniş bilgilendirme yapıldığı. Egzos sistemine takılı olan bu filtre
regeneration uygulaması ile kendi kendini yenileyebilmekte (temizleme), doluluk oranı belirlenmiş değere ulaştığında gösterge de uyarı lambası yanmakta ve regeneration uyarısı
kullanıcıya iletildiği. Bazı kullanım şartlarında örneğin; kısa mesafe sık kullanım yapılan şartlarda regeneration çok daha sık yapıldığından veya hiç yapılamadığından veya uyarıya rağmen araç kullanılmaya devam edildiğinde motor olumsuz etkilenebildiği Dizel Partikül Filtre uyarı lambası yandığında filtrenin tekrar aktif ve etkin hale getirilebilmesi
(regerenation/yeniden canlandırma) için özel bir sürüş şeklinin seçilmesi gerektiği kullanma
kitabında belirtildiği. Kullanım şartları nedeniyle ihtiyaç haline gelen regerenation işleminin sürücü tarafından gerçekleştirilmesi bir kullanım özelliği olduğu ve mutlaka belirtildiği şekilde uygulanmasının önem arz ettiği. dizel partikül filtresindeki sorun misli ile değişim/bedel iadesi
gerektirmediği.
Yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere, dava konusu araçtaki sorun ürün kaynaklı değil;
kullanım koşulları kaynaklı olduğu. Ancak bir an için aracın ayıplı olduğu kabul edilse dahi bu durum misli ile değişim veya bedel
iadesi gerektirmediği. Bu nedenle, davacı taleplerinin Mahkemece kabul edilmesi halinde aracın değişimi şeklinde değil, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım yönünde
karar verilmesi hakkaniyet gereği olduğu. Nitekim Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğu Ayıbın niteliği gözetildiğinde, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi
veya bedel iadesi hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olup olmadığı, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olup olmayacağı, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik haklardan olan “bedel indirimi” uygulanıp uygulanmayacağı
ususunun değerlendirilmesi gerektiği, Sunulan ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle; Davacı tarafın tüm iddia ve talepleri ile haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesine ve tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafça karşılanmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
İncelenen dosya kapsamına göre;
Dava, satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasıyla öncelikle misli ile değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde bedel iadesi ile araçtan yoksun kalma sebebiyle kazanç kaybı ve maddi zararın tazmini talebine ilişkindir. Taraf vekilleri tarafından dava konusu araçla ilgili ilgili kanıt ve belgeler dosyaya sunulmuştur.
Dava dilekçesi ve ekleri davalıya tebliğ edilmiş, dilekçeler teatisi tamamlanarak 21/01/2021 tarihinde öninceleme duruşması yapılmıştır. Ön inceleme duruşmasında Dava konusu uyuşmazlığın çözümüne yönelik olarak uyuşmazlığa konu araç üzerinde Uludağ Üniversitesi Makina Fakültesi Öğretim Üyelerinden oluşan bilirkişiye dosyanın tevdi edilmesine karar verilmiştir. 30/06/2021 tarihli bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle ;
teknik açıklama ve arızanın irdelenmesi; başlığı altında Dava konusu aracın servis kayıtlarına göre “motor uyarı ikaz ışığı yanıp sönüyor, partikül filtre arızası ile ilgili olarak ilk arıza 14.05.2018 tarihli ve 32.748 kilometrede “motor uyarı ikaz ışığı yanıp sönüyor, şikayetçi tespit ve onarım istiyor şeklinde servis kayıtlarına göre “partikül filtre arızalı fonksiyon şeklinde arıza kaydı görüldüğü aracın partikül filtresi garanti kapsamında değiştiği daha sonraki belirtilen kilometrelerde “motor arıza ışığının yandığı, servis kontrollerinde partikül filtresinin çatlak olduğu ve değişmesi gerektiği belirlenmesine rağmen davacı müşteri isteği nedeni ile herhangi bir işlem yapılmadığı anlaşıldığı, 28.05.2018 tarihli ve 35.336 kilometrede “motor uyarı ikaz ışığı yanıp sönüyor şikayetçi tespit ve onarım istiyor şeklinde servis kayıtlarına göre “araçta test sürüşü yapılmış partikül filtre arızalı fonksiyon arıza kaydı görüldü. Egzoz borusu iç kontrol yapıldı is oluşumu görüldü arıza arızadan ilerlendi egr kurum kontrolü yönlendirme oluyor, partikül filtresi söküldü kurum kontrolü yapıldı, partikül filtresinin değişimi gerekiyor tespitine rağmen, servis formunda müşteri imzalı “müşteri isteği üzerine işlemlerin yapılmadığı / parçaların değiştirilmediği ve konu hakkında müşteriye bilgi verildiği” bilgisi bulunduğu ,18.10.2018 tarihli ve 60.080 kilometrede aracın 60 bin km periyodik bakımı, motor kısmında ses geliyor, motor sesli çalışıyor, motor uyarı ikazı yanıyor tespit onarım şeklinde bir taleple servise geldiği anlaşıldığı aracın bakım detaylarında, motor uyarı ikazı yanıyor motor ifadesi üzerine partikül filtresi arızası görüldü, fark basınç sensörü, turbo basınç sensörü basınç kontrol edildi problem görülmedi, arıza kontrollerinde egzozlu kalıntıları kontrol edildi , aşırı is görüldü, yağ buhar yoğunluğu, yakıt yoğunluğu kontrol edildi normal düzeyde olduğu görüldü 30 saniye tam gaz yapılarak turbo yağ sızıntısı kontrolü yapıldı problem görülmedi değerlerin normal olduğu görüldü partikül filtresi sökülüp genel kontrol yapıldı . Aracın dpf söküldü egr ve dpf üzerindeki süzgecin is kalıntıları ile tıkandığı tespit edildi, dpf ve egr soğutucusunun değişimi gerekiyor, yüksek basınç egr söküp temizlendi sonrasında dpf rejenerasyon yapılması gerekiyor, yönünde tespit yapıldığı ancak, tespitine rağmen, servis formunda müşteri imzalı “ müşteri isteği üzerine işlemlerin yapılmadığı / parçaların değiştirilmediği ve konu hakkında müşteriye bilgi verildiği” bilgisi bulunduğu 18.09.2019 tarihli ve 121.729 kilometrede “ motor uyarı ikaz ışığı arada yanıp sönüyor ,şikayeti ile servise gelmiş, “120 bin km bakımı yapılmış “partikül filtre arızalı fonksiyon arıza kaydı görüldü. Fark basınç ve egzoz basınç sensörlerinde sorun görülmedi, egzoz borusunda kurumlaşma görülmedi, partikül filtresinin değişmesi gerekiyor. tespitine rağmen, servis formunda müşteri imzalı “ müşteri isteği üzerine işlemlerin yapılmadığı / parçaların değiştirilmediği ve konu hakkında müşteriye bilgi verildiği” bilgisi bulunduğu son olarak , 04.11.2019 tarihli ve 129.145 kilometrede “motor uyarı ikaz ışığı yanıyor”, şikayeti ile servise gelmiş “partikül filtre arızalı fonksiyon arıza kaydı görüldü. Egzoz son borusu is görülmedi, turbo yağ basma ve karter havalandırma kontrol edildi sorun görülmedi. dpf ve egr söküldüğünde, dpf çatlak olduğu tespit edilmiş ve talep yapılmış ve 12.12.2019 tarihli ve 131.452 kilometrede egr soğutucusu ve partikül filtresinin değişimi yapıldı garanti kapsamında değiştiği anlaşıldığı, dava konusu aracın kullanıcı el kitabı sayfa 261 de partikül filtresi hakkında bilgiler bulunduğu özetle bir araçtaki rejenerasyon sıklığı ve koşulları aracın elektronik kontrol ünitesi tarafından kullanım koşullarına bağlı olarak belirleneceği bir araçtaki rejenerasyon ihtiyacının kullanım koşullarına bağlı olarak değişimi görüldüğü araç şehir içi kullanımında 200 km de bir rejenerasyon yapılması gerekirken, otobanda kullanılan bir araçta bu 1500 km ye kadar çıkabilmekte olduğu Dava konusu aracın dizel motor emisyon kontrol sistemi üzerinde basınç farkı sensörü, sıcaklık sensörü verileri haricinde motorun devri, aracın seyirde halinde 60 km / saati 30 dk kullanmak gibi bazı özel şartların sağlanması ile rejenerasyon otomatik olarak başlatılır. Ancak aracın kullanımı sırasında filtrenin tıkanmasına rağmen rejenerasyon için şartların sağlanamaması veya rejenerasyon sırasında aracın motorun stop ettirilmesi durumunda, aracı düşük şehir içi şartlarında kullanılması rejenerasyon işlemin başlatılamaması ve filtrede biriken isin yakılamamasına neden olur ki, bu durumda tıkalı filtre açılamaz ve filtre tıkanarak motor arıza lambasının yanmasına neden olur. Partikül filtrelerinde rejenerasyon yapamamasından dolayı filtrenin tamamen tıkanmasında ve hasar görmesinde aracın kullanım şartları haricinde, kullanılan yakıt içerisindeki” yüksek kükürt miktarı, motorun yağ yakması gibi etkenler de filtrenin gözeneklerinin kalıcı olarak tıkanmasına neden olacağı, bunun haricinde termal şoklar sebebi ile de partikül filtresinin hasar görebilmektedir. Dava dosyasında bulunan servis kayıtlarına göre aracın Partikül filtresindeki arıza ilk arıza14.05.2018 tarihli ve 32.748 kilometresinde oluşmuş ve aracın partikül filtresi garanti kapsamında değişmiştir, .daha sonra yine servis kayıtlarına göre araçta partikül filtresi kaynaklı arıza lambasının yanmasına rağmen davacının isteği ile değişim yapılmamış araca sadece rejenerasyon yapıldığı, kayıtlara göre 12.12.2019 tarihli ve 131.452 kilometrede EGR soğutucusu ve partikül filtresinin garanti kapsamında değiştiği tespit edildiği yetkili servis dava konusu araçtaki partikül filtersi arızanın neden kaynaklı olduğunu tespit etmek için arıza oluştuğunda her defasında turbo yağ sızıntısı, EGR kurumlaşma kontrolü, karter havalandırma, emme manifold kurumlaşması gibi motordan kaynaklı yağ yakma sonucu oluşabilecek, filtrenin tıkanma sebebini araştırmıştır. Servis bu kontrollerde motorda yağ yanmasını neden olabilecek yağ sızıntısını tespit etmemiştir. Dolaysıyla motorun partikül filtresinin tıkanmasında ve hasar görmesinde geride iki faktör kalmaktadır ki, bunlar aracın kullanım şartları ve kullanılan yakıttaki yüksek kükürt miktarıdır. özellikle aracın düşük hızlarda, şehir içersinde kullanılması filtrenin tıkanma sürecini hızlandırmakta ve yine kullanım şartlarına bağlı olarak filtre derejenerasyon başlatamamış olduğu böylece aracın motor arıza lambası yanması sıklığı artacağı bu durum aracın kullanım kılavuzunda sayfa 261 “de açıklandığı Araçta kullanılan yakıt kaynaklı filtresinin hasar görmesi durumu, Türkiye de satılan yakıtın ENS90 standartlarında olması nedeni ile ihtimal dışı olduğu görüşü oluştuğu davalı tarafından aracın partikül filtresi garanti kapsamında iki kez değişmiş olması partikül filtresinin imalat hatalı olduğu veya aracın imalat hatalı olduğunu göstermediği çünkü Servis partikül filtresinin neden tıkanmış olduğu konusu detaylı olarak araştırmasına rağmen motorda yağ eksiltmesi olmadığı, turbo, karter havalandırma, EGR, emme manifoldunda karbon birikmesi neden olabilecek etkenleri tespit etmemiştir .Bu tespitler doğrultusunda araçta partikül filtresinin tıkanmasına neden olabilecek, araç üzerinde teknik bir neden bulunmadığı görüşü oluştuğu . Partikül filtresindeki arıza kullanım şartlarına bağlı olarak oluştuğu Dava dosyasında bulunan dilekçeler, servis kayıtları incelenmesi neticesinde; ise dava konusu araç emisyon kontrol sistemindeki dizel partikül filtresi arızanın*filterenin tıkanması ve filtrenin gövdesinin çatlaması” kaynaklı olduğu, dava konusu araç emisyon kontrol sistemindeki dizel partikül filtresi arızanın*filterenin tıkanması ve filtrenin gövdesinin çatlaması”’nın araç üzerindeki teknik bir nedenden kaynaklı olmadığı, Dava konusu aracın dizel partikül filtresinin tikanmasının ve hasarlanmasının kullanım şartlarından kaynaklı olduğu, Dava konusu araç emisyon kontrol sistemi, dizel partikül filtresinin imalat kaynaklı hatalı olmadığı, Dava konusu araç emisyon kontrol sistemi kaynaklı arızaların, kullanım koşulları ve kullanım alışkanlıklarına bağlı olarak hayatın olağan akışı içerisinde meydana gelen arızalardan olduğu tespit edildiğine dair rapor taznim edildiği görülmüştür.
Uyuşmazlık noktaları; davaya konu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıbın açık ayıp mı, gizli ayıp mı olduğu, misli ile değişimin şartlarının oluşup oluşmadığı ve araçta meydana gelen hasarda kusur durumu noktalarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki ilişki ticari satım sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Ticari satım sözleşmesinin düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan hükümler değerlendirildiğinde,
6098 Sayılı TBK’nun 219.maddesine göre, satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmamasından da sorumludur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.
Ticari satımlarda, 6102 Sayılı TTK 23/1-c bendine göre, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK 223.maddesi 2.fıkrası uygulanır.
6098 Sayılı TBK’nun 223/1 fıkrasına göre, alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkan bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
6098 Sayılı TBK’nun 223/2. fıkrasına göre ise , alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir, bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.
6098 Sayılı TBK’nun 227. Alıcının seçimlik hakları- Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, seçimlik haklardan birini kullanabileceği belirtilmiştir. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme., Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme., İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme, .Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir şeklindedir .
Ayıpları bildirmenin içeriğini ve zamanında yapıldığını ispat külfeti, alıcıya düşer.
O halde yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde,
Dava dosyasında bulunan evraklarda 25/05/2018 tarihli
Onarımlarda gerekli işlemlerin yapıldığı partikül filtresinin değişimi gerekiyor tespitine rağmen, servis formunda müşteri imzalı “müşteri isteği üzerine işlemlerin yapılmadığı / parçaların değiştirilmediği ve konu hakkında müşteriye bilgi verildiği” bilgisi bulunduğu , yine 8/10/2018 tarihli onarımda dpf ve egr soğutucusunun değişimi gerekiyor, yüksek basınç egr söküp temizlendi sonrasında dpf rejenerasyon yapılması gerekiyor, yönünde tespit yapıldığı ancak, tespitine rağmen, servis formunda müşteri imzalı “ müşteri isteği üzerine işlemlerin yapılmadığı / parçaların değiştirilmediği ve konu hakkında müşteriye bilgi verildiği” bilgisi bulunduğu, ve 18/09/2019 tarihli onarımda partikül filtresinin değişmesi gerekiyor. tespitine rağmen, servis formunda müşteri imzalı “ müşteri isteği üzerine işlemlerin yapılmadığı / parçaların değiştirilmediği ve konu hakkında müşteriye bilgi verildiği” bilgisi bulunduğu, 25/05/2018- 18/10/2018- 18/09/2019 tarihindeki onarımlarda davacıya bu durumun bildirildiği ve davacının onarım için gerekli işlemleri yapmadığı anlaşılmaktadır.
04.11.2019 tarihli onarımda davacı 129.145 kilometrede “motor uyarı ikaz ışığı yanıyor”, şikayeti ile servise gitmiş “partikül filtre arızalı fonksiyon arıza kaydı görüldü. Egzoz son borusu is görülmedi, turbo yağ basma ve karter havalandırma kontrol edildi sorun görülmedi. dpf ve egr söküldüğünde, dpf çatlak olduğu tespit edilmiş ve talep yapılmış ve 12.12.2019 tarihli ve 131.452 kilometrede egr soğutucusu ve partikül filtresinin değişiminin garanti kapsamında değiştiği anlaşılmaktadır. Dava konusu araç emisyon kontrol sistemindeki dizel partikül filtresi arızanın “filterenin tıkanması ve filtrenin gövdesinin çatlaması” kaynaklı ayıba ilişkin olduğu olduğu, dava konusu araç emisyon kontrol sistemindeki dizel partikül filtresi arızanın” filterenin tıkanması ve filtrenin gövdesinin çatlaması”’nın araç üzerindeki teknik bir nedenden kaynaklı olmadığı, dava konusu aracın dizel partikül filtresinin tikanmasının ve hasarlanmasının kullanım şartlarından kaynaklı olduğunun belirlendiği bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir.
Dosya kapsamında aldırılan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılarak tüm dosya kapsamı, taraf beyanları, deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirilmiş ve davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 59,30-TL harcın başlangıçta alınan 170,78-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 111,48-TL bakiye harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili lehine takdir edilen 4.080,00-TL ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
D ; air ;gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 09/11/2021

Katip … Hakim …
E-İmzalıdır E-İmzalıdır