Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/751 E. 2020/153 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

.
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/751
KARAR NO : 2020/153

BAŞKAN :…
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP :..

DAVACI :…
VEKİLİ : Av…

DAVA : İflasın Ertelenmesi
DAVA TARİHİ : 29/12/2014
KARAR TARİHİ : 12/02/2020
Mahkememizce verilen 14/10/2015 tarih ve 2014/1722 Esas 2015/892 sayılı kararı Yargıtay, 23. Hukuk Dairesi’nin 11.06.2019 tarih ve 2017/3107 Esas 2019/2557 Karar sayılı ilamıyla bozulmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp incelendi:
DAVACININ TALEBİ : Davacılar vekili 29/12//2014 kayıt tarihli dava dilekçesinde; müvekkil şirketin TOKİ inşaatlarında yüklenici olarak inşaat yapım işlerini üstlendiğini, Bursa’da TOKİ tarafından yapılan birçok inşaatı tamamlayıp teslim ettiğini, halen Eskişehir, Adıyaman ve Tunceli’de 3 ayrı proje inşaatlarının devam ettiğini, müvekkilin son aldığı işlerde maliyetlerin artması nedeniyle ve birçok kesintilerin yapılması nedeniyle ödeme dengesinin bozulup borca batık hale geldiğini, hazırladığımız iyileştirme projesine göre borca batıklıktan kurtulma imkanımız bulunduğundan, İİK.nun 179 ve TTK.nun 376 – 377.maddeleri gereğince iflasın 1 yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Dava; hasımsız dava niteliğinde olduğundan ve bu nedenle hasımsız olarak açıldığından alacaklılar vekilleri katılma dilekçeleri sunarak iflasın erteleme koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
DELİLLER ve GEREKÇE: Yukarıda özetlenen dava sebebiyle mahkememizde yapılan yargılama sonucunda 14.10.2015 gün ve 2014/1722 E. 2015/892 K. sayılı ilamla davanın kabulüne, davacı şirket hakkında iflasın bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı müdahillerin başvurusu üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 29.05.2017 gün ve 2016/190 E. 2017/1602 K. sayılı ilamla kararın bozulmasına hükmedilmiştir. Bozma ilamında “… iflasın ertelenmesini talep eden davacı şirketin ortaklarından Ferhat Toğal’ın şahsına ait bir kısım taşınmazları satıp davacı şirketin borcunu ödediği, ödenen miktar kadar davacı şirket hesabına alacak kaydettirdiği ve şirketten bu alacağına karşılık olarak müşterilerden alınan çekleri kendi adına ciro ettirdiği, iyileştirme projesinde bahsedilen ortaklara ait taşınmazların ayni sermaye olarak davacı şirkete aktarılması hususunda gerekli adımların atılmadığı, mahkemece, borca batıklığın tam olarak tespiti ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı konusunda alanında uzman yeni bir bilirkişi heyetinden açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği… ” açıklanmıştır.
Bozma ilamına karşı karar düzeltme yoluna da başvurulmuş ancak bu başvuru reddedilmiştir. Red kararında “Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve özellikle, karar tarihinde yürürlükte bulunan mülga İİK m. 179/b-7 uyarınca, kayyım raporları nazara alınarak, iflasın ertelenmesine özgü tedbir kararlarının verildiği tarihten itibaren beş yıl içerisinde borca batıklıktan kurtulma ümidi olmayan şirketin mahkemece re’sen iflasına karar verilebileceğine göre; HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.” denilmiştir.
Bozma üzerine dosya yeni bir esasa kaydedilmiş, bozma ilamındaki ve tashih-i karar red gerekçesindeki sebepler çerçevesinde değerlendirme yapılmıştır. Üzülerek belirtmek gerekir ki şirket hakkında iflas ertelemesi kararı verilmesi ile dosyanın bozma sonrası yeniden ele alınması arasında geçen sürede şirket mali açıdan düzelme göstermemiş, bilakis her geçen gün daha kötüye gitmiştir. Yasal erteleme süresi bir yıl olmasına ve kanunun ilk haliyle azami beş yıl erteleme verilebilmesine rağmen sadece kararın Yargıtay denetiminden geçmesi bile beş yıla yakın süreye mal olmuştur. Bu sürede iflas erteleme tedbirleri devam etmiş, şirket icra baskısı olmadan faaliyetini sürdürmüş, fakat iyileştirme projesini hayata geçirmeye muvaffak olamamıştır. Dosyanın temyizde beklediği süreçte alınan kayyum raporları bu durumu açıkça göstermektedir.
Mahkememiz kararı Yargıtay denetiminden geçtikten ve yeniden esasa kaydedildikten son bir kayyum raporu alınmıştır. 18.12.2019 tarihli raporda “firmanın devam eden işi olmadığı, şirket yetkililerinin iş arayışında olduğunu gösterecek tekliflerin sunulmadığı, şirketin gayri faal olduğu, hiç bir geliri olmadığı, mali müşavir ücreti dışında gider de yapmadığı, müşteri ve tedarikçilerle hesap mutabakatı yapılmadığından hesaplarının denetime elverişli bulunmadığı” açıklanmıştır.
Görüldüğü gibi davacı şirket beş yılı aşkın bir süre tedbir koruması ve iflas ertelemesi şemsiyesi altında çalışmaya devam etmesine rağmen iyileştirme projesini hayata geçirmeyi başaramamış, fiili olarak iflasa düşmüştür. Ticari faaliyetini fiilen sonlandırmış, gelir elde etmekten mahrum kalmıştır. Malvarlığı borçlarını karşılamaya yetersizdir. En kısa sürede iflas tasfiyesine başlanması yararlı olacaktır.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın reddine,
Son kayyım tarafından alınan bilgiler çerçevesinde davacının borca batık olduğu nazara alınarak Bursa Ticaret Sicilinin 63632 sicil numarasına kayıtlı Benhur İnşaat Taahhüt Turizm Nakliye Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin iflasına,
İflasın 12/02/2020 günü saat 15.06 itibariyle açılmasına,
İflasın derhal Bursa İflas Müdürlüğüne ve Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine,
Alınması gereken 54,40-TL harca peşin yatırılan 25,20 TL harcın mahsubu ile 29,20-TL harcın davacıdan tahsiline,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 12/02/2020

İş bu kararın gerekçesi 12/02/2020 tarihinde yazılmıştır.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye ..
e-imzalıdır
Üye ..
e-imzalıdır
Katip ..
e-imzalıdır