Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/98 E. 2021/101 K. 05.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/98 Esas
KARAR NO : 2021/101

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -.
Av. ….
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/12/2018
KARAR TARİHİ : 05/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin kara, deniz ve hava yolu ile uluslarası taşıma işleri komisyonculuğu faaliyeti ile iştigal eden bir şirket olduğunu, davalı şirketin ise denizyolu ile konteynır taşımacılığı yapan gemicilik şirketi olduğunu, müvekkili şirketin müşterisi … San. Ve Tic. A.Ş.’nin Fransa’dan …. firmasından ithal ettiği “oto koltuk kızağı” yükü davalıya ait kapalı konteynırlarla yine davalıya ait gemiye yüklenerek Fransa’dan Türkiye’ye taşındığını, gemi Türkiye’ye gelip konteynırların açıldığında konteynırın tavanında delik olduğu ve bu delikten sızan yağmur suları sebebiyle konteynır içindeki oto koltuk kızağı yükünden 111 adedinin ıslanarak paslandığı ve bu suretle hasara uğradığının tespit edildiğini, bu durumun alıcı tarafından sigortasına bildirildiğini ve ekspertiz raporu ile hasar bedelinin 6.107,38 TL olduğunun ve bu hasardan taşıyıcının sorumlu olduğunun tespit edildiğini, hasar bedelinin bu rapor doğrultusunda sigortalısına ödendiğini, sigorta ise sigortalısına ödediği meblağı üst taşıyıcı sıfatı ile müvekkili şirkete rücu ettiğini, sigorta şirketi tarafından müvekili şirketten talep edilen hasar bedelini ödemesi için kusurlu olan fiili taşıyıcı davalıya başvurulduğunu ancak ödeme yapılmadığını, bunun üzerine sigortacıya 16/08/2018 tarihinde 6.107,38 TL ödeme yapıldığını, ödenen bu bedelin tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek takibe yapılan itirazın iptali ile, davalı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafın doğrudan ….A.Ş.’ye husumet yönelttiğini, davalının …. S.A. Şirketinin Türkiye acenteliğini gerçekleştirdiğini, TTK 105.maddesi uyarınca açılacak davaların müvekkiline izafeten acenteye şeklinde yöneltilmesi gerektiğini ve dolayısıyla ….i A.Ş. Aleyhine doğrudan dava yöneltilemeyeceğinden husumet yönünden davanın reddi gerektiğini, Davalı ….’nin İsviçre merkezli deniz yolu ile konteyner içinde yük taşıma işi ile iştigal eden …. S.A.’nın Türkiye acenteliğini gerçekleştirdiğini, taşıma sözleşmesinin bir tarafının İsviçre merkezli …. S.A. Olduğunu ve davalı ….’nin acente sıfatı ile hareket ettiğini, taşıma sözleşmesi şartlarının yer aldığı konişmentonun 10. Maddesi ile taşıma sözleşmesi ile kaynaklanacak uyuşmazlıkların çözümü için başvurulacak yetkili mahkemenin Londra Mahkemeleri olduğunu ve uygulanacak hukukun İngiliz hukuku olduğunu beyanla yetkisizlik itirazında bulunduklarını , davacı tarafından dava konusu hasar ile ilgil olarak taşıyana TTK m.1185 gereğince süresinde bir ihbar yapılmadığını ve iki tarafın da katıldığı bir tespitin bulunmadığını, hasarın deniz taşıması sırasında veya davalı firma sorumluluk alanında olduğuna ilişkin bir kanıt bulunmadığını , yükleme – boşaltma limanında hasara ilişkin bir kayıt bulunmadığını, yapılan ekspertiz işleminin konteynerlerin teslim alınmasından 45 gün sonra gerçekleştiğini beyanla haksız davanın reddine karar verilerek her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Dava, taşıma sırasında meydana gelen zarar sebebiyle ödeme yapan dava dışı sigorta şirketinin kanuni halef sıfatıyla davacı şirkete rücu etmesi üzerine davacı şirketin ödediği tutarı davalıdan talep etmesine ilişkin olarak başlattığı takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Dosya deniz taşımacılığı uzmanı ile makine mühendisi bilirkişilerden teşekkül eden bilirkişi heyetine tevdii edilmek suretiyle İstanbul ATM ne talimat yazılmış, taşıma sırasında emtiaların zarar görüp görmediği, emtiların zarar görmesinde davalının kusurunun bulunup bulunmadığı konusunda rapor tanzim edilmesi istenilmiştir. Raporda; davacının taşıma işini organize ettiği ve meydana gelen zararı dava dışı sigorta şirketine ödediği hususlarının dosya kapsamı itibariyle sabit olduğu, davalı … AŞ Bursa Şubesinin taşıyan sıfatına sahip olmadığı, taşıyanın …. AS olduğu, dolayısıyla taşıyan sıfatına sahip olmayan davalının yük zararından sorumlu tutulamayacağı, yükün zarar gördüğü tartışma dışı olmakla birlikte dava dışı taşıyanın zarardan sorumlu tutulup tutulmayacağının dosya içeriğinden tespit edilemediği, zira zararın taşıyanın sorumluluk alanı içerisinde gerçekleştiğinin ortaya koyulamadığı, dosyada bulunan belgelerden hasara deniz suyunun sebep olmadığı anlaşılmakta olup hasarın taşıma esnasında meydana geldiğine ilişkin başka bir delil sunulmadığı ( teknik değerlendirmede de üzerinde işaret edildiği gibi, sabitleme sırasında delinmenin meydana gelmesinin mümkün olduğu ancak bu hususun net biçimde anlaşılamadığı) , ayrıca Uluslararası konteyner taşımacılığında, tüm konteynerler yükleme limanında gemiye yüklenmeden önce ve tahliye limanında gemiden indirildikten sonra gerek liman görevlileri gerekse kaptanın gözetiminde güverte zabitleri tarafından kontrol edilerek varsa gözle görülen hasarlar tespit edilip “container interchange receipt and damage report” olarak tanımlanan “konteyner el değiştirme ve hasar tutanağına” işlendiği, ancak somut olayımızda böyle bir tutanağa dosya içeriğinde rastlanmadığı da dikkate alındığında, taşıyanın zarardan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı ifade edilmiştir.
Bilirkişi heyetince tanzim olunan rapor hükme esas almaya yeterli görülerek davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın başlangıçta peşin alınan 104,85 TL harçtan mahsubu ile fazla kalan 45,55 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte olan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/02/2021

Katip …
✍ e-imzalıdır.

Hakim …
✍ e-imzalıdır.