Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/452 E. 2019/949 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/452
KARAR NO : 2019/949

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … İNŞAAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ : Av. …
Muradiye Mah. 7.Aralık Sk. No:16 Piroğlu Apt. A Blok K:1 D:7
Osmangazi/Bursa
DAVALI : … GAYRİMENKUL YATIRIM VE İŞLETMECİLİK A.Ş
( Beykoz V.D: …
VEKİLİ : Av. …
Hacıilyas Mah.15.Gül Sk. Gül İşhanı K:2/5 Osmangazi/Bursa
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2015
KARAR TARİHİ : 24/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 02/08/2013 tarih seri A sıra no 60915 olan ödenmeyen fatura alacağına karşılık davalı aleyhine Bursa 5.İcra Müdürlüğünün 2015/… takip dosyası ile 90.000,00 TL asıl alacak ve faizi için icra takibi başlattığını,davalının akdi ilişkiyi inkar etmediğini,ancak 13/01/2015 havale tarihli dilekçesiyle , icra dairesinin yetkisine, asıl alacağın 52.673,29 TL’lik kısmına itiraz ettiğini , 52.673,29 TL asıl alacak yönünden takibin durduğunu, davalının taraflar arasındaki akdi ilişkiyi inkar etmediğini, icra takibindeki alacağın bir kısmına itirazda bulunduğunu ayrıca yetki itirazınında yerinde olmadığını, davalının icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde Kütahya ve İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirtiğini, bu halin 6100 sayılı HMK 19. Maddesine aykırı olduğunu, usulüne uygun yapılan yetki itirazının reddi gerektiği, ayrıca davalının fatura bedellerine karşılık ödeme ve mahsuplaşmalar yapıldığına ilişkin beyanlarında yerinde olmadığını, itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile Bursa mahkeme ve icra müdürlüklerinin yetkisizliğine Kütahya mahkeme ve icra müdürlüklerinin yetkili olduğunu davacı şirketin Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2015/… esas sayılı dosyasında yaptığı takipte yetkiye ve esasa ilişkin itirazda bulunduklarını, ayrıca taraflar arasındaki hukuki ilişkinin para borcundan doğduğu yönündeki saptamaya katılmadıklarını, davaya konu icra takibinin ekindeki faturada ” Kütahya alışveriş merkezi projesi, çevre düzenleme Peyzaj ,bordür , beton yollar yapım işine ait sözleşme gereği işin bedeli ” açıklamasına yer verildiğini,bu durumda para borcunun ödenmesinden değil ,sözleşmenin ifasından bahsedilebileceğini, alacaklı şirketin alacak iddiasının şirketimizin Kütahya alışveriş merkezi projesine ait sözleşmeden kaynaklı olduğunu,takibe dayanak gösterilen fatura bedeline mahsuben davalı tarafından ödemeler ve davacı şirrketinde bilgi ve muvafakati ile mahsuplaşmalar yapıldığını,takip tarihi itibariyle davalı şirketin 37.326,71 TL bakiye borcu olup, icra dosyasına ödediklerini, bakiyesini kabul etmediklerini, tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişisi incelemesi yapılarak davanın reddine ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava Bursa 5.İcra Müdürlüğünün 2015/… sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrinin iptali davasıdır.
Takip konusu alacağın taraflar arasındaki sözleşme kapsamında düzenlenen faturadan kaynaklı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı ticari ilişkide bakiye 90.000 TL için icra takibi başlatmıştır. Takip talebinde takip öncesi işlemiş faiz de talep etmiştir.
Dava 52.673,29 TL asıl alacak için itirazın iptali istemi ile açılmıştır. Zira davalı takipte 37.326,7 TL’lik alacak kısmına itiraz etmemiş, dava konusu edilen asıl alacak ve takip öncesi işlemiş faize itiraz etmiştir.
Mahkememizce daha önce daha önce 2015/503 esas sayısı altında 12/07/2016 tarihinde verilen karar temyiz edilmesi nedeniyle Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 21/03/2018 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı adına dava dışı ….. ……. tarafından imzalanan davacının alacağını sıfırlayan mahsuplaşma işlemine ilişkin 01/10/2013 tarihli belgeden kaynaklanmaktadır. Burada Sabit ÇAKMAK’ın davacı adına imzalamış olduğu belgenin davacı bakımından bağlayıcı olup olmayacağı üzerinde durulmalıdır. Davacının yetkilisi olan Osman ŞAHİN tarafından Bursa 11.Noterliğinin 27/02/2012 tarih 05570 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile dava dışı Sabit ÇAKMAK’a vekalet verildiği görülmektedir. Vekaletname içeriğine göre vekilin asili borç ve yükümlülük altına sokacak veya menfaatleri doğrultusunda yapılacak olan her türlü alışveriş, sipariş ve tüm sözleşmeleri imzalamaya taahhütname, muvafakatname dilekçe, beyanname vs tüm evrak ve belgeleri, tanzim ve imzaya yetkili kılındığı anlaşılmaktadır.
Vekaletnamede borç ve yükümlülük altına sokacak işlemlerde bulunmaya yetkili kılındığı anlaşıldığı üzere Sabit ÇAKMAK tarafından imzalanan 01/10/2013 tarihli belge davacıyı hukuken bağlamaktadır. Bu sebeple davacının takipte dava konusu ettiği 52.673,29 TL tutarında alacağının bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Kötü niyet tazminatının koşulları oluşmamıştır, zira alacağın belirlenmesi yargılamayı gerektirmiştir. Bu sebeple davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmolunmamıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Kötüniyet tazminatının koşulları oluşmadığından davalı tarafın bu talebinin reddine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 44,40 TL harcın başlangıçta alınan 547,66 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 503,26 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 6.144,06 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/09/2019

Katip …

Hakim …