Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/261 E. 2020/75 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/261
KARAR NO : 2020/75

HAKİM :…
KATİP : ..

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : ..
VEKİLİ : Av. ….
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/03/2019
KARAR TARİHİ : 28/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili beyanlarında; davacı şirketin varlık yönetim şirketi olduğunu, … Plastik Doğrama Sistemleri San. Ve Tic. A.Ş’ye … Giyim Sanayicileri Bankası A.Ş Bursa Şubesi tarafından genel kredi sözleşmelerine istinaden kredi hesabı açılarak kredi kullandırıldığını, davalının da kullandırılan kredi de müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, … Giyim Sanayicileri Bankası A.Ş tarafından kullandırılan kredi alacağını temlik sözleşmesi ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna, Tasarruf Mevduatı Fonunun da davacı … Varlık Yönetim A.Ş’ye devir ve temlik ettiği, davalıların ödemede temerrüde düşmesi üzerine Bursa 1.İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının takibe ve borca itiraz ettiğini, davalının yapmış olduğu itirazın 32.612,92 TL kısmı yönünden iptaline, takibin bu miktar kadar takip tarihinden sonra işleyecek faizi ile birlikte devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili beyanlarında; davacının açmış olduğu davanın görevsiz mahkemede açıldığını, her ne kadar müteselsil kefilin borçtan sorumluluğu tam olsa da kefilin sorumluluğu asıl borç ilişkisinden değil kefalet sözleşmesinden kaynaklandığını, sadece kefil aleyhine dava açılmasında veya kefilin dava açmasında görevli mahkemeye bağlı olduğunun kabul edilemeyeceğini, bu nedenle görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, iddia edilen kredi sözleşmesinin düzenlenmiş olduğu yılın 1998 yılı olduğunu söz konusu borcun zamanaşımına uğradığını, davanın reddi ile davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzeri kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava 1.İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır.
… Plastik Doğrama Sistemleri San. Ve Tic. A.Ş’ye … Giyim Sanayicileri Bankası A.Ş Bursa Şubesi tarafından genel kredi sözleşmelerine istinaden kredi hesabı açılarak kredi kullandırıldığını, davalının da kullandırılan kredi de müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu, … Giyim Sanayicileri Bankası A.Ş tarafından kullandırılan kredi alacağını temlik sözleşmesi ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna, Tasarruf Mevduatı Fonunun da davacı … Varlık Yönetim A.Ş’ye devir ve temlik ettiği anlaşılmaktadır.
Davacı aleyhine bu borçtan dolayı dava konusu takip başlatılmıştır. Davalı taraf ise iflas ettiğini iflas tasfiyesi tamamlandığını bu sebeple aleyhine takip yapılamayacağını ileri sürmüştür.
Davacı taraf ise davalının iflas tasfiyesinden sonra mal iktisap ettiğini, davacı murisi Bedriye Şamlı’dan davacıya taşınmaz intikal ettiğini İİK m.251 uyarınca takip yapılabileceğini öne sürmüştür.
İİK’nın 251.maddesine göre; İdare, paraları dağıtırken alacağının tamamını alamamış olan her alacaklıya ödenmemiş miktar için aciz vesikası verir. Vesikada müflisin alacağı kabul veya reddettiği yazılır. Kabul halinde vesika 68 inci maddenin 1inci fıkrasında yazılı senet mahiyetinde olur.196 ncı madde hükmü saklı kalmak kaydıyla, aciz vesikası 143 üncü maddede yazılı olan hukuki sonuçları doğurur. Fakat, müflis yeni mal iktisap etmedikçe hakkında yeniden takip talebinde bulunulamaz. Müflis, bu yeni takip üzerine kendisine gönderilen ödeme emrine yeni mal iktisap etmediği yolunda itiraz ederse, ihtilaf icra mahkemesinde genel hükümler ve basit yargılama usulüne göre karara bağlanır. Müflise yeni mal iktisap etmediği itirazında bulunma imkanını sağlamak niyetiyle üçüncü kişinin hak sahibi kılındığı ama müflisin fiilen tasarruf ettiği mallar, üçüncü kişi bu durumu biliyor veya bilmesi gerekiyorsa, yeni mal sayılır.
İİK 251 maddesi uyarınca borçlu ödeme emrine iflas ettiği ve yeni mal iktisap etmediği yönünde itiraz ettiğinde ortaya ihtilaf icra mahkemesinde genel hükümler ve basit yargılama usulüne göre karara bağlanır. Ancak davalı borçlu itirazında iflas ettiğini hakkında takip başlatılamayacağını iler sürmüş yeni mal iktisap etmediği itirazında bulunmamıştır. Davacı taraf davalının miras yoluyla yeni mal edindiğini bu sebeple itirazın yerinde olmadığını iddia etmişse de davalının itirazı borca itiraz niteliğinde yapıldığından icra mahkemesine görevsizlik kararı verilmemiştir.
İzmir 2. Sulh hukuk mahkemesinin 2016/935 esas sayılı dosyasında davalı muris …. … gelen mirası reddettiği anlaşılmıştır. Davacı taraf davalının başkaca bir mal edindiğini ileri sürmediği gibi karar celsesinde dosyada toplanan delillerden başka toplanması gereken bir delil kalmadığını bildirmiştir. Davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 44,40 TL harcın başlangıçta alınan 54,40 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.891,94 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/01/2020

Katip ..
e-imza

Hakim ..
e-imza