Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/777 E. 2020/487 K. 07.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.


T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/777 Esas
KARAR NO : 2020/487

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : ……
VEKİLİ : Av. … …
DAVA TARİHİ : 30/07/2019
KARAR TARİHİ : 07/09/2020

Mahkememize açılan tazminat davasının açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı vekili dava dilekçesinde, mülkiyeti müvekkili şirkete ait olan Bursa ili, Osmangazi ilçesi, Altıparmak Mah. Stadyum caddesi No:16 adresinde 5427 ada, 37 parsel sayılı gayrimenkul üzerinde bulunan Tower plaza binası ile ilgili olarak 6306 sayılı kanun kapsamında yaptırılan Risk Tespiti sonucunda … tarafından Yıkım işlemlerinin sürdürüldüğünü, söz konusu yıkım işlemleri başlamadan önce müvekkili şirket ile … arasında 15/02/2019 tarihinde Tahliye ve Yer Teslim Tutanağı düzenlendiğini, düzenlenen bu bu tutanak gereğince binanın yıkımına konu olacak Kule Blok Zemin Üstü 18 Kat bölümlerinin …na teslim edildiğini, mezkur tutanağın 8 maddesi gereğince binada bulunan sökülebilir değerli eşyaların bir liste ile belirlenmesinin kararlaştırıldığını, bu tutanak gereğince de … tarafından tespit edilerek listelendiğini, binanın yıkıma konu olan kule blok zemin üstü 18 kat bölümlerinin mezkur tutanak il Bursa Büyükşehir Belediyesine teslimi sonrasında 20/02/2019 tarih ve E. 30272 sayılı bilgilendirme yazısı ile yıkım işinin … ….. Geri Dönüşüm Metal Nak. İnş. Tic. Ltd. Şti. İsimli şirkete ihale edilerek sözleşme yapıldığını, firma tarafından yıkım işlerinin belediye görevlileri nezaretinde yapılacağının bildirildiğini, binanın yıkımına konu bölümlerde OTİS marka 4 adet asansörün binanın yıkıma konu olmayan zemin altı 3. Bordum katında durağa indirilmesi ile 3. Bordum kattaki asansör durağında sağlam ve çalışır vaziyette müvekkile tesliminin kararlaştırıldığını ve 4 adet asansörün 3. Bodrum kattaki durağa indirildiğini, ancak yıkım işini üstlenen … Ltd. Şti. Çalışanları tarafından kasıtlı olarak önce asansörün frensiz olarak aşağıya düşürüldüğünü ve sonrasında asansör kabinlerinin üzerine çeşitli ağırlık ve malzemenin yukarıdan atılması suretiyle bir asansörün tamamen çalışamaz hale geldiğini diğer asansörlerin de büyük ölçüde zarar gördüğünü, bu durumun Bursa 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/26 D.İş sayılı dosyasında tespit edildiğini ve dosyadan verilen 07/05/2019 tarihli bilirkişi raporu ile olay nedeniyle oluşan hasar bedelinin 160.000-EURO olduğunun belirlendiğini, müvekkili şirket tarafından Bursa 5. Noterliğinin 13/05/2020 tarih 4463 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıların ihtar edilerek zararın ödenmesinin istendiğini ancak ödeme yapıldığını, bu zarardan diğer davalı … Başkanlığının da sorumlu olduğunu, dava açmadan önce arabuluculuğa da başvuru yapıldığını ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenle fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00-TL sinin faizi ile birlikte davalılardan müteselsil olarak tahsilini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı … vekili cevap dilekçesinde, davacının işbu davaya konu talepleri ile ilgili olarak Bursa 8. Asliye hukuk Mahkemesinin 2019/26 Değişik İş sayılı dosya ile tespit yaptırdığını, söz konusu tespit sonucu alınan raporda dava konusu asansörler için 162.000,00 Euro bedel belirlendiğini, davacı tarafın belediyeye gönderdiği 04463 sayılı 13/05/2019 tarihli ihtarname ile 162.000,00Euro bedelin ödenmesdi talebinde bulunduğunu, bu nedenle dava açısından alacak miktarının açıkça belirli bulunduğundan davanın kısmi ya da belirsiz alacak davasına değil, belirli bir alacak davasına konu edileceğini, davacı tarafın davasını 20.000,00 TL alacak üzerinden açmak suretiyle davanın basit yargılama usulüne tabi olmasını sağladığını, oysa davanın müvekkili idareye gönderdiği ihtarnamede talep ettiği 162.000,00-EU bedeli göz önüne alındığında basit yargılama usulüne tabi olamayacağını, davaya bakmakla görevli mahkemenin de İdare Mahkemeleri olduğunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1.maddesi dolayısıyla uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi gerektiğini ve bu nedenle davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, yıkımın işleminin … Mekanik Tesisat firmasının teknik elemanlarının gerekli güvenlik önlemlerini aldıklarını beyan etmelerine rağmen asansör ağırlıklarını taşıyan çerçevenin alt tabakasının kırılması sonucu asansör ağırlıkları en üst kattan aşağı düşerek bordum katta bulunan kabininde maddi hasar oluşmasına sebep olduğunu, Özel Teknik Şartnamenin 5.16 maddesi ile yıkım esnasında diğer yapılara verilecek herhangi bir zararın tamirinin veya yenilenmesinin olası doğabilecek hukuki sorumluğunun yüklenici firmaya ait olduğu hükmünün bulunduğundan bahisle asansör sökümü esnasında oluşan zararlarla ilgili müvekkilinin yapı malikine karşı hiçbir yükümlülüğünün bulunmadığını, cezai ve mali yükümlülüğün yüklenici firmaya ait olduğunu, ayrıca alınan raporda davaya konu asansörlerin müvekkil bedelinin kusuru ile hasara uğradığı şeklinde bir tespitin söz konusu olmadığını, ayrıca Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/28 D.İş dosyasında tanzim edilen 19/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda yapılan tespit ile Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığının sorumlu olmadığının açıklandığını beyanla davanın esastan reddini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE : Derdest dava haksız fiil iddiasına dayalı olarak açılmış tazminat davasıdır. Dava dilekçesinde bir ticaret şirketi ile birlikte … da hasım gösterilmiştir. … tacir olmadığı için onun yönünden mahkememiz görevsizdir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2015/440 E. , 2015/1769 K. sayılı ilamında bu husus detaylı biçimde açıklanmıştır. Davalı Belediyece uyuşmazlık konusu işin ihalesi kamu hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirmiştir. Kaldı ki, TTK’nın 16/2. maddesi uyarınca devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri ile kamu yararına çalışan dernekler ve gelirinin yarısından fazlasını kamu görevi niteliğindeki işlere harcayan vakıflar, bir ticari işletmeyi, ister doğrudan doğruya kamu hukuku hükümlerine göre yönetilen ve işletilen bir tüzel kişi eliyle işletsinler, kendileri tacir sayılamayacağından Belediye Başkanlığının tacir olarak kabulü de mümkün bulunmamaktadır.
Öte yandan davaya konu yapıların imara uygun hale getirilmesi işi davalı idareye kanunla verilmiş idari bir görevdir. Zarara sebep olan olayın bir hizmetin ifası sırasında meydana geldiği açık olduğuna göre hizmet kusuruna dayalı bu tür isteklerin 2577 sayılı idari yargılama usulü kanununun 2/1-b maddesi gereğince idari yargı yerinde görülmesi gerekir. Bu konuda emsal olarak Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 12.07.2010 gün ve 2010/7433-8522 E. K. sayılı ilamı gösterilebilir.
Öte yandan bir tüzel kişi tacir olan diğer davalı aleyhine idari yargıda dava açılması mümkün değildir. Buna emsal olarak da Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 05.02.2009 gün ve 2008/14458 E. 2009/1536 K. sayılı ilamı zikredilebilir.
Bu sebeple her iki davalıya yöneltilen davalar tefrik edilmiş, … İzabelik Ltd. Şti. aleyhine açılan dava başka bir esasa kaydedilerek … aleyhine açılan davada yargı yolu caiz olmadığından davanın usülden reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Yargı yolunun caiz olmaması sebebiyle dava şartı yokluğundan Bursa Büyükşehir Belediye aleyhine açılan davanın usulden REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 54,40 TL harcın başlangıçta alınan 341,55 TL peşin hartan mahsubu ile artan 287,05 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Tebliğ masrafı ve kesinleşme masrafları ayrılarak bakiye masraf avanslarının tefrik edilerek ayrılan dosyaya aktarılmasına, gerektiğinde aynı amaçla davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/09/2020

Katip …

Hakim …