Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/472 E. 2021/392 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/472
KARAR NO : 2021/392

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/05/2019
KARAR TARİHİ : 06/04/2021
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı vekili dava dilekçesinde Taraflar arasında 15/12/2017 tarihli davalıya ait Uşuk Banazda bulunan şantiyede baca ve su deposuna ilişkin olarak eser sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşme kapsamında davacının edimlerini i fa ettiği halde davalının ödeme yapmadığını, davacı tarafından işlerin tamamlandığını, tarafların ticari defter ve belgeleri incelendiğinde durumun ortaya çıkacağını belirterek davalı aleyhine başlatılan Bursa 19.İcra Müdürlüğünün 2018/….02 sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişlerdir
DAVALININ CEVABI : Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Taraflar ispat sadedinde taraf defterleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile keşif delillerine dayanmıştır.
Mahkememizin ön inceleme duruşmasında tarafların defterlerin incelenmesine karar verilmiştir.
Tarafların defterlerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, inceleme gününde davalı taraf taraf defterlerini ibraz etmemiştir. Davacı taraf defterleri üzerinde talimat mahkemesi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor aldırılmıştır.
Bilindiği üzere taraflar tacirdir. Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür.
HMK’nın 222. Maddesine göre ; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
HMK’nın 219.maddesi tarafların belgeleri ibrazı zorunluluğunu düzenlemiştir. Buna göre ; Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde buluilindiği üzere taraflar tacirdir. Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür.
HMK’nın 222. Maddesine göre; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
HMK’nın 219.maddesi tarafların belgeleri ibrazı zorunluluğunu düzenlemiştir. Buna göre ; Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir. Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir.
HMK’nın 219.maddesi talep edildiği durumlarda defter ve belgelerin ibraz zorunluluğunu hüküm altına almıştır.
HMK 220.maddesi talep edilmesine rağmen tarafın belgeyi ibraz etmemesinin neticelerini düzenleme altına almıştır. Buna göre ; İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir.
HMK’nın 220.maddesi bu şekliyle elinde bulunduğu anlaşılan bir belgeyi ibraz etmemenin hüküm ve sonuçlarını ortaya koymuştur. Hiç şüphesizdir ki 220.maddede düzenlenen belge tabiri ticari defter ve belgeleri de kapsamaktadır.
Tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın defter ve belgeleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Anılan yasal düzenlemeler uyarınca verilen süreye rağmen bir taraf ticari defter ve belgelerini sunar diğer taraf sunmaz ise bu davranışı ile kendi defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan engel olduğu bu sonucun varlığını ve neticelerini kabul etmiş sayılır. HMK’nın 220.maddesi kapsamında ticari defter ve belgeler bunu tutan tarafın zilliyetliğinde olduğundan 220/2.maddesindeki inkarı da yapamayacaktır. 220/3.maddesi gereğince de defter ve belgelerin sunulmamasının neticesi olarak kaçınılan defter ve belgedeki kayıtların karşı tarafın defterlerindeki kayıtlara uygunluğu mahkeme tarafından kabul edilebilir. Mahkememizce de davalıya çıkarılan tebligata rağmen defter ve belgelerin davalı tarafça sunulmamasının sonuçları bu kapsamda değerlendirilmiştir.
Davacı defterlerini ibraz ettiği halde davalı defterlerini yapılan ihtara rağmen ibraz etmemiştir.
Davacı defterleri üzerinde Talimat mahkemesi marifetiyle yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 10/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK’nun 64. maddesinde belirtilen şekilde ve zamanlarda noter tasdik işlemlerinin yaptırılmış olduğunu. İcra takibine konu edilmiş faturanın, şirketin yevmiye defterine 31.10.2018 tarih ve 132 yevmiye maddesiyle kaydedilmiş olduğunu, faturaya karşılık davalı şirket tarafından yapılmış bir ödeme kaydının bulunmadığını, yevmiye Defterinin yılsonu kapanış kaydının da, davalı şirketten 203.300,00 TL alacaklı olunduğuna ilişkin olduğu belirtmiştir.
Ticari ilişkinin temeli olan eser sözleşmesine konu yapı üzerinde talimat mahkemesi marifetiyle keşif yapılarak rapor tanzim edilmiş olup 03/07/2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; mahallinde mahkeme heyeti ile birlikte yapılan keşif neticesinde incelenen Yedi Blok bina için Baca sistemi ve ekleri ile Su deposunun fatura tarihi olan 30.10.2018 tarihi itibariyle değerleri yaklaşık baca ve ekleri 10.900 x 7= 76.300-TL (kdv dahil), Su deposu 10.450 x 7=73.150-TL (kdv dahil) olacağından, 30.10.2018 tarihinde yedi blok için kesilen faturanın yapmış olduğumuz hesaplara uygun olduğu belirtilmiştir.
Aldırılan bu raporlar davacının iddiasını doğrular mahiyettedir. Davalı taraf defter ibraz etmeyerek karşı tarafın defterlerinin delil vasfı kazanmasına sebep olmuştur.
Dava yeterince ispat edilmiştir. Aldırılan raporların hüküm kurmaya elverişlidir. Bu nedenle davanın kabulüne karar verilmiş ayrıca kötün niyetli davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Davanın kabulü ile Bursa 19.İcra Dairesinin 2018/13002 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin 108.300,00-TL asıl alacak üzerinden devamına,
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek; davalı borçlunun asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 7.397,97-TL karar harcının, icra takibinden alınan 1.016,50-TL harç ile peşin olarak alınan 833,00-TL harçtan oluşan toplam 1.849,5‬-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.548,47-TL harcın davalıdan tahsiline,
Davacı tarafından yapılan 50,80-TL başvurma ve vekalet harcı + 341,95-TL posta ve tebligat gideri + 2.400,00-TL bilirkişi ücreti + 384,90-TL keşif harcı ve 250,00-TL keşif taksi giderinden oluşan toplam 3.376,85‬-TL yargılama gideri ile icra takibinden alınan 1.016,50-TL harç ile peşin olarak alınan 833,00-TL harçtan oluşan toplam 1.849,5‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davacı vekili lehine takdir edilen 14.238,50-TL ücreti-i vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/04/2021

İş bu kararın gerekçesi 06/04/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır