Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/854 E. 2020/316 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

..
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/854
KARAR NO : 2020/316

HAKİM :…
KATİP : ..

DAVACI : …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2018
KARAR TARİHİ : 16/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile davalı arasındaki ticari ilişki neticesinde müvekkili firmanın izalosyon işlerini yaptığını, bu kapsamda davalıya 05/02/2018 tarihli ve .. seri nolu 18.918,94 TL bedelli fatura kestiğini, davalı firmanın müvekkiline 08/01/2018 tarihinde 2.500,00 TL, 28/02/2018 tarihinde 750 TL ve 1.250,00 TL, 27/03/2018 tarihinde 2.000,00 TL olmak üzere toplam 6.500,00 TL ödeme yaptığını, kalan borç için Bursa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının böyle bir borcunun bulunmadığından bahisle takibe, asıl alacağa ve faize itirazda bulunduğunu, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, yukarıda açıklanan nedenle davanın kabulü ile davalının Bursa 2. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün 2018/… numaralı dosyasına vaki itirazın iptal ile %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekiline dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap dilekçesi sunmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Dava itirazın iptali davasıdır.
Takip konusu alacağın taraflar arasındaki satım sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında yazılı bir satım sözleşmesi bulunmamaktadır. Faturaya konu malların davalıya teslim edildiğinde dair yazılı bir belge de yoktur. Kural olarak alacağın varlığı hususunda ispat yükü davacının üzerindedir.
Yazılı bir belge bulunmaması sebebiyle tarafların ticari defter ve belgeleri incelenmelidir.
Bilindiği üzere taraflar tacirdir. Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür.
HMK’nın 222. Maddesine göre ; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
HMK’nın 219.maddesi tarafların belgeleri ibrazı zorunluluğunu düzenlemiştir. Buna göre ; Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir. Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir.
HMK’nın 219.maddesi talep edildiği durumlarda defter ve belgelerin ibraz zorunluluğunu hüküm altına almıştır.
HMK 220.maddesi talep edilmesine rağmen tarafın belgeyi ibraz etmemesinin neticelerini düzenleme altına almıştır. Buna göre ; İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir.
HMK’nın 220.maddesi bu şekliyle elinde bulunduğu anlaşılan bir belgeyi ibraz etmemenin hüküm ve sonuçlarını ortaya koymuştur. Hiç şüphesizdir ki 220.maddede düzenlenen belge tabiri ticari defter ve belgeleri de kapsamaktadır.
Tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın defter ve belgeleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Anılan yasal düzenlemeler uyarınca verilen süreye rağmen bir taraf ticari defter ve belgelerini sunar diğer taraf sunmaz ise bu davranışı ile kendi defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan engel olduğu bu sonucun varlığını ve neticelerini kabul etmiş sayılır. HMK’nın 220.maddesi kapsamında ticari defter ve belgeler bunu tutan tarafın zilliyetliğinde olduğundan 220/2.maddesindeki inkarı da yapamayacaktır.
Davacı taraf inceleme gününde defterlerini ibraz etmiştir. Davalı taraf ise defterlerini ibraz etmemiştir. HMK 220/3.maddesi gereğince de defter ve belgelerin sunulmamasının neticesi olarak kaçınılan defter ve belgedeki kayıtların karşı tarafın defterlerindeki kayıtlara uygunluğu mahkeme tarafından kabul edilebilir. Mahkememizce de davalıya çıkarılan tebligata rağmen defter ve belgelerin davalı tarafça sunulmamasının sonuçları bu kapsamda değerlendirilmiştir.
15.08.2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacının düzenlemiş olduğu faturadan (18.918,94TL) davalıdan tahsil ettiğini beyan ettiği (6.500,00) mahsup edildiğinde; davacının davalıdan takip tutarı kadar 12.418,94 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Toplanan deliller davayı ispata yeterli görülmüş, alacak muayyen olduğundan ve davalının itirazı kötü niyetli bulunduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın kabulü ile Bursa 2. İcra Dairesinin 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin 12.418,94 TL asıl alacak üzerinden devamına,
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
2-Alınması gereken 848,33 TL harçtan başlangıçta alınan 212,09 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 636,24 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye Gelir Kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 248 TL harç ve 600,20 TL yargılama gideri toplamı 848,20 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmekle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından kullanılmayan artan gider avanslarının hükmün kesinleşmesine müteakip taraflara iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/06/2020

Katip ..
¸(e-imzalıdır)

Hakim ..
¸(e-imzalıdır)