Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/556 E. 2020/869 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

…….
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/556
KARAR NO : 2020/869

HAKİM :…….
KATİP : …….
DAVACI :…….
VEKİLİ : Av……..
DAVALILAR : 1- …….
2- …….
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2019
KARAR TARİHİ : 17/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :25/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar hakkında Bursa 15. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosya ile takip başlattıklarını, takibin dayanağı olan sözleşnin asıl kredi borçlusu … ……. ile müvekkili banka arasındaki akdedilmiş olan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi ve Business Card Üyelik Sözleşmesi olduğunu, davalı Rabiye Yıldırım’ın sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, takibe konu taksitli ticari kredi ve ticari kredi ve ticari kredili mevduattan kaynaklanan borca 80.000,00 TL limit ile kefil olduğunu, davalıların haksız yere borcun tamamına itiraz ettiklerini, yukarıda açıklanan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu olan dava konusu edilen alacak kısmının %20’sinden az olmamak üzere lehlerine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıların cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Derdest dava banka kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Davacı banka taraflar arasında bir bankacılık ve kredi sözleşmesinin varlığını, bu sözleşme sebebiyle davalıya veya davalının müteselsil kefil olduğu bir gerçek veya tüzel kişiye kredi kullandırıldığını, kredi sözleşmesine aykırı davranış sebebiyle hesabın kat edilip borçlunun temerrüde düşürüldüğünü ve takip tarihi itibariyle ne kadar bakiye kredi borcu olduğunu, kefillerin de müteselsil kefil olarak sorumluluğunu ispat etmek zorundadır.
Banka kayıtları aksi ispat edilinceye kadar geçerli kayıtlardır. Elbette davalı tarafın sunacağı ödeme belgeleri ve diğer kayıtlar da dikkate alınmak kaydıyla, davacı bankanın tuttuğu kayıtlara itibar edilmesi gerekir. Bu amaçla banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması uygun olacaktır.
Mahkememizce seçilen bir bilirkişiye banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek rapor alınmıştır. Bilirkişi 10/11/2020 tarihli raporunda taraflar arasında 17/06/2016 tarihli 70.000,00 TL tutarında genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi, bu sözleşmenin 10/11/2016 tarihinde 180.000,00 TL limit artışı ile 250.000,00 TL’ye çıkarıldığı, 15/11/2016 tarihli Busıness Card üyelik sözleşmesi imzalanmıştır. Kredi ilişkisini özetlemiş olup davacı banka ile davalı müşterek borçlu ve müteselsil kefil Rabiye Yıldırım’ın kefalet limitinin 80.000,00 TL olup, borcun tamamından sorumlu bulunmakta olduğu, kullandırılan kredi miktarı toplam 285.000,00 TL olduğu, takibe konu olan kredi hesaplarının 20/02/2019 tarihinde temerrüde düştüğü, davacı banka ile kefilin genel kredi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinde imzalarının olduğu, kefillerinin kefalet tarihi ve limitinin belirli ve el yazısı ile yazıldığı anlaşılmakla davacı bankanın 179.155,19 TL’den kefalet limiti olan 80.000,00 TL tutarı müteselsil kefil Rabiye Yıldırım’dan alacaklı olduğu hesaplanmıştır.
Dava konusu alacak genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinden oluşmaktadır. Bilirkişi sözleşmede yer alan hususları dikkate alarak hesaplama yapmış ve takip tarihi itibariyle 80.000,00 TL asıl alacak üzerinden asıl alacak tutarına takip tarihinden tamamen ödeninceye kadar şirket kredi kartı ve KMH kredi için işletilecek yıllık %33, ticari kredi için %58,80 temerrüd faizi, icra masrafları ve vekalet ücretiyle tahsiline karar verilmiştir.
Davacı banka ispat külfetini yerine getirmiş, buna karşılık davalı taraf başkaca ödeme yaptığını ispat edememiştir. Bu sebeple davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, alacak muayyen ve davalı tarafından bilinebilir olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Her ne kadar kısa kararda fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş ise de bu hatanın sehven yapıldığı anlaşılmakla bu husus Mahkememiz gerekçeli kararında düzeltilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ İLE;
Davalının Bursa 15. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazının 80.000 TL asıl alacak (taksitli ticari kredili mevduat hesabı) üzerinden İPTALİ İLE; İcra takibinin bu tutar üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacak tutarına takip tarihinden tamamen ödeninceye kadar şirket kredi kartı ve KMH kredi için işletilecek yıllık %33, ticari kredi için %58,80 temerrüd faizi, icra masrafları ve vekalet ücretiyle tahsiline ,
2-Alınması gereken 5.464,80 TL harçtan başlangıçta alınan 1.319,46 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 4.145,34 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye Gelir Kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.437,00 TL harç ve 698,80 TL yargılama gideri toplamı 2.135,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmekle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 11.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından kullanılmayan artan gider avanslarının hükmün kesinleşmesine müteakip taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/12/2020
Katip …….
¸(e-imzalıdır)

Hakim …….
¸(e-imzalıdır)