Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/88 E. 2021/1237 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/88 Esas
KARAR NO : 2021/1237
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …–
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …-…- …
VEKİLİ : Av. ….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2019
KARAR TARİHİ : 24/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı …’e muhtelif tarihlerde muhtelif çeşit ve miktarlarda kereste, sunta, kapı menteşesi, boya v.s.. verdiklerini, satımı yapılan bu emtiaların eksiksiz teslim edildiğini, ticari ilişkiden kaynaklanan 28.02.2017 tarihli 18590 nolu fatura bedeli 26.229,00 TL. alacağın tahsil edilemediğini, bunun üzerine Bursa 19 İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyası ile takip başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini ve arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamama tutanağı tutulduğunu, ticari defter ve kayıtlarının incelendiğinde alacaklı olduklarının ortaya çıkacağını, dava konusu emtiaların davalıya veya çalışanına teslim edildiğini, faturadaki imzaya itirazının gerçek dışı olduğunu, açılan bu dava yolu ile itirazın iptalini, takibin devamını ve dava değerinin %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi ve yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı … Orm. Ürnl. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.nın Bursa 10. Noterliği 05.09.2018 tarihli 037619 yevmiye nolu bir ihtarname ile müvekkiline 28.02.2017 tarihli 18590 nolu faturaya istinaden borçlu olduğu ve borcun ödenmesi talebinin 06..09.2018’de tebliğ edildiğini, müvekkilinin Bursa 10. Noterliği 10.09.2018 tarihli 038358 yevmiye nolu ihtarname ile davacıya ihtarname çekilerek faturaya süresinde itiraz edildiğini, müvekkilinin faturadaki ürünlerin hiçbirisini almadığını, faturadaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve malların kendisi tarafından teslim alınmadığını beyan ettiğini, davacının Bursa 19. İcra Müdürlüğü vasıtasıyla icra takibi başlattığını, davalı tarafından takibe itiraz edilerek faturadaki imzanın kendisinin olmadığını içeren dilekçe ile icra takibini durdurulduğunu, davacı ile geçmişe dayalı ticari ilişkilerinin olduğunu ancak dava konusu faturadaki ürünlerin hiç birisini almadığını, fatura açısından bir ilişkinin olmadığını,faturadaki malların teslimine ilişkin somut bir delilin olmadığını, faturayı imzalayanın adı soyadı ve ne zaman aldığına dair bilginin olmadığını, imzanın sahibinin tespiti için bilirkişi talebinde bulunduklarını, ispat yükünün davacıda olduğunu, itirazlarının borcun ödendiğine değil borcun hiç doğmadığına yönelik olduğunu, davanın reddini davacının kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe; Davada öncelikle dava şartları hususunda değerlendirme yapmak gerekmiştir. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. HMK.nun 114.maddesindeki dava şartlarından biri de mahkemenin davada görevli olmasıdır.
Ticaret Mahkemelerinin görevi TTK.nun 4. ve 5.maddelerinde gösterilmiş olup, bu maddelerde belirtilen dava ve işlere bakmaya görevlidir.
Taraflardan birinin tacir olması uyuşmazlığın ticari davaya konu olduğunu göstermez.
Bir davanın Ticaret Mahkemesinde görülebilmesi için ya her iki tarafın tacir olup uyuşmazlığın da ticari işletmeleri ile ilgili olması ( nispi ticari dava) yahut TTK’da düzenlenen işlerden kaynaklanması( mutlak ticari dava ) gerekmektedir.
Somut olayda, talebe konu edilen alacağın satım sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu anlamda dava konusuna bakıldığında dava mutlak bir ticari dava değildir.
Öte yandan ticaret sicilde davalının şahıs firması ve/veya ortak kaydına rastlanmadığı, Bakanlar Kurulu tarafından yayınlanan esnaf tacir ayrımına ilişkin kararname bildirimi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 177.maddesindeki sınırlara göre davalının vergi mükellefi olarak esnaf tacir ayrımındaki sınırları aşmadığı, işletme hesabı esasına tabi olduğu, dolayısıyla tacir olmadığı anlaşılığından davanın nispi ticari dava olduğundan da bahsedilemez. Bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu kanaatiyle mahkememizce görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın HMK’nun 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2. Maddesi gereğince davanın usulden (görev yönünden) REDDİNE, görevli Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna,
Karar kesinleştiğinde ve HMK’nun 20. Maddesinde öngörülen iki (2) haftalık kesin süre içerisinde müracaat edilmesi halinde dosyanın görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeye mütakip süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmadığında dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin hatırlatılmasına,
Yargılama giderlerinin esas hakkında karar verecek mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/12/2021

Katip …
☪e-imzalı

Hakim …
☪e-imzalı