Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/593 E. 2023/605 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/593 Esas
KARAR NO : 2023/605

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … – [16903-09656-….] UETS
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16473-74560-..] UETS
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2019
KARAR TARİHİ : 11/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili Derneğin yazılı cami müştemilatında iştigal ettiğini, davaya konu çekte keşideci sıfatıyla derneği temsilen imzası bulunan …, mevcut yönetim tarafından görevine son verildiği 14.05.2018 tarihine kadar münferiden temsil ve ilzam yetkisine sahip olduğunu, ancak 2018 Nisan ayı başlarında ardarda gelen ödeme emirleriyle belirtilen dernek yöneticisinin mevcut yetkilerini kötüye kullanmak ve bir takım hilelerle(evrakta sahtecilik) değişik bankalardan onlarca çek koçanı aldığı, bunları dernek kayıtlarına geçirmeden uhdesinde tuttuğu, işbirliği yaptığı kişi ve kurumlar üzerinden bazen sahte içerikli faturalar da kullanarak piyasaya sürdüğü anlaşıldığını, 14.05.2018 tarihinde Sabık dernek başkanı …’nin yetkilerine son verilerek uhdesinde tuttuğu boş çekleri iade etmesi için Büyükçekmece 6. Noterliği 14.05.2018 tarih ve 22152 yevmiye sayılı ihtarname gönderilmiş, akabinde hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, (Büyükçekmece 12. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/199 E.) ancak sabık yönetici çek koçanlarını iade etmediği gibi, o günden sonra kayıplara karıştığını, yine aynı yöneticinin haksız olarak uhdesinde bulundurduğu boş çeklerin iptali için Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/519 Esas sayılı dosya ile dava ikame edildiğini, mahkeme, boş çek yaprakları kıymetli evrak hükmü kazanmadığından davanın reddine karar verdiğini, Dernek Yönetimi tarafından mevcut durum belgeleriyle birlikte ilgili bankalara bildirildiğini, eski yönetim kurulu başkanı …’nin işbu davanın ikame edildiği tarih itibariyle muttali olunan hileli yollarla piyasaya sürmüş olduğu çekleri nedeniyle vücut verdiği zarar 5.000.000,00 TL civarı olduğunu, Sabık dernek başkanı, uhdesinde tuttuğu çek yapraklarının bir kısmını yetkilerinin elinden alınmasından sonra da keşide ederek piyasaya vermeye devam ettiğini, davaya konu etmiş olduğumuz takibe dayanak çek de temsil ve ilzam yetkisi olmadan piyasaya verdiği çeklerde olduğunu, bu nedenle imzaya itiraz ettiklerini, bu şekilde keşide etmiş olduğu çekleri danışıklı olduğu tefecilere veya kriminal geçmişe sahip kişilere veren bu şahıs kurumsal … kurumlarının kapısından geri çevrildiğini, her nasılsa davalı tarafından hiçbir dayanağı olmayan dolandırıcılığa konu çek kabul edildiğini, işbu davadan önce Bursa 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2018/683 Esas sayılı dosya ile yapmış olduğumuz imza itirazı süreyi geçirdiğimiz için reddedildiğini, davalının bankaya ibraz ettiği çekte lehtar olarak gözüken … …, derneği dolandıran …’nin gelini olduğunu, Lehtar ile vekil eden dernek arasında hiçbir mal veya hizmet ilişkisi bulunmadığını, …’nin çekleri doğrudan davalıya vermeyerek gelini ve diğer şahıslar üzerinden aktarmasının nedeninin davalıya 3. Kişi sıfatı kazandırarak iyi niyet karinesinden faydalanmasını sağlamak olduğu, bu işlemde davalı ile danışıklı hareket ettiğini, hatta çek karşılığında bir bedel alınmayarak işbu davanın sonucuna göre paylaşımda bulunacakları değerlendirildiğini, halen bu işlemlerle ilgili BDDK ve MASAK tarafından da inceleme başlatıldığının bilindiğini, davalı hakkında suç duyurusu ve cezai takip haklarının saklı tutulduğunu, bu nedenlerle işbu davanın müsebbibi olan ve suç oluşturan çekler dayanak edilerek müvekkil dernek aleyhine Bursa 18. İcra Müdürlüğü 2018/… Esas sayılı icra dosyası ile takip başlatmıştır. Haksız bir şekilde başlatılan icra takibi ile müvekkillerin ticari ve sosyal itibarları bitme noktasına getirildiğini, davalı eski dernek başkanıyla danışıklı olarak dolandırıcılık suçuna da vücut verdiğini, dayanak takipte davalıların kötü niyetli olduğu kuşkusuz olduğunu, davalı işyeri ile yapılan arabuluculuk görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlandığını, bu nedenle işbu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini, bu hususların çalıştığımız hususlar, tarafların defter ve belge kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacağını, müvekkillerinin nakde çevirip borçlarını ödeyebilecekleri bazı malvarlıklarına ve 3.kişilerdeki hak ve alacaklarına hacizler konulmuş, müvekkiller tabiri caiz ise tamamıyla kilitlendiklerini, bu nedenle dava ve takip konusu çekten dolayı borçlu olmadığımızın tespiti ile kötü niyetli davalıların %20’den aşağı olmamak üzere icra tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Her ne kadar davacı tarafından dernek yetkilisinin 14/08/2018 tarihinde değiştiği ileri sürülerek davaya konu çek üzerindeki imzanın, derneği dolandırdığı iddia edilen eski yetkili …’ye ait olduğu belirtilmişse de bu husus müvekkil şirkete bildirilmediği gibi herkes tarafından kolayca ulaşılabilecek bir platformda da ilan edilmediğinden tarafımızı bağlamadığını, davacı dernek tarafından, eski dernek yetkilisinin derneği dolandırmak suretiyle borçlandırdığı, bu hususun ortaya çıkması ile dernekteki yetkilerine son verildiği belirtilmişse de buna ilişkin hiç bir platformda ilan yapılmamış, 3.kişileri korumak adına ve durumdan haberdar etmek amaçlı herhangi bir ihtarat da yapılmadığını, dernek yetkilisi, bizzat dernek adına keşide edilen çekleri piyasaya yetkisinin sona erdiği tarihten önce yada sonra kötü niyetli olarak piyasaya sunabiliyorsa bunu iyi niyetli 3.kişilerin ilan veya ihtarat olmaksızın bilebilme ihtimali olmadığını, her ne kadar davacı tarafından dernek defteri sunularak, dernek yetkilisinin değiştiğine dair karar metninin işlenmiş olduğu ileri sürülmüşse de müvekkil şirket derneğe üye olmadığından ve bahse konu defterin de dernek dışı şahıslarca takip edilmesi mümkün olmadığından tarafımızca bilinmesi ihtimali mümkün olmayacağını, bu anlamda çekte ciro sıfatına haiz müvekkilimiz iyi niyetli 3. Kişi durumunda olmakla birlikte kendisine herhangi bir bilgilendireme de yapılmadığından, sorumluluklarını yerine getirmemiş durumda bulunan dernek tarafından zarara uğratıldığını, ayrıca, işbu davaya konu çek müvekkil şirkete keşide tarihinden önce verildiğini, davaya konu çek, hukuki niteliği gereği keşide tarihinden önce ciro edilme vasfına haiz olup somut olayda da keşide tarihinden önce düzenlenmek suretiyle piyasaya sürülmüş devamından müvekkil şirkete ciro edildiğini, bu itibarla dernek yetkilisinin değiştiği iddia edilerek inkar edilen çek üzerindeki imza, düzenlendiği tarihte yetkilisi olan …’ye ait olup kendi iradesiyle yetki ve sorumlulukları üstlenilerek piyasaya sürüldüğünü, davaya konu çek, müvekkil şirkete …’nin dernek yetkilisi olarak görev yaptığı zaman dilimi içerisinde verilmiş olup bu husus bahse konu çekin Türkiye … Bankası A.Ş. Lefkoşa Şubesinde takasa ibraz edilmiş olmasıyla da sabit olduğunu, davaya konu çek, müvekkil şirket tarafından keşide tarihinden önce Türkiye … Bankası A.Ş. Lefkoşa Şubesinde takasa ibraz edilmiş olup bu hususa delil gösterilecek belgeler bankadan tarafımızca istenmiş, arşivde olduğu gerekçesiyle yakın zamanda tarafımıza tebliğ edileceği belirtildiğini, bu nedenlerle davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/519 esas sayılı dosyası, Büyükçekmece 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/199 esas sayılı dosyası, Büyükçekmece 6. Noterliğinin 14/05/2018 tarih, 22152 yevmiye sayılı ihtarnamesi, arabuluculuk tutanağı, ticari defterler, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, hukuki niteliği itibariyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Taraflara usulüne uygun davetiye tebliğ edilerek, taraf teşkili sağlanmıştır.
Dava; yetkisiz temsil nedeniyle davacının dava konusu çekten ve Bursa 18. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı icra takibinden borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Dava konusu çekin incelenmesinde; keşidecisinin T.C. Fatih Sultan Mehmet Cami Yaptırma Ve Yaşatma Derneği olduğu, çek bedelinin 84.000,00 TL olduğu, … Turizm emrine düzenlendiği, keşide tarihinin 25/07/2018 olduğu, … Turizm tarafından çekin …’ye ciro edildiği, sonrasında … tarafından … … Ltd. Şti’ye, … … Ltd. Şti. tarafından da …’a ciro edildiği ve çekin bankaya ibrazıyla karşılığının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından; davacı derneğin Yönetim Kurulu kararı ile 02/01/2016-12/05/2018 tarihleri arasında …’nin münferiden derneği temsil ve ilzam yetkisine sahip olduğu, 14/05/2018 tarihinde dernek yönetim kurulunca …”nin yetkilerine son verilerek uhdesinde tuttuğu boş çeklerin iade edilmesi için davacı tarafından Büyükçekmece 6. Noterliğinin 14/05/2018 tarihli 22152 yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiği, keşide tarihi olan 25/07/2018 tarihi itibariyle davacı derneği temsil ve ilzam yetkisinin müştereken …ve … olduğu anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında SMMM bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Bursa 18.İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyasında davacının borçlu göründüğü, dava konusu 25.07.2018 keşide tarihli, 4008990 seri nolu, Türkiye …’a ait 84.000,00 TL gu;arh çekin, BEYLİKDÜZÜ BÜYÜKŞEHİR FATİH SULTAN MEHMET CAMİİ DERNEĞİ yetkilisi tarafından tek imzalı olarak … Turizm adına düzenlendiği, …ye ciro edildiği, sonrasında …ne ciro edildiği, detayı açıklandığı üzere, sunulan davacı taraf 2018 ticari defter excel dökümünde ,davalı B.Y.S. … Ltd.Şti. ile ticari ilişkisine ve davaya konu çeke dair herhangi bir kayda rastlanmadığı, yönetim kurulu kararlarına göre …’nin 02.01.2016-12.05.2018 tarihleri arasında derneği temsil ve ilzama yetkili olduğu, çekin 25.07.2018 tarihinde bankaya kasadan ödeme için ibraz edildiği, takasa sunulmadığı, …nin dernek yetkilisi olarak görev yaptığı 02.01.2016-14.05.2018 zaman dilimi içerisinde verilip verilmediğinin bu tespitlerden anlaşılamayacağı, çekin tek imza ile keşide edildiğinin çek incelemesinde görüldüğü, 14.05.2018 tarihli 22139 yevmiye sayılı Büyükçekmece 6. Noterliği tarafından düzenlenen imza sirkülerinde imza sirküsü tarihi itibariyle temsil ve ilzam yetkilisinin müştereken … ve …’ta olduğunun görüldüğü, davanın kabulü halinde kötü niyet tazminatının mahkemenin takdirinde olduğu mütalaa edilmiştir.
Her ne kadar davalı vekili cevap dilekçesinde, davaya konu çekin …’nin dernekte görevi sırasında verildiğini, bu hususun … Bankasına takasa sunulma tarihi değerlendirildiğinde ortaya çıkacağını ileri sürmüş ise de; gerek … Bankasına yazılan müzekkerelerden, gerekse ibraz edilen banka olan Türkiye … Katılım Bankasından böyle bir bilginin verilmediği anlaşılmıştır.
Dolayısıyla Tüm dosya içeriğinden ve deliller bir arada değerlendirildiğinde; gerek davacı tarafın beyanlarından gerekse davalı tarafından beyanlarından dava konusu çekin keşideci davacı dernek adına … tarafından imzalandığının sabit olduğu, ancak keşide tarihi (25/07/2018) itibariyle dernek yetkilisinin … olmadığı, keşide tarihi itibariyle davacı derneğin …ve … ile birlikte müştereken çift imzayla temsil edildiği, dolayısıyla dava konusu çekin keşide tarihi itibarı ile davacı adına kambiyo senedi tanzim etme yetkisi bulunmayan yetkisiz temsilci … tarafından keşide edildiği, bu durumda davacının sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmakla, tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kabulüne, davacının Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı icra takibinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davacının davasının KABULÜ ile, Bursa 18 İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı icra takip dosyasına yapılan takibe konu çekten davacının borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.237,89 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 809,48 TL ve 625,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.434,48 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.803,41 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından; yapılan bilirkişi gideri 600,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 110,90 TL olmak üzere toplam 710,90 TL yargılama gideri ve 1.434,48 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.145,38 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,

Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/05/2023

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır. ¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
Ee-imzalıdır.