Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/684 E. 2021/1217 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/684
KARAR NO : 2021/1217

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACI : ……..
VEKİLLERİ : Av. ….
Av…..
DAVALI : ……
VEKİLİ : Av. ….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ : 21/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/12/2021
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Türkiye genelinde elektrikli ev aletleri satışı ile iştigal etmekte olduğunu, davacı … Ev Aletleri San Ve Tic A.ş. İle davalı … Betonarme Yapı Güçlendirme İnş. San. Ve Tic. A.ş. Arasında 16.07.2015 tarihinde “Siemens Beyaz Eşya Alım Satım Sözleşmesi” başlıklı 13 madde ve eklerinden oluşan sözleşme imzalandığını, 16.07.2015 tarihinde Siemens beyaz eşya alım satım sözleşmesi ile davacı … Ev Aletleri San Ve Tic A.ş. Davalı … Betonarme Yapı Güçlendirme İnş. San. Ve Tic. A.ş.’ Nin ” …Osmangazi/Bursa” adresinde bulunan Koru Konakları Konutlarında kullanılmak üzere Siemens marka mutfak beyaz eşyalarının satılması, teslimi ve montajını üstlendiğini, 16.07.2015 tarihli Siemens beyaz eşya alım satım sözleşmesi gereğince siparişi verilen beyaz eşya ürünlerini davalı şirkete teslim ettiğini ancak sözleşme konusu ürünlerin fatura düzenlenmek suretiyle davalı şirkete teslim edilmesi ve davalının da faturalara hiçbir itirazda bulunmadan ürünleri teslim almasına rağmen emtiaların karşılığı olan bir kısım fatura bedelleri halen müvekkiline ödemediğini, bundan dolayı ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödenmeyen fatura bedelleri nedeniyle müvekkili şirketin davalı/borçludan 8.340,83-Euro ve 1.059,29-TL alacaklı olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile şimdilik 28.242,88-TL itirazının iptalini, icra takibinin devamını, alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesini özetle; söz konusu davanın yetkili mahkemede açılmadığını, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ nun 6. Maddesi uyarınca davalının Yerleşim Yeri yer mahkemesi yetkili olduğunu, nitekim TMK m.51 hükmüne göze Tüzel kişilerin yerleşim yeri kuruluş belgesinde aksine hüküm bulunmadıkça işlerin yönetildiği yer olduğunu, bu nedenle öncelikle davanın yetki itirazının değerlendirilerek yetkili mahkemeye gönderilmesini, esasa geçilmesi halinde mesnetsiz açılan davanın esastan reddi ile asıl alacağın en az %20′ si oranında tazminata, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
İncelenen dosya kapsamına göre;
Derdest dava ilamsız takibe itirazın iptali davasıdır. İlamsız takibe dayanak yapılan alacağın davacı … Ev Aletleri San Ve Tic A.ş. İle davalı … Betonarme Yapı Güçlendirme İnş. San. Ve Tic. A.ş. arasında 16.07.2015 tarihinde “Siemens Beyaz Eşya Alım Satım Sözleşmesi” başlıklı 13 madde ve eklerinden oluşan sözleşme kapsamında neticesinde oluşan alacağın olduğu ileri sürülmektedir. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir.
16.07.2015 tarihinde Siemens Beyaz Eşya Alım Satım Sözleşmesi İle Davacı … Ev Aletleri San Ve Tic A.ş. Davalı … Betonarme Yapı Güçlendirme İnş. San. Ve Tic. A.ş.’ Nin ” …Osmangazi/bursa” Adresinde Bulunan Koru Konakları Konutlarında kullanılmak üzere siemens marka mutfak beyaz eşyalarının satılması, teslimi ve montajını üstlendiğini, 16.07.2015 tarihli Siemens beyaz eşya alım satım sözleşmesi gereğince davacı şirket siparişi verilen beyaz eşya ürünlerini davalı şirkete teslim ettiğini ancak sözleşme konusu ürünlerin fatura düzenlenmek suretiyle davalı şirkete teslim edilmesi ve davalının da faturalara hiçbir itirazda bulunmadan ürünleri teslim almasına rağmen emtiaların karşılığı olan bir kısım fatura bedelleri halen ödemediği iddiası ile bundan dolayı ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Her iki tarafın defter incelemesi deliline dayandıkları nazara alınarak taraf defterleri üzerinde inceleme yapılmıştır.
Davalı tarafında davaya konu edilen sözleşmedeki imzaya itirazı sonucunda yapılan bilirkişi incelemesinde; 25.01.2019 tarihli raporda; geçerli tüm grafolojik tanı yöntemleri dikkate alındığında, bilgisayar/scan kullanılarak yapılan incelemelerde, inceleme konusu sözleşmede … Betonarme Yapı Güçlendirme İnşaat Sanayi Tic. A.Ş. yetkilisine atfen atılmış imzalarının, karşılaştırma belgelerindeki imzalara kıyasla Mümün …’ nin eli ürünü olmadığının kanaatine varıldığını belirtmiştir.
İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/03/2019 tarih 2017/649 esas 2019/187 karar sayılı yetkisizlik kararı ile her ne kadar davacı yukarıda özeti yapılan talepler ile söz konusu davayı açmış ise de taraflar arasında imza altına alındığı iddia olunan ve çıkacak uyuşmazlıklarda yetkili mahkeme olarak İstanbul (Çağlayan) Mahkemelerinin 6100 sayılı HMK md. 17 uyarınca belirlendiği davacı tarafından beyan edilen sözleşmedeki imzanın davalı şirket temsilcisine ait olduğunun ispat edilememiş olması, taraflar arasında sözleşme ilişkisi olduğunun davacı tarafından yargılama safahatında ve özellikle tahkikat aşamasında ticari defter incelemesi ve ispata medar başkaca delillerle ispatlanabilmesi mümkün ise de HMK md. 10’da yer alan “sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de” dava açılabileceğine dair maddenin TBK md. 89’ncu maddesinde yer alan para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğine dair düzenleme bakımından davacı şirket adresinin FSM Mahallesi, Balkan Cad. No:51 Ümraniye-İstanbul olup bu adres itibariyle İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olma durumu, genel yetki kuralı olan ve HMK md. 6/1’de düzenlenen hüküm gereği davalı şirket merkezinin Nilüfer-Bursa olması nedeniyle ve davalı tarafın seçimi doğrultusunda Bursa Asliye Ticaret Mahkemesi yetkili olduğu belirtilerek mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce dosya esastan incelenmek üzere ele alınmakla; Davacının adresi mahkemesine dosya ve icra dosyası taranarak UYAP üzerinden gönderilerek( fiziki olarak gönderilmeyecektir.) talimat yazılarak talimat mahkemesinden davacıya ihtarlı tebligat gönderilmek suretiyle 2014-2015-2016 yılına ait ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle davalı defterlerindeki kayıtların doğruluğunu kabul etmiş sayılacakları tebligata şerh düşülerek davacı ticari defter ve belgeleri üzerinden SMMM bilirkişi eşliğinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, davalının 2014-2015-2016 yılına ait ticari defter ve belgeler üzerinde ise mahkememiz kaleminde inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
Davacının ticari defter ve kayıtları İstanbul Anadolu 6. ATM 2020/16 Talimat dosyası ile incelenmek ile düzenlenen 06.08.2020 tarihli bilirkişi raporunda; Davacının 2014-2015-2016 yıllarına ait ticari defterlerinden yevmiye defteri ve defteri kebir defterlerinin elektronik defter olarak tutulduğu ve beratlarının yasal süresinde onaylandığı, envanter defterinin noter açılış tasdikinin yasal süresi içerisinde yapıldığı, sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, İcra takibine konu edilen faturaların davalının ticari defterlerinde ilgili mevzuata uygun olarak kayıtlı olduğu, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu tespit edildiği, Takip tarihi itibari ile davacının ticari defter kayıtlarına göre Davacının davalıdan 26.868.18TL (8.340.83Euro) alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
31.03.2020 tarihli bilirkişi raporunda; davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmakla; Davalı … Betorname Yapı Güçİ. İnş. san, ve TiC, A.ş. nin defter Kayıtlarına göre davacı … Kiremit ve Tuğla İnş. San. ve Tic. A.Ş. firması ile ticari ilişkinin 2014 yılında başladığı tespit edildiği, davalı firmanın 2014 ve 2015 yılları için kullandığı defterleri Ile 2016 yılı defterlerinin Vergi Dairesi incelemesine sunulduğu ve Vergi Müfettiş Yardımcısı imzalı 2016 yılına ait defter ve belge teslim tutanağını sunduğu davalı tarafın Ticari Defterlerinin açılış tasdiklerinin T.T.K. ile V.U.K.’nun ilgili maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, 2014 ve 2015 yıllarına ait Yevmiye defterlerinin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu tespit edilmiştir. 2016 yılına ait Ticari Defterler Vergi incelemesinde olduğundan dolayı bu yönde bir tespit yapılamadığı, davalı firmanın 2016 yılı defterlerinin Vergi İncelemesinde olduğu, firma tarafından sunulan Defter ve Belge Teslim Alma Tutanağı ile tespit edildiği, davalı firmanın 2016 yılına ait defter tasdik bilgileri söz konusu tutanaktan alıntılandığı, 2016 yılına ait tespitlerimiz davalı firma tarafından sunulan 2016 yılına ait muavin hesap listesi ile 2016 yılına ait dekont ve fatura fotokopilerinden gerçekleştirildiği, Davacı tarafın 19.07.2016 tarihinde icra takibine başladığı, ödeme emrinin davalı tarafa 22.07.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafın 22.07.2016 tarihinde takibe itiraz ettiği, Davalı tarafın ticari defter kayıtlarına göre, icra takip tarihinde davacı tarafa herhangi bir borç bakiyesinin olmadığı tespit edilmiştir.
Taraf vekillerinin alınan bilirkişi raporlarına yaptıkları itirazlar değerlendirilmek üzere dosya yeni bir bilirkişiye tevdi edilmekle;02.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı şirketin 2014-2015-2016 yılı Ticari Defterlerini 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 224 ve 225. maddeleri ile 6762 Sayılı eski T.T. Kanunun 66. Maddesi ve 6102 Sayılı – Yeni T.T.Kanunun 64. Maddelerine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içinde yaptırıldığı, Davacı defterlerinin incelendiği bilirkişi raporuna göre Davacının Takip tarihi itibariyle davalıdan 26.868.18 TL (8.340.83EURO) alacaklı olduğunun tespit edildiği, Davalı defter kayıtlarına göre ise Takip Tarihi itibariyle Davacı tarafa borcunun bulunmadığı, bakiyenin sıfır olduğu, Taraf kayıtları arasındaki farklılığın rapor içeriğinde de açıklandığı üzere: Davalı kayıtlarında bulunmasına rağmen davacı şirket kayıtlarında bulunmayan 01.02.2016 Tarih 146148 Seri Numaralı “Kur Farkı İadesi” açıklamalı 25.291,88 TL tutarlı faturanın bulunduğu. Faturanın davalıya Kargo Yoluyla gönderildiği. Kargo faturası içeriğinde gönderilen belgenin “Fatura” olduğuna dair bir ibarenin yer almadığı. Davalı tarafın kur farkı iadesi faturasının, davacının 2015 Yılında düzenlemiş olduğu ve Davalı kayıtlarında da yer alan 3 adet karşılığı 19.053,60 TL kur farkı faturaları ile davacının örnek daire için gönderdiği ve fatura edilmeyeceği belirtilen 6.328,28 TL tutarında faturalarına ilişkin düzenlendiğini belirttiği, Davacı kayıtlarında bulunmasına rağmen davalı kayıtlarında bulunmayan 11.03.2016 Tarihli 610,34 TL tutarlı İade Faturasının ve 31.03.2016 Tarihli 965,95 TL tutarlı Kur Farkı faturalarının Davalı kayıtlarında yer almadığı, Davalı vekilinin, icra takibine dayanak oluşturan 8 adet faturaların (67.406,20 TL) , dekontlarda ayrıntılı açıklanarak ödendiğine ilişkin sunduğu ödeme dekontları ile takibe konu faturalar karşılaştırılmış olup, ödeme dekontlarından 4 adet karşılığı 6.486,82 TL tutarında olanların da ödemenin hangi faturaya ilişkin yapıldığının belirtildiği. Bu hususa ilişkin tablonun rapor içeriğinde “” Davalı Ödemeleri ile Takibe Konu Faturaların Karşılaştırılması”” kısmında incelendiği üzere olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamında alınan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için tarafların itirazları neticesinde bu kez dosya ek rapora gönderilmekle düzenlenen 04.08.2021 tarihli bilirkişi raporunda; davacı defterlerinin incelendiği 06.08.2020 tarihli bilirkişi raporunda yer aldığı üzere Takip Tarihi itibariyle davalıdan 26.818,18 TL (8.340,83Euro) alacaklı göründüğünün tespit olunduğu. Davalı şirket kayıtlarına göre ise Takip tarihi ve 2016 Yılı sonu itibariyle bakiyenin bulunmadığı, sıfır olduğu, Taraflar arasındaki kayıt farklılıklarının: Davalı kayıtlarında bulunmasına rağmen davacı şirket kayıtlarında bulunmayan 01.02.2016 Tarih 146148 Seri Numaralı *’Kur Farkı İadesi” açıklamalı 25.291,88 TL tutarlı faturadan ve Davacı kayıtlarında yer alan davalı kayıtlarında bulunmayan 11.03.2016 Tarihli 610,34 TL tutarlı İade Faturasının ve 31.03.2016 Tarihli 965,95 TL tutarlı Kur Farkı faturalarından kaynaklandığı, Taraflar arasında düzenlenen ve — 16.07.2015 — tarihinde — karşılıklı — olarak imzalanan’ Sıemens Beyaz Eşya Alım-Satım Sözleşmesi’nin 5.maddesinde Faturalarda fatura düzenleme tarihindeki TCMB döviz alış kuru, ödemelerde ise fiili ödeme tarihindeki TCMB döviz alış kuru esas alınacak olup, fatura ve ödemelerde esas alınan kurlar arasındaki farka KDV ilave edilerek kur farkı faturası düzenlenecektir. Oluşan kur farkının KDV si fatura tarihinden itibaren bir hafta içinde tahsil edilir veya ödenir…” Denildiği. Sözleşmeye istinaden tarafların faturalaşma ve ödeme edimlerini yerin getirdikleri, Davacı şirketin çalıştıkları dönem içerisinde davalıya 4 adet karşılığında 20.019,55 TL tutarında Kur farkı faturası düzenlediği. Bu faturalardan 2015 yılında düzenlenen 3 adet karşılığı toplam 19.053,60 TL tutarlı Kur farkı faturalarının davalı şirket kayıtlarında yer aldığı, 2016 Yılında düzenlenen 965,95 TL tutarlı Kur Farkı faturasının davalı şirket kayıtlarında yer almadığı. Davalı şirketin 2015 yılında düzenlenen ve kayıtlarında yer alan kur farkı faturalarına istinaden itiraz süresinden çok sonra 2016 yılında “Kur Farkı İade Faturası” düzenlediği, İlgili faturanın Davacı şirket kayıtlarında bulunmadığı, davalı tarafın itirazlarına konu olan kök raporda da açıklandığı üzere Davacının takibe konu ettiği toplam (8.340,83 Euro–1.059,29TL) 67.406,20 TL tutarında faturalara ilişkin davalı tarafından yapılan ödemelerden yalnızca 4 adet karşılığı toplam 6.486,82 TL tutarında olanlarına ilişkin ödemelerde hangi faturaya ilişkin ödendiğinin ödeme belgesinde ayrıntılı olarak belirtildiği, diğer ödemelerin cari hesaba istinaden gerçekleştirildiği tespit edilmiştir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davacı ve davalı defterlerini inceleyerek hazırladığı raporunda davacı ve davalı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı belirtmiştir. Bu durumda defterlerin delil olma vasfı ortadan kalkmamıştır. Raporda takibe dayanak yapılan faturanın davacı defterinde kayıtlı olduğu, davalının kayıtlarında mevcut olmadığı tespit edilmiştir. Davalının Kur Farkı İade Faturası” düzenlediği, ancak davacı şirket kayıtlarında bu faturanın kayıtlı olmadığı davaya konu faturanın defterlerine kayıt ettikten sonra iade faturası kestiklerini ve karşı tarafa gönderdiklerini bu sebeple fatura mündericatına itiraz etmeleri hukuken kabul edilemez. Taraflar tacir olmakla birlikte basiretli tacir yükümlüğü altında değerlendirecek olur isek; 2015 yılına ait faturanın kendisine gönderildiği tarihten itibaren TTK 21/2 ‘ye göre 8 gün içerisinde itiraz etmesi gerekirken itiraz etmeyerek aksine faturayı defterlerine kaydetmekle 2016 yılında tek taraflı olarak kur farkı iadesi faturasının düzenlenmesi kabul edilebilir bir husus değildir. Bu nedenlerle davacının kayden 8.340,83 Euro +1.059,29 TL (28.242,88 TL) alacaklı göründüğü anlaşılmıştır.
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
Tüm bu izahat çerçevesinde davacı tarafın davasını yeterince ispat ettiği sonucuna varılmış, alacağın likit olduğu ve itirazın alacağın tahsilini geciktirmeye matuf bulunduğu gerekçesi ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.

HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜNE;
İstanbul 13.İcra Müdürlüğünün 2016/… sayılı takip dosyasında davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın İPTALİNE,
Takibin 8.340,83 Euro +1.059,29 TL (28.242,88 TL) üzerinden devamına,
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu ve alacağın belirlenebilir bulunduğu nazara alınarak davalı borçlunun 28.242,88 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
2-Alınması gereken 1.929,27 TL harçtan başlangıçta alınan 328,06 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.929,27 TL harcın davalılardan alınarak Hazineye Gelir Kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 359,46 TL harç ve 1.878,00 TL yargılama gideri toplamı 2.237,46 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmekle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından kullanılmayan artan gider avanslarının hükmün kesinleşmesine müteakip taraflara iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/12/2021

Katip …. Hakim ….
¸(e-imzalıdır) ¸(e-imzalıdır)