Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/627 Esas – 2019/846
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2019/627
KARAR NO : 2019/846
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI : … TC:……
… HURDA METAL TİCARETİ
Parsbey Mh. Eski Orhangazi Yolu No:29 Umurbey Gemlik/Bursa
VEKİLLERİ : Av. ……. – Av. Feyyaz Alptuğ MEMİŞOĞULLARI
Balıkesir Caddesi Soğanlık Yeni Mah. Uprise Residance Kat:17 D:153 Kartal/İstanbul
DAVALI : HASIMSIZ
DAVA : Adi Konkordato
DAVA TARİHİ : 27/06/2019
KARAR TARİHİ : 10/07/2019
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı …’ın Bursa İli Gemlik İlçesinde ticari faaliyet gösterdiğini, temel faaliyet alanının hurda ve atık toplama işi olduğunu, bu sektörde tanındığını, yüksek kârlılıkla faaliyetini sürdürdüğünü, 2010 yılından 2016 yılına kadar geçen sürede ağırlıklı olarak kamu ve özel sektör kuruluşlarının hurda ihalelerine girdiğini, 2015 yılından beri Orhangazi’de bulunan … A.Ş.’nin en büyük tedarikçisi olduğunu, bunun dışında … Çelik A.Ş., … Çelik A.Ş. ve … Demir Çelik A.Ş.’nin tedarikçisi olduğunu, buradan elde ettiği yüksek kârla 2017 yılında hazır giyim, gıda, tarım ve inşaat sektörlerine de yatırım yaptığını, ancak döviz kurlarındaki olağan üstü değişimlerin ve ülke çapında yaşanan ekonomik krizin, dövizdeki artışın davacının ekonomik krize girmesine neden olduğunu, finansman maaliyetinin arttığını, aldığı gayrimenkullerin finansmanı için banka kredisi kullandığını, tedarikçilere ileri tarihli çekler verdiğini, bugüne kadar ödemelerde aksama yaşanmadığını ancak faiz oranının yükselmesi sebebiyle işletme sermayesinin eridiğini, satın aldığı taşınmazların satışının olumsuz etkilendiğini, davacının borçlarını ödeyebilmek için konkordato talep etmek zorunda kaldığını, bunun için gerekli tüm belgelerin hazırlandığını, davacının varlıklarının muhtemel satış fiyatlarının 64.581.300,61 TL olduğunu, iflas söz konusu olursa alacakların tamamını karşılayacak mal varlığının icra tasfiyesi sonucunda ancak yarısını ödeyebilecek düzeyde olduğunu ancak bu halde işletmenin ortadan kalkacağını, bir sermaye artışıyla borçların tamamının ödenebileceğini ileri sürerek konkordatonun iflastan daha avantajlı olduğunu belirtmiş ve İİK. 285 ve devamı maddeleri gereğince öncelikle geçici mühlet ve daha sonra kesin mühlet verilmesini talep etmiştir.
Derdest dava borçlu tarafından istenen Adi Konkordato davasıdır. İİK 286.maddesi gereğince davacının konkordato talebine eklemesi gereken belgeleri eksiksiz biçimde eklediği ve özellikle bağımsız denetim kuruluşu tarafından makul güvence içeren raporun da ekler arasında bulunduğu görülmüştür. Davacı gerçek kişi olmakla birlikte iflasa tabi tacir durumunda ise makul güvence raporunu sunması önemlidir. Belgelerin tam ve eksiksiz biçimde sunulduğu tespit edildikten sonra davacı tarafa üç aylık geçici mühlet verilmiş ve kanunda yazılı çerçeve içerisinde uygun tedbirler alınmıştır.
Dosyaya derhal bir komiser atanmış ve komisere evleviyetle davacının kayıtlarının gerçeğe uygunluğunun denetlenmesi için işlemlere başlaması hatırlatılmış, borçlunun stoklarının yerinde görülüp kayıtlarla mukayese edilmesi, ön muhasebe kayıtlarından elde edilecek bilgilerle mahkememize verilen bilgi, kayıt ve bilançoların denetlenmesi, borçlunun rutin ticari faaliyetine devam edip etmediğinin yerinde görülmesi ve mahkememize bilgi verilmesi istenmiştir.
Görevlendirilen komiser talimat gereğince öncelikle borçlunun iş yerine fiziki gözlem yapmaya gitmiş ve elde ettiği bilgileri telefon yoluyla hızlıca mahkememizle paylaşmıştır. Alınan ilk bilgilere göre borçlu iş yerinde değildir, alacaklılarla görüşmemektedir ve alacaklılar iş yerinin önünde toplanmış durumdadır. Konkordato ön projesinde ve eklerinde belirtilenen aksine şirket depolarında hiç bir stok mal ve eşya bulunmamaktadır. Piyasada davacının büyük miktarda borçlanarak kaçtığına dair bir izlenim yaygındır. Olayla ilgili olarak Gemlik Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığı ve borçlu … hakkında yakalama kararı çıkarıldığı bilgisine ulaşılmıştır. Borçlunun bir kısım mallarını başka kişiler adına kiralanmış depolarda muhafaza ettiği konusunda ciddi bir endişe bulunduğu gibi, savcılık soruşturması sırasında buna dair nitelikli bilgilere ulaşıldığı öğrenilmiştir, bu hususta Gemlik Cumhuriyet Savcısıyla telefon irtibatı kurulup işlemler hakkında şifahi bilgi alınmıştır.
Durumun ciddiyet kazandığı tespit edilir edilmez komiserden hızlıca bir ön rapor hazırlaması istenmiştir. Rapora göre firmanın aktifine kayıtlı makine ve taşıtlar ne merkezde ne de şubede bulunmaktadır. Davacının çalışını ve şoförü … adına bir depo kiralandığı ve bazı malların bu depoya gizlenmiş olduğu açıklanmış, başka depolar bulunduğu da belirtilmiştir. Güncel borç durumu tespit edilemeyecek ölçüde kayıtlar eksiktir. Faturalar 14/05/2019 tarihi sonrasında doğru ve eksiksiz biçimde kayıtlara yansıtılmamıştır. En büyük iş potansiyeli bulunan … A.Ş’ye yapılan satış ve alınan tahsilatta raporda gösterilmiş, eski bir muhasebe çalışanının davacının kardeşleri ile hisse devri işlemleri yaptığı, bunun şüpheli görüldüğü, muhasebe çalışanının hissesini aldığı şirkete davacıya ait bir giyim mağazasının devredildiği, davacının kısa zaman önce boşandığı eşine protokol çerçevesinde ciddi mal varlığı devrettiği, davadan hemen önce bir çok taşınmazın elden çıkarıldığı, örneğin yedi taşınmazın konkordato talebiyle aynı tarihte ve ertesi gün olmak üzere … isimli kişiye devredildiği, bazı alış verişlerinin olağanüstü ve makul biçimde açıklanamayacak ölçüde olduğu, muvazaa şüphesi içerdiği, ön rapora esas olan bilançolardan sonra bir kamyon ve 17 adet römork satışı yapıldığı, firma kasasında herhangi bir nakit bulunmadığı belirtilmiştir. Davacının şoförü … soruşturma kapsamında tutuklanmış durumdadır.
Anlaşıldığı kadarıyla davacı taraf 31/03/2019 tarihli bilançoya göre konkordato ön projesi hazırlamış ve buna makul denetim raporu almıştır. Dava açılmasına kadar geçen süreçte stoklar boşaltılmış, envantere kayıtlı mallar gizlenmiş, taşınmaz ve menkul satışları yapılmış, firmanın mali durumu ciddi oranda değiştirilmiştir. Buna rağmen davacı taraf doğru ve güncel bilgileri vermeyerek ön proje ve denetim raporundaki kaydi durumu göz boyama amacıyla sunmak suretiyle konkordato korumasından yararlanmak istemiştir. Firma sahibinin yani davacı borçlunun iş yerine gelmemesi, alacaklılarıyla görüşmemesi ve borçlarına ödeyeceğine dair doğru ve makul bir izlenim uyandırmaması karşısında iyi niyetli bir tutumdan da şüphe etmek gerekir. Davacı tarafın mahkemeyi yanıltıcı bilgilerle dava açtığı açıkça anlaşıldığından tedbirlerin derhal kaldırılması ve kötü niyetli açılan davanın reddine karar verilmesi uygun görülmüştür.
Davacıya makul güvence veren raporu hazırlayan denetim firmasının yeterli özeni gösterip göstermediği konusunda şüpheye düşülmüş, bu hususun en doğru biçimde Kamu Gözetim Kurumu tarafından değerlendirilebileceği takdir edilerek rapor ve karardan bir suretle birlikte Kamu Gözetim Kurumuna bilgi verilmesi uygun görülmüştür.
Davacı tacir sıfatıyla iflasa tabi ise de borca batıklık tam ve kesin bir raporla tespit edilmiş olmadığından ve iflasta alacaklılar yönünden yarar görülmediğinden iflasına karar verilmemiştir.
H.M.K. 297/1-b maddesine göre davaya katılanlara da karar başlığında yer verilmesi gerekir. Ancak konkordato davalarının mahiyeti icabı davaya katılan kişilerin bulunduğundan söz edilemez. Her ne kadar bazı alacaklıların işlem yapabilmelerine imkan sağlamak için dosyaya feri müdahil olarak işlenmeleri söz konusu ise de sıfatları tam olarak fer’i müdahil değildir. Örneğin bu kişilerin kesin mühlet verilmesine dair kararlara karşı kanunun yoluna başvurma imkanları da yoktur. Özellikle bazı konkordato davalarında iki yüzü aşan alacaklı ve müdahil söz konusu olabilmektedir. Bunların ismine karar başlığında yer verilmesi ciddi bir zorluk olduğu gibi bir anlam da taşımamaktadır. Zira bu müdahillere tebligat yapılmaz, tebliğler İ.İ.K. 288 gereğince ilan yoluyla yapılmaktadır. Bu nedenle konkordato davalarında müdahillerin isim ve adreslerine karar başlığında yer verilmemiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Konkordato talebinin reddine,
Davacıya verilen geçici mühletin ve bu mühletle birlikte verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına, bunun için ilgili yerlere müzekkereler yazılmasına,
Konkordato Komiserinin görevine son verilmesine, yaptığı işe karşılık toplam 10.000,00 TL ücret ödenmesine,
Karardan ve denetim raporundan bir örnek gönderilerek durumu Kamu Gözetim Kurumuna ihbarına,
Durumun derhal İİK 288.maddesi gereğince ilanına,
Peşin harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafın yatırdığı avansların karar kesinleşinceye kadar dosyada tutulmasına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile karar verildi. 10/07/2019
İş bu kararın gerekçesi 11/07/2019 tarihinde yazılmıştır.
Başkan …….
e-imzalıdır
Üye ……
e-imzalıdır
Üye ….
e-imzalıdır
Katip ..
e-imzalıdır