Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/270 Esas – 2019/826
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2019/270
KARAR NO : 2019/826
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
DAVACI : … -…TOPLU TAŞIM İŞLETMECİLİĞİ TURİZM SANAYİ VE TİCARET A.Ş. – Odunluk Mah. İzmir Yolu 16130 Nilüfer/BURSA
VEKİLİ : Av. … – Gülbahçe Mah. Dr. Sadık Ahmet Cad. No: 17
Evke Trade Tower K: 16 D: 64 Osmangazi/BURSA
DAVALI : … TEKNOLOJİ VE ÖDEME SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş. – Büyükdere Cd. Özsezen İş Merkezi B Blok K:4 No:124 Şişli/İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ……. – Barbaros Mah.Ahlat Sok. Varyap Meridian Sitesi D Blok D:108 Ataşehir/İSTANBUL
DAVA : Sözleşmeden Kaynaklanan Alacak
DAVA TARİHİ : 17/10/2014
KARAR TARİHİ : 03/07/2019
Mahkememizin 08/11/2017 tarih ve 2014/1571 Esas – 2017/1234 Karar sayılı kararı, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5 .Hukuk Dairesinin 21/02/2019 tarih ve 2019/248-2019/358 E. K. sayılı bozma ilamı ile görev yönünden kaldırılmıştır. Mahkememize iade edilen dosya 2019/270 esas sırasına kaydedilmiş ve kesin olan kaldırma kararı gereğince işlem yapılmıştır. Bu muhakeme esnasında;
DAVACININ TALEBİ: Davacı Vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalı şirket arasında 15.07.2010 tarihli ”Bursa Hafif Raylı Sistemi Elektronik Ücret Toplama Sisteminin Yap-İşlet-Devret Modeli ile Yenilenmesi ve 5 yıl Süre ile İşletilmesine” dair sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre işletim bedelinin KDV hariç olarak ödeneceğinin belirlenmişse de, müvekkilim şirket bu zamana kadar tüm ödemelerine KDV’yi de dahil ettiğini, bu nedenle davacının, davalı şirkete Bursa 10.Noterliğinin 17.09.2014 tarih ve 036640 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 01.01.2010-30.06.2014 tarihleri arasında kesilen fatura bedellerini kabul etmediklerine ilişkin ihtarname keşide ederek ödenen fazla fatura bedelinin iadesini talep ettiğini, ancak davalı şirket tarafından Beyoğlu 31.Noterliğinin 09.10.2014 tarih ve 34711 nolu ihtarname davalı şirkete keşide edilerek taleplerinin kabul edilmediğinin bildirdiğinden; fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 5.777.193,88 TL’nin her fatura gününden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI: Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davacının dava dilekçesindeki belirttiği hususlar nedeniyle yapılan hesaplamaların ve kesilen faturaların taraflar arasında imzalanan sözleşme ve protokol hükümleri ile idari şartname düzenlemelerine uygun olup; bu nedenle ödenmesi istenen tutarlara ilişkin hukuka ve muhasebe standartlarına uygun olmayan davacının taleplerini kabul etmediklerini, idari şartnamenin 4.maddesinde; ” günlük ortalama biniş hasılatının KDV dahil 130.000,00 TL olduğu ve tekliflerin ihale konusu işten kazanılan toplam biniş hasılatı üzerinden yüzde şeklinde işletme komisyonu olarak verileceği belirtilmiş olup; bununla birlikte yaklaşık 4 yıllık bir süre için hasılat ifadesine ilişkin herhangi bir uyuşmazlık yaşanmadığını, bu süreç içerisinde faturaların ödendiğini, faturalara süresinde itiraz olmadığını, dolayısıyla kabul anlamına gelmemek kaydı ile hasılat ifadesinin davacının belirttiği şekilde olsaydı dahi taraflar arasında geçen süreç içerisinde böyle bir teamül oluşmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Yukarıda özetlenen dava sebebiyle mahkememizde yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5 .Hukuk Dairesi 21/02/2019 tarih ve 2019/248-2019/358 E. K. sayılı bozma ilamı ile mahkememiz kararını görev yönünden kaldırmıştır. Kaldırma kararında uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı belirtilerek bu tavsife göre sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu açıklanmıştır.
Mahkememizin tavsifine göre somut uyuşmazlık bir kira ilişkisinden kaynaklanmamaktadır. Tacirler arası karma nitelikli bir sözleşme söz konusudur. Edimleri ve sözleşmenin bölümlerini birbirinden ayırarak değerlendirme yapmak uyuşmazlığın doğru biçimde kavranmasını olumsuz etkileyecektir. Sözleşmenin bir kısmı için bir mahkemenin, diğer kısmı için başka mahkemenin görevli olduğunu kabul etmek işin tabiatına ve usul hukukuna aykırıdır. Tarafları tacir olan sözleşme bir bütün olarak ticaret mahkemesinin görev alanına girecek türden bir ticari davanın konusudur. Bu sebeple baştan beri mahkememiz görevli kabul edilmiştir. Hasılat kirasından kaynaklanan uyuşmazlık söz konusu değildir. Davacının ödediği hasılat payı, sözleşmenin esere ilişkin kısmının bedelinin ödenmesine yöneliktir.
Sözleşmede kira karşılığı imalat sayılabilecek türden bir ilişki de yoktur. Bu nedenle emsal kabul edilen Yargıtay Kararı bu uyuşmazlığa uygun içerikte değildir. Somut olaydaki uyuşmazlık davalı müteahhidin meydana getirdiği eserin bedelinin, eserden elde edilen gelirin bir kısmıyla ödenmesine ilişkindir. Tartışma gelir (hasılat) kavramı üzerindedir. Bu yönüyle davanın kira hukukunu ilgilendiren tarafı yoktur.
Buna rağmen Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi tarafından verilen kaldırma kararı kesin nitelikte olduğundan buna göre işlem yapılması kanun emridir. Mahkememizce kanuna uygun biçimde hareket edilerek görevsizlik kararı verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememiz görevsiz bulunduğundan davanın usulden reddine,
Dosyanın talep halinde ve karar kesinleştiğinde Bursa Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın kesinleşmesi ve kesinleşmeyi takip eden iki hafta içinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili Bursa Sulh Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine,
Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okundu, anlatıldı. 03/07/2019
İş bu kararın gerekçesi 03/07/2019 tarihinde yazılmıştır.
Başkan …
e-imzalıdır
Üye …….
e-imzalıdır
Üye ……
e-imzalıdır
Katip ..
e-imzalıdır