Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/733 E. 2021/1176 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/733 Esas
KARAR NO : 2021/1176

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. ….

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19/07/2019
KARAR TARİHİ : 16/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu, kargo yoluyla 1 adet pasaportun süresi içerisinde teslim edilmediğini, bu teslimatın yapılmaması dolayısıyla tur paketlerinin iptal edildiğini, bu kapsamda davacının rezervasyon, konaklama, uçak bileti gibi bir takım zararlarının ortaya çıktığını, bu zararlardan 6.494,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Yetkili mahkemenin davalının ikametgahı mahkemesi olduğunu, taşıma sözleşmesine aykırı bir işlemin bulunmadığını, kargonun davalıya teslim edildiğini ancak kargoda bulunan kasanın üst kısmında kalmış olması nedeniyle ilk aşamada kayıp durumuna düştüğünü, daha sonra kargonun bulunduğunu, 14/02/2019 tarihinde gönderici firma yetkilisi … … imzasına teslim edildiğini, kargoyu içerik yada aciliyeti belirtilmeksizin standart kargo olarak taşıma isteyen gönderici firmada kusurun bulunduğunu, zarar ile illiyet bağının ispatlanması gerektiğini teslim edilen kargonun taşınması yasak kargo statüsünde olduğunu sorumluluğunun TTK’nın 882.maddesiyle sınırlı olduğunu, bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
İncelenen dosya kapsamına göre
Dava, hukuki niteliği itibariyle; 11/02/2019 tarihin davalı firmaya teslim edilen kargonun Davalı şirket tarafından taşıma esnasında kaybedilmesi ve tam Ziyaı nedeniyle hasar bedelinin tazmini talebine ilişkindir.
Takip konusu alacağın taraflar arasındaki taşıma hizmetinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Davacı taraf; taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu, kargo yoluyla 1 adet pasaportun süresi içerisinde teslim edilmediğini, bu teslimatın yapılmaması dolayısıyla tur paketlerinin iptal edildiğini, bu kapsamda davacının rezervasyon, konaklama, uçak bileti gibi bir takım zararlarının ortaya çıktığını, bu zararlardan 6.494,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir
Davalı taraf ise kargonun davalıya teslim edildiğini ancak kargoda bulunan kasanın üst kısmında kalmış olması nedeniyle ilk aşamada kayıp durumuna düştüğünü, daha sonra kargonun bulunduğunu, 14/02/2019 tarihinde gönderici firma yetkilisi … … imzasına teslim edildiğini, kargoyu içerik yada aciliyeti belirtilmeksizin standart kargo olarak taşıma isteyen gönderici firmada kusurun bulunduğunu, zarar ile illiyet bağının ispatlanması gerektiğini tam tazminata hükmedilmesini gerektiren koşullar bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraf vekillerinin talep ve beyanları karşısında ve dosya kapsamına göre TTK Hükümlerine göre değerlendirilme yapılması bakımından taraflar arasında imza edilmiş taşıma sözleşmesi, düzenlenmiş fatura ve irsaliyeler üzerinde inceleme yapılması için dosya hukukçu ve karayolu taşımacılığında uzman bilirkişi tevdii edilerek rapor alınmış, raporda özetle; Davacı tarafından davalı şirkete taşınmak üzere teslim edilen pasaportun Şubede kaybolması nedeni ile teslimin gecikmesinden doğan toplam 6.494,00 TL zararın tazminini talep ettiği, davacı tarafından bu zararın sebebi müşterisinin yurt dışı turuna katılamaması sebebi ile kendisinin ödemek zorunda kaldığı bedeli olduğu iddia edildiği turizm ve Otelcilik terimi olarak no show: rezervasyon kesinleşmesine rağmen konaklama tesisine (hiç bilgi verilmeden veya geç bilgi verilerek) gidilmediği veya ulaşım yolu biletinin (hiç bilgi vermeden veya geç bilgi verilerek) kullanılmaması durumunda bedelinin kısmen veya tamamen konaklama veya ulaşım şirketi tarafından talep edilmesi olarak tanımlandığı. Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından, teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimdeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. (TTK.m.875-1) (CMR Konvensiyonu m.17-1)
Sözleşmenin uygulanması bakımından taşımacı, çalıştırdığı kişilerin ve taşımanın yapılması için hizmetlerinden yararlandığı diğer kimselerin görevleri sırasında hareket ve ihmallerinden sanki bu hareket ve ihmalleri kendisi yapmış gibi sorumlu olacaktır. (TTK.m. 879-1-a,b) (CMR Konv.m.3)
Eşyanın değeri piyasa fiyatına göre, bu yoksa aynı tür ve nitelikteki malların cari değerine göre tayin edilir. Eşya, taşınmak üzere teslimden hemen önce satılmışsa, satıcının faturasında taşıma giderleri mahsup edilerek gösterilen satış bedelinin piyasa fiyatı olduğu varsayılır. (TTK.m. 880-3) (CMR Konvensiyonu m.23-1) Gönderinin tamamının zıyai veya hasarı halinde, TTK 880 ve TTK 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 SDR (Özel Çekme Hakkı) nı karşılayan tutar ile sınırlıdır. (TTK.m.882-1) Zarar, kasden veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilin veya sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya TTK 879 uncu maddede belirtilen kişiler,bu kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hallerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz. (TTK.m. 886-1) Pervasızca davranış kusurundan söz edilebilmesi için taşıyıcının veya adamlarının yüke özen yükümlülüğünün düşüncesizce, hareketin şekliyle ilgili olarak makul bir taşıyıcıdan beklenen önlemlere, öngörülen kurallara ve doğabilecek olumsuz sonuçlara aldırmaksızın yoğun ve ağır şekilde ihlal edilmiş olması gerekir.
İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/94 talimat sayılı dosyası ile dinlenen tanık İsmail Topçu beyanlarında, “…evrakları bizzat ben 11/02/2019 tarihinde Yut İçi Kargo’nun Fatih semtinde bulunan şubesine teslim ettim, bizim şirket olarak … anlaşmamız vardır, bu anlaşma doğrultusunda teslimat adresi de Bursa olması nedeniyle teslim ettiğim evrakların 12/02/2019 tarihinde teslim edilmesi gerekiyordu, ben evrakları teslim ettiğimde anlaşmamız üzerine .. . Kargo tarafından herhangi bir fatura kesilmedi, çünkü faturalar toplu olarak Cuma günü kesiliyordu, ancak ben evrakları teslim ederken içerisinde pasaport olduğunu şifahen belirtmiştim…” ifadelerine yer verilmiştir.
Taşıyıcı şirketin asli görevi olan taşıma eyleminin Şube personelince hiç yerine getirilmemiş olmasının yanı sıra davalı beyan dilekçesinde kargonun kasanın üst kısmında kaldığının ve bu nedenle de dağıtıma çıkarılmadığının bildirilmesi karşısında davalı taşıyıcının bu eyleminin zarar görme ihtimalini umursamayan pervasız hareket niteliğinde olduğu değerlendirildiği , anılan kapsamda davalı taşıyıcının hizmet kusurunun bulunduğu değerlendirmelerine varıldığı .
Bu doğrultuda davalı taşıyıcının 6102 sayılı TTK’nın 886. maddesi uyarınca sınırlı sorumluluktan yararlanamayacak ve eylemi nedeni ile yol açılan tüm zararlardan sorumlu olacağı,
Taşımaya konu pasaportun teslim edilmemesi nedeni ile davacı tarafından toplam 6.494,00 TL zarara uğradığını iddia etmiştir. Dosya içerisine sunulan belgelerden davacı tarafından müşterisi adına yapılan masrafları ve uğranılan zararlar; 17.02.2019 tarihli TEE2019000007276 sayılı fatura kapsamında konaklama için toplam 4.413,51 TL; Konaklama için davacı şirket tarafından 12.02.2019 tarihinde 4.413,51 TL ödeme yapılmış olduğuna dekont mevcut olup iade edildiğine dair bilgi ya da belge olmadığı , Bu durumda ödenen 4.413,51 TL konaklama bedeli zarar olarak değerlendirildiği , 15.02.2019 tarihli İstanbul – Kuveyt uçak bileti karşılığı 841,00 TL; 12.02.2019 tarihinde davacı şirket tarafından uçak bileti karşılığı 1.702,11 TL ödeme yapılmış ve iptal nedeni ile 861,11 TL geri ödeme tahsil edilmiş olduğuna dair dekontlar mevcut olduğu , bu durumda iade edilmeyen 841,00 TL bedel zarar olarak değerlendirildiği, 18.02.2019 tarihli Kuveyt – Bahreyn uçak bileti karşılığı 1.240,76 TL; 17.02.2019 tarihli Kuveyt – Bahreyn uçak biletinin iptal edilmesi nedeni ile iptal edilen uçak bileti ücreti 624,31 TL davacı şirkete iade edilmeyip yerine 1.240,76 TL ödenerek yeni bilet alınmış olduğuna dair dekontlar mevcut olduğu bu durumda 624,31 TL’lik ilk bilet bedeli zarar olarak değerlendirilmemiş iptal edilerek yerine alınan 1.240,76 TL bedel zarar olarak değerlendirildiği , Dosya içerisinde başka bir ödeme belgesine rastlanılamadığından davalı taşıyıcının eylemi nedeni ile davacının zararlarının tazmin edilmesi kanaatine hasıl olunması durumunda davacının zararının 6.495,27 TL olacağı değerlendirildiği ,
Davacı tarafından keşide edilen Bursa 23. Noterliğinin 21.02.2019 tarih ve 6764 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davalı taşıyıcıya 7 gün içerisinde zararların ödenmesi konusunda ihtar keşide edildiği, ihtarnamenin 22.02.2019 tarihinde davalı taşıyıcıya tebliğ edildiği ve 02.03.2019 tarihi itibari ile davalı taşıyıcının mütemerrit addolunduğu görüldüğü, davalı tarafından dava konusu pasaport gönderisinin PTT Kargo Ve Kurye Gönderileri Hakkında Yönetmeliğin 7. Maddesinin 4. Fıkrası ile düzenlenen; “(4) Kapsamında kişiye özel bilgi içeren banka kartları, pasaport, ruhsat, kimlik belgesi gibi üçüncü kişilerin eline geçmesi halinde göndericisi veya alıcısı aleyhine ya da zararına kullanılabilecek türden maddeler bulunan ve Genel Müdürlük tarafından uygun görülen gönderiler, yurt içi varışlı nitelikli kurye gönderisi olarak kabul edilir. Bu gönderiler sigortalı gönderiler gibi işleme tabi tutulur.” Düzenlemesi uyarınca yasak olduğu ileri sürülmüş ise de anılan yasal düzenleme 31.12.2015 tarih ve 29579 4. Mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan yönetmelik ile yürürlükten kaldırılmıştır. Anılan Yönetmeliğin 39. Maddesi ile sayılan kargo ile gönderilmesi yasak olan gönderiler arasında pasaport yer almamaktadır. Taşıma tarihi itibari ile pasaport gönderisinin kargo ile taşınmasının yasak olduğunda dair düzenleme bulunmadığı, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi uyarınca davacının müşterisine ait pasaportun davalı taşıyıcı personeli tarafından kasada unutulması ve zamanında teslim edilmemesi, kargo dağıtımının sağlanmaması eyleminin zarar görme ihtimalini umursamayan pervazız hareket niteliğinde olduğunun değerlendirildiği ve davalı taşıyıcının hizmet kusuru niteliğinde olduğu, davalı taşıyıcının 6102 sayılı TTK’nın 886. maddesi uyarınca sınırlı sorumluluktan yararlanamayacak olması nedeni ile davacı tarafın uğradığı zararın dosya içerisinde davacı tarafça sunulan ödeme ve iade belgelerinden davacının talepleri dikkate alınarak toplam 6.494,00 TL olduğu, taşımaya konu pasaportun, kargo taşımasına konu edilmesinin yasak olduğuna dair bir yasal düzenleme bulunmadığı, yönünde rapor tanzim edilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş. Taraflar süresi içinde rapora karşı beyanda bulunmuşlardır.
Davacının müşterisine ait pasaportun Bursa’ya teslim edilmek üzere … .. Servisi A.ş. – Balipaşa / İstanbul Şubesi‘ne teslim edilen gönderi hiç yola çıkarılmadan bulunmuş ve göndericisine İstanbul‘da elden teslim edilmiş olduğu ihtilafsızdır.
Taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi uyarınca davacının müşterisine ait pasaportun davalı taşıyıcı personeli tarafından kasada unutulması ve zamanında teslim edilmemesi, kargo dağıtımının sağlanmaması eyleminin zarar görme ihtimalini umursamayan pervazız hareket niteliğinde olduğunun değerlendirildiği ve davalı taşıyıcının hizmet kusuru niteliğinde oluğu, davalı taşıyıcının 6102 sayılı TTK’nın 886. maddesi uyarınca sınırlı sorumluluktan yararlanamayacak olması nedeni ile davacı tarafın uğradığı zararın , mahkememizce tüm dosya kapsamı, dosya içerisinde davacı tarafça sunulan ödeme ve iade belgeleri, taraf beyanları, aldırılan bilirkişi raporu birlikte değerlendirilmiş olup, aldırılan rapor hükme esas almaya yeterli görülerek taşıyıcının ürünün taşıma esnasında kaybolması ve zamanında teslim edilmemesinden dolayı sorumlu bulunduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ İLE
6.494,00 TL nin temerrüt tarihi olan (21/02/2019 ihtarname tarihi tebliğ tarihinden itibaren 7 gün süre verildiği göz önüne alınarak) 01/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 443,61-TL harçtan başlangıçta alınan 111,27-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 332,34‬-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

3 Davacı tarafça yapılan 111,27-TL peşin harç ve 50,80-TL başvurma harcı+vekalet harcı , 1.532,85‬-TL yargılama gideri toplam 1.694,92‬-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,

4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
. 16/11/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır