Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/801 E. 2021/249 K. 12.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/801 Esas – 2021/249
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/801 Esas
KARAR NO : 2021/249

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ….. KARGO TAŞIMACILIĞI ANONİM ŞİRKETİ – .

VEKİLİ : Av. .
DAVALI : …. OTOMOTİV YAN SAN.VE TİC. A.Ş. –
.
VEKİLİ : Av. …

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/08/2019
KARAR TARİHİ : 12/03/2021
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı vekili dava dilekçesinde Davalı aleyhine Bursa 19.İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, takip konusu alacağın taraflar arasındaki taşıma hizmetinden kaynaklandığını, davalının borcu ödemediği gibi başlatılan takibe de haksız olarak itiraz ettiği, bu sebeple itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişlerdir
DAVALININ CEVABI : Davalı taraf ise, takibin usulüne uygun başlatılmadığını, ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, davacı tarafa herhangi bir borçlarının bulunmadığını, bu sebeple davanın reddi ile %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER ve GEREKÇE: Dava Bursa 19.İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Taraflar ispat sadedinde taraf defterleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi deliline dayanmıştır. Taraflar ispat sadedinde ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak incelemeye dayanmıştır.
Bilindiği üzere taraflar tacirdir. Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür.
HMK’nın 222. Maddesine göre ; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
HMK’nın 219.maddesi tarafların belgeleri ibrazı zorunluluğunu düzenlemiştir. Buna göre ; Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde buluilindiği üzere taraflar tacirdir. Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür.
HMK’nın 222. Maddesine göre ; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
HMK’nın 219.maddesi tarafların belgeleri ibrazı zorunluluğunu düzenlemiştir. Buna göre ; Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir. Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir.
HMK’nın 219.maddesi talep edildiği durumlarda defter ve belgelerin ibraz zorunluluğunu hüküm altına almıştır.
HMK 220.maddesi talep edilmesine rağmen tarafın belgeyi ibraz etmemesinin neticelerini düzenleme altına almıştır. Buna göre ; İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir.
HMK’nın 220.maddesi bu şekliyle elinde bulunduğu anlaşılan bir belgeyi ibraz etmemenin hüküm ve sonuçlarını ortaya koymuştur. Hiç şüphesizdir ki 220.maddede düzenlenen belge tabiri ticari defter ve belgeleri de kapsamaktadır.
Tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın defter ve belgeleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Anılan yasal düzenlemeler uyarınca verilen süreye rağmen bir taraf ticari defter ve belgelerini sunar diğer taraf sunmaz ise bu davranışı ile kendi defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan engel olduğu bu sonucun varlığını ve neticelerini kabul etmiş sayılır. HMK’nın 220.maddesi kapsamında ticari defter ve belgeler bunu tutan tarafın zilliyetliğinde olduğundan 220/2.maddesindeki inkarı da yapamayacaktır. 220/3.maddesi gereğince de defter ve belgelerin sunulmamasının neticesi olarak kaçınılan defter ve belgedeki kayıtların karşı tarafın defterlerindeki kayıtlara uygunluğu mahkeme tarafından kabul edilebilir. Mahkememizce de davalıya çıkarılan tebligata rağmen defter ve belgelerin davalı tarafça sunulmamasının sonuçları bu kapsamda değerlendirilmiştir.
Dava dilekçesi ve ekleri davalıya tebliğ edilmiş, dilekçeler teatisi tamamlanarak ön inceleme aşamasına geçilmiştir. Ön inceleme duruşmasında belirlenen gün ve saatte tarafların ticari defterleri üzerinde alanında uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmasına karar verilmiştir. Belirlenen inceleme günü yapılan inceleme neticesinde bilirkişi tarafından tanzim edilen 02/11/2020 tarihli raporda özetle;
Taraf defterlerinin tasdiklerinin zamanında yapıldığını, böylelikle sahibi lehine delil olma vasfı bulunduğunu, davalı defter kayıtlarına göre Davacı … Hızlı Kargo Taş. A.Ş. firması ile ticari ilişkisinin 2018 yılında başladığının tespit edildiğini, davalı tarafın incelemeye sunmuş olduğu 2017, 2018 ve 2019 yılları Ticari Defterlerinin E-Defter olduğu, E-Defter beratlarını sürelerinde onayladığı, Yevmiye defterleri ve Kebir defterlerinin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu ve ticari defterlerin davalı taraf lehine delil olma niteliği taşıdıklarının tespit edildiğini, icra takip tarihinin 28.06.2019 tarihi olduğunun görüldüğünü, icra takibinin davalı tarafa 04.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafın takibe 11.07.2019 tarihinde itiraz ettiğinin görüldüğünü, dava tarihinin 07.08.2019 tarihi olduğunu, davalı tarafın ticari defter kayıtlarına göre, icra takip tarihinde ve dava tarihinde davacı tarafa 7.132,65 TL borçlu olduğu tespit edildiğini, tespit edilen tutarın, davalı tarafın ticari defter kayıtları ile uyumlu olduğu görüldüğünü, davacı tarafın davalı tarafı temerrüde düşürmediği tespit edildiğinden dolayı davacı tarafın alacağı tutar için herhangi bir faiz hesaplaması yapılmadığını belirtmiştir.
Bilirkişi raporu ve dosyaya sunulan deliller değerlendirildiğinde Davacı tarafın 28.06.2019 tarihinde icra takibine başladığı, icra takip tutarı ve dava tutarı olan 7.132,65 TL cari hesap bakiye alacağının, davacı taraf defter kayıtları ile uyumlu olduğu bu nedenlerle açılan bu davanın kabulüne karar verilerek itirazın iptaline, davalı-borçlunun asıl alacak miktarı olan 7.132,65-TL üzerinden %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine mahkememizce karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Davanın kabulü ile Bursa 19. İcra Dairesinin 2019/… Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin 7.132,65 TL asıl alacak üzerinden devamına,
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 487,23-TL karar harcının, icra takibinden alınan 35,66-TL harç ile peşin olarak alınan 86,15-TL harçtan oluşan toplam 121,81-TL harçtan mahsubu ile bakiye 365,42‬-TL harcın davalıdan tahsiline,
Davacı tarafından yapılan 50,80-TL başvurma ve vekalet harcı + 58,30-TL posta ve tebligat gideri + 550,00-TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 659,1‬0-TL yargılama gideri ile icra takibinden alınan 35,66-TL harç ile peşin olarak alınan 86,15-TL harçtan oluşan toplam 121,81-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının artan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair Taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/03/2021

İş bu kararın gerekçesi 12/03/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip 154201
e-imzalıdır

Hakim 196023
e-imzalıdır