Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/725 E. 2020/377 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

.
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/725
KARAR NO : 2020/377

HAKİM :.
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … .
Av. ..
DAVALI : … – ….
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/072019
KARAR TARİHİ : 30/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından dava dışı Ümit Uysal talebi üzerine 687-7829776 nolu Destek Kredisi Sözleşmesi akdedildiğini ve kredi kullandırıldığını, bu kredi sözleşmesinden kaynaklı borcun müvekkiline ödenmemesi üzerine dava dışı .. … ve kefil …’a 24/05/2018 tarihli ihbarname gönderildiğini ancak ödeme yapılmadığını, alacağın tahsili amacıyla Bursa 19. İcra Müdürlüğü’nün 2018/…. Esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, davalı …’ın kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, yukarıda açıklanan nedenle Bursa 19. İcra Müdürlüğü’nün 2018/.. Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz sebebiyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Derdest dava destek banka kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Davacı banka taraflar arasında bir bankacılık ve kredi sözleşmesinin varlığını, bu sözleşme sebebiyle davalıya veya davalının müteselsil kefil olduğu bir gerçek veya tüzel kişiye kredi kullandırıldığını, kredi sözleşmesine aykırı davranış sebebiyle hesabın kat edilip borçlunun temerrüde düşürüldüğünü ve takip tarihi itibariyle ne kadar bakiye kredi borcu olduğunu, kefillerin de müteselsil kefil olarak sorumluluğunu ispat etmek zorundadır.
Somut olayda davalı taraf davaya cevap vermemiş ve herhangi bir delil ve belge de sunmamıştır. Bu durumda davacı banka kayıtları ile sonuca gitmek gerekir.
Banka kayıtları aksi ispat edilinceye kadar geçerli kayıtlardır. Elbette davalı tarafın sunacağı ödeme belgeleri ve diğer kayıtlar da dikkate alınmak kaydıyla, davacı bankanın tuttuğu kayıtlara itibar edilmesi gerekir. Bu amaçla banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması uygun olacaktır.
Mahkememizce seçilen bir bilirkişiye banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek rapor alınmıştır. Bilirkişi 16.03.2020 tarihli raporunda taraflar arasındaki kredi ilişkisini özetlemiş, davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında 27.09.2016 tarihli 20.000,00 TL limitli sözleşme bulunduğunu, müşterek borçlu ve müteselsil kefil …’ın müteselsil kefil olarak imza attığını izah etmiştir. Kefaletin şekil şartlarının gerçekleştiği de anlatılmış, bu sözleşmeler kapsamında kredi kullandırıldığı ve belirtilmiştir.
Dava konusu alacaklar destek kredisinden oluşmaktadır. Taraflar arasındaki kredi hesabı 24.05.2018 tarihli bir ihtarla kat edilmiştir. İhtarda verilen ödeme süresi nazara alındığında temerrüt tarihi olacaktır. Ancak dosyadan anlaşılacağı üzere davalı ihtar edilmediğinden temerrüt oluşmamıştır. Bilirkişi, ayrı ayrı kredilere göre akdi faiz oranını belirlemiş, sözleşmede yer alan hususları dikkate alarak hesaplama yapmış ve takip tarihi itibariyle destek kredilerden dolayı toplam 11.505,45 TL hesaplandığını, bu borçlar için % 17.64 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiğini açıklamıştır.
Genel itibariyle bilirkişinin hesapladığı miktarlar ile davacı bankanın talebi uyumlu olduğundan ve davacı banka ispat külfetini yerine getirmiş, buna karşılık davalı taraf başkaca ödeme yaptığını ispat edememiştir. Bu sebeple davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, alacak muayyen ve davalı tarafından bilinebilir olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın kabulü ile Bursa 19. İcra Dairesinin 2018/.. Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin 11.505,45 TL asıl alacak, 5.90 İhtarname masrafı olmak üzere, üzerinden devamına,
Kat tarihine kadar uygulanması gereken aktif faiz oranının % 17.64 oranında uygulanmasına,
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
2-Alınması gereken 786,34 TL harçtan başlangıçta alınan 148,61 peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 637,73 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye Gelir Kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 193,01 TL harç ve 698,80 TL yargılama gideri toplamı 891,81 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmekle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından kullanılmayan artan gider avanslarının hükmün kesinleşmesine müteakip taraflara iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/06/2020

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)