Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/733 E. 2023/828 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/733 Esas – 2023/828
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/733 Esas
KARAR NO : 2023/828

HAKİM : .
KATİP : ……

DAVACI : … – T.C.N…. Koğukçınarı Mh 14.Çınar Sok No. 2/1 Osmangazi/ BURSA
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : 1- … – T.C.N….. Yaseminpark Sit. Demirtaş Cumhuriyet Mah. E22 D:28 Osmangazi/ BURSA
VEKİLİ : Av. …. – [16834-38378-..] UETS
DAVALI : 2- … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – …….
VEKİLİ : Av. …. – [16166-61489-..] UETS
DAVALI : 3- … SİGORTA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ –

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/05/2018

BİRLEŞTİRİLEN BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2023/203 ESAS SAYILI DOSYASI:

DAVACI : … – T.C.N… – …
VEKİLİ : Av…. – [16656-56476-..] UETS
DAVALILAR : 1- … SİGORTA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
2- … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/02/2023
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
MAHKEMEMİZ İŞBU ASIL DAVA YÖNÜNDEN:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 31/03/2017 tarihinde müvekkil …’ın kullandığı plakasız toplama motosiklet ile kaza esnasında … sevk ve idaresinde … plakalı araç arasında trafık kazası meydana gelmiştir. Bursa 2 Asliye Ceza Mahkemesi 2017’504 E. Sayılı dosyada yapılan koyuşturma sonucunda … plakalı araç ve sürücüsü … işbu kazada 1. dereceden kusurlu olduğu hem soruşturma aşamasında hem de belirtilen mahkeme kovuştumma aşamasında alınan iki ayrı bilirkişi raporunda da sabit bulunduğunu, kaza tespit tutanağı ve soruşturma-kovuşturma aşamalarında alınan iki bilirkişi incelemesi raporu da kovuşturma dosyası içerisinde mevcut olduğunu, müvekkili … bu kaza sonucunda geri dönülemez maddi ve manevi zararlara uğradığını, trafik kazası neticesinde tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %13 olduğunu, müvekkilinin geçirdiği kaza neticesinde vücut fanksiyonlarındaki kayıp, kazanma (çalışmaj gücünün kaybı veya azalmasına, aynı zamanda daha fazla efor sarfetmesine sebebiyet vermiştir. Bu kayıp ve azalmadan dağan olumsuz ekonomik zararlar vardır, bedensel zarara uğrayan müvekkilin çalışma koşulları ağırlaştırıldığını, buna göre. beden gücünün belli oranda yitirilmesi durumunda, kişi, yaşıtlarına oranla daha fazla güç (efor) harcamak durumunda olduğunu, işte harcanan bu fazla güç (efor) kaybı yüzünden haksız eylemden zarar gören müvekkilin istemde bulunma hakkı mevcut olduğunu, müvekkilinin vasıfsız bir işçi olduğundan hayatırsı bedensel gücüyle yaptığı işlerden kazandığı asgari ücretle idame ettirdiğini, kaza sonrasında uğradığı foanksiyonel kayıp sonrasında bedensel gücüyle iş gören müvekkilin ekonomik yönden geri dönülemez zararlarına sebebiyet vermiştir. Müvekkilimiz artık bedensel fonksiyonlarının daramını kullanamadığından dolayı iş bulması ve elindeki ışi yapması çok zorlaştığını, davalı …’ın … plakak aracı 4101603610505 poliçe numaralı sigorta sözleşmesi ile diğer davalı … Sigorta tarafından sigortalar oluğundan bu izah ettiğimiz durumları açıkladığımız istem dilekçemizle davalı … Sigprta’ya zararımızın tazmini konusundakı taleplerimizi sunduklarını, davalı sigorta şirketinden aldığımız cevap, “31.03.2017 farihinde meydana gelen kaza sonucu … meluliyoti ile ilgili tazminat talebinin değerlendirilmiş olup. Sağlık kurulu Raporunun 3 yıl süreli olması nedeniyle iyileşme sonucunda alınacak raporda en düşük 963 özür oranı gelebileceği tespit edildiğini, sağlık kurulu raporunda belirliler iyileşme süresi sonrasında alınacak yeni rapar ile tekrar değerlendirme yapılabileceğini, ancak şimdilik %3 Özür Oranı ile 14.304.56 TL tularında tazminal tahakkuk evniştir. ” şeklinde olduğunu ve bu tahakkuk eden tazminat tarafımıza ödendiğini, müvekkilinin 30.04.1998 doğumlu olup askerlik çağında olduğunu, vatanına ve milletine gönülden bağlı olan ve askere gidip vatani görevini fayıkıyla yapmak isteyen müvekkilimiz geçirdiği kaza sebebiyle bülün yaşıt arkadaşları askere giderken kendisi gidememiş hatta gidip gidemeyeceği bile belli olmadığını, müvekkilinin bu durumdan dolayı büyük bir üzüntü içinde olduğunu, müvekkilinin bu sebeple psikolojik olarak kendini kotü hissetmekle, manevi olarak zarar gördüğünü, müvekkilinin geçirdiği bu trafik kazası sonucunda sol bacağı kırılmış ve sonrasında sol ferur kırığı ameliyatı geçirmiş bir süre yürüyememiş, uzun bir süre de iki koltuk değneği yardımıyla yürüyebilmiştir. Trafik kazası sırasında yaşadığı korku, kazadan sonraki sancıh ameliyat süreci ve kazadan sanra kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma golip ailesina bağlı alan müvekkilinin yaşı da düşünüldüğünde maluliyet oranı 44 O (sıfır) alsa dahi, trafik kazası sonucu oluşan rahalsızlık nedeniyle üzüntü ve elem duyulacağı, vücut bütünlüğünün zarara uğraması, ruh bütünlüğünün ihlali, şinir bozukluğunun oluşması kaçınılmaz olduğundan kusur durumunun da göz önünde bulundurulduğunda uğranılan zararın tazmini amacıyla manevi tazminata karar verilmesi gerektiğini, sigorta şirketinin değerlendirmesiyle 14.304.56 TL olarak belirlediği bu tutar gerçek zararımıza çok uzak bir tutar olması ve uğradığı manevi zararların tazmin edilmesinirn gorekliliğinden bu davayı açtıklarını, bu nedenlerle dava haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itiharen yasal faizden aşağı olmamak üzere mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; davacı müvekkilin uğramış olduğu manevi çöküntü nedeniyle 50.000,00 TL manevi tazminatın kazanın gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek olan yasal faizden aşağı olırıammak mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalı Serkarı TAN’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Davalı müvekkile ait … plakalı araca, plakasız ve ehliyetsiz bisiklet kullanan davacının çarpması neticesinde, davacının yaralanmasına dayalı olarak açılan tazminat istemi olduğunu, önemle belirtmek gerekir ki, meydana gelen işbu kazada davalı müvekkil tüm trafik kurallarına riayet etmiş, kaza anında hızlı olmadığı gibi herhangi bir kuralı ihlal etmişliği de bulunmamasına rağmen, davacı yan neredeyse duran arabaya çarptığını, davacı yanın kazaya karıştığı motosiklet toplama diye tabir edildiğini, yani davacının kullandığı motosikletin trafik de kullanma iznide bulunmadığını, dolayısı ile ruhsatı dahi olmayan motorun trafiğe çıkması asli kusurlu olduğunu, davacının kullandığı araç başlı başına trafik güvenliğinin tehlikeye sokacak bir araç olup, kazanın oluşumunu da freni tutmayan, davacı yanın kullandığı araç sebebiyet verdiğini, davacı yanın sürücü belgesine sahip olmaması nedeniyle trafik kurallarını iyi bilmemesi arasında illiyet bağı olduğu ve kazaya sebebiyet verdiği, koruma başlığı ve diğer koruyucu önlemleri almadığı için kendi yaralanmasına sebep olduğu izahtan vareste olduğunu, davalı Müvekkil Serkan’in asli kusurlu olduğu dava dilekçesinde belirtilmiştir. Bu durumun kabulü mümkün olmadığını, davacı yan ehliyetinin bulunmaması, tescilsiz ve toplama diye tabir edilen motorlu araç kullanması nedeni ile asli kusurlu olduğunu, davacı yanın ehliyetsiz araç kullanmasının kazanın oluşumuna temel sebep olduğu araştırılmadan, davacı tarafın tali kusurlu bulunması Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına aykırı olup, adı geçen bu tespit hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, kazanın oluşumunda, davacı yanın ehliyetsiz ve ruhsatsız araç kullanmasında ki sorumluluğunun ve kusur durumunun tespiti için, dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek rapor aldırılmasını talep ettiklerini, maddi tazminat olarak hangi kalemlerden bahsedildiği açıkça anlaşılamadığını, dolayısı ile muğlak bir tazminat istemi olup maddi tazminatın hangi türünün istendiği açıkça belirtilmesi gerektiğini, davacı yanın çalışıp çalışmadığı, çalışıyor ise SGK ücret dökümleri, işe gidemedikleri süre varsa raporları sunulmalı ve ona göre istenecek maddi tazminatın türü belirtilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde hiçbir açıklama yapılmadan salt maddi tazminat istenmesi de göstermektedir ki olayda maddi tazminat koşulları oluşmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … SİGORTA A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı, 31.03.2017 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazası sonucu daimi sakatlık nedeni ile zarara uğradığını iddia ederek maddi tazminat talepli işbu davayı açtığını, davacı tarafın delillerinin tarafımıza tebliğini talep ettiklerini, HMK 121.maddesine göre, davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte delillerini tarafımıza tebliğ etmesi zorunlu olduğunu, delillerin tebliğinden sonra vereceğimiz ayrıntılı cevap hakkımızı saklı tuttuklarını, müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde kaza tarihini kapsayan 4101603610805 numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatları ise kaza tarihi itibariyle kişi başına 330.000,00-TL olduğunu, sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine göre temin edeceğini, ayrıca manevi tazminat ve tedavi gideri talepleri teminat dahilinde olmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğu, sigortalı aracın kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, davacının sürekli sakatlığı ATK 3. İhtisas Dairesinden alınacak rapor ile ispatlanması gerektiğini, davacının iddia ettiği maluliyetin kaza ile ilgisinin ispatlanması gerektiğini, davacının maluliyet durumu ve sürekli sakatlık oranının gerek 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Kanunu (Md.16/2-c) gerekse kökleşmiş Yargıtay içtihatları ile sabit olduğu üzere Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden alınacak rapor ile tespit edilmesi gerektiğini, davacı, maluliyetine rağmen maluliyet halinden etkilenmiyorsa, kazanç kaybına uğramadan hayatını sürdürebiliyorsa, maluliyet tazminatına hükmedilmemeli ya da somut durum tazminat hesabında dikkate alınması gerektiğini, maluliyet sebebi ile ortaya çıkan zararlar uzman bilirkişilerce ayrı ayrı hesap edilmesi gerektiğini, (Yargıtay’ın 26.11.1990 gün ve 1989/7479 Esas ve 1990/7584 Karar) Hesaplamada genel şartların dikkate alınması ile TRH 2010 tablosuna göre teknik faiz oranı %1,8 olmak üzere hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, haksız davanın reddine, lehimize masraf ve vekalet ücretine hükmedilmesine, talebin reddi halinde; kusur, maluliyet durumu ve tazminat miktarı yönünden yukarıda belirttiğimiz gibi bilirkişi incelemesi yapılmasına, maluliyet oranına ilişkin raporun Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden alınmasına, tazminat raporunun hazineye kayıtlı aktüer aracılığı ile yaptırılmasına, yapılan hesap sonucundan müvekkil şirketçe yapılan ödemenin ve güncellenmiş faizinin mahsup edilmesine, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkil şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞTİRİLEN BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2023/203 ESAS SAYILI DOSYASI:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 31/03/2017 tarihinde müvekki! …’ın kullandığı motosiklet ile kaza esnasında … sevk ve idaresinde … plakalı araç arasında trafik kazası meydana geldiğini, işbu kaza ile ilgili maddi ve manevi tazmitat talepli olarak Bursa 1 Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/733 E, Sayılı dosya içerisinde yargılama devam ettiğini, anılan dosya içerisinde öncesinde ışlab ile dava değeri artırılmış ise de sonrasında asgari ücret konusunda değişiklikler olması hasebiyle zararımız artınış ve neticesinde yeni öğrenilen zarar için ek dava açma zarureti hasıl olduğunu, Bursa 1 Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/733 E. Sayılı dosya içerisinde geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatı olarak toplam 45.932,86 TL tespit edilmiş ise de değişen aspari ücret karşısında kesin zarar olmadığından en son Asgari ücrete göre Zararımızın 97,637,24 TL olduğu tespit edildiği, ek içerisinde en son alınan hesap raporunu ibraz ettiklerini, öncesinde yapılan ıslah ve davalı sigorta şirketinin dava öncesi yapmış olduğu ödeme faizi ile birlikte tenzil edildiğinde bakiye 51.704,38 TL Sürekli İş Göremezlik Tazminatı alacağımızı davalılardan işbu ek dava ile birlikte talep ettiklerini, anılan sebeple açılan işbu ek davanın Bursa 1 Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/733 Esas Sayılı dosya içerisinde birleştirilmesine karar verilmesi ve tebliğ işlemlerinin birleşen dosya içerisinde yapılmasını talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Birleştirilen Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/203 esas sayılı dosyası, Bursa 2. Aslye Ceza Mahkemesi 2017/504 esas, 2018/12 karar nolu Kovuşturma dosyası, sigortalı sürücüye ait ehliyet ve ruhsat örnekleri, kaza tespit tutanağı, savcılık dosyası, ATK raporu, sigorta şirketinin yapmış olduğu ödeme dekonlu ve mail cevabı, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilerek, taraf teşkili sağlanmıştır.
Mahkememiz yargılaması sırasında dosya trafikçi bilirkişiye tevdi edilerek, kusur durumunun tespiti hususlarında rapor tanzimi talep edilmiştir.
Trafikçi bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Davalı …’ın dava konusu olayın meydana gelmesinde %70 oranında kusurlu olduğu, plakasız motosiklet sürücüsü …’ın dava konusu olayın meydana gelmesinde %30 oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz yargılaması sırasında dosyanın İstanbul ATK Üçüncü İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek özürlülük ölçüt oranı ve iyileşme süreci konusunda rapor tanzim edilmesi talep edilmiştir.
İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesi Başkanlığı tarafından mahkememize sunulan raporda özetle: İsmail oğlu 1998 doğumlu …’ın 31.03.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği, Tablo 3.3- Alt ekstremitenin uzunluk farklılıklarından kaynaklanan özürlülük tablosuna göre %5 alt ekstremite özürlülüğü olduğuna göre; .Kişinin tüm vücut engellilik oranının %3.0 (yüzdeüçnoktasıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Dosyanın Aktüer Bilirkişiye tevdii ile rapor tanzim edilmesi talep edilmiştir.
Aktüer bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Davalı Sigorta Şirketinin Sorumluluk Tavanı Açısından Yapılan Hesaplamada; davacının YENİ GENEL ŞARTLARA göre karşılanmamış zararın 8.252,11TL olacağı, söz konusu zararın tazmininden Davalılar … ve … SİGORTA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, davalı …’IN İlave Sorumluluğu Açısından Yapılan İncelemede; Davacının ESKİ HESAPLAMA YÖNTEMİYLE net zararının 12.766,94 TL olacağı, söz konusu zararın tazmininden Davalı … sorumlu olduğu, davalı …’ın Davacının zararının 8.252,11 TL tutarlı kısmının tazmininden Davalı Sigorta Şirketiyle birlikte müştereken ve müteselsilen, Davalının; Davacının 8.252,11 TL tutarlı zararının tazmininden Davalı Sigorta Şirketiyle birlikte müştereken ve müteselsilen, 4.514,84TL lık kısmından tek başına sorumlu olacağı hesaplandığı, davalının müstakil sorumluluğunun dayanağının TBK’nm 60. Maddesine de uygun olacağı düşünüldüğü, dava dışı SGk’dan Geçici İş Göremezlik Ödemelerinin celbi halinde, Davacının net zararından tenzil edileceği mütalaa edilmiştir.
Dosya önceki bilirkişiye tevdii ile , davacı asilin doğum tarihi olarak 1988 yılını baz almış olması fakat davacının doğum tarihinin 1998 olması dikkate alınarak hesaplamanın 1998 doğum tarihi baz alınarak yapılması ve ayrıca taraf vekillerinin itirazı değerlendirilip karşılanmak suretiyle 2020 yılı verileri dikkate alınarak ve sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme de faizle güncellenmesi bu tarihe göre yeniden hesaplanarak ek rapor tanzim edilmesi talep edilmiştir.
Bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu ek bilirkişi raporunda özetle: Davalı Sigorta Şirketinin Sorumluluk Tavanı Açısından Yapılan Hesaplamada; davacının YENİ GENEL ŞARTLARA göre karşılanmamış zararın 10.417,95TL olacağı TL olacağı, söz konusu zararın tazmininden Davalılar … ve … SİGORTA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, Davalı …’IN İlave Sorumluluğu Açısından Yapılan İncelemede; Davacının eski hesaplama yöntemiyle net zararının 18.365,16TL olacağı, söz konusu zararın tazmininden Davalı … sorumlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz yargılaması sırasında dosyada kusur oranının belirlenebilmesi açısından Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Kuruluna Başkanlığına gönderilerek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından mahkememize sunulan bilirkişi raporunda özetle: Davalı sürücü …’ın % 70 ( yüzde yetmiş ) oranında kusurlu oranında kusurlu, Davacı sürücü …’ın % 30 ( yüzde otuz ) oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Dosyanın Aktüer Bilirkişiye tevdii ile ek rapor tanzim edilmesi talep edilmiştir.
Aktüer bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Davalı Sigorta Şirketinin Sorumluluk Tavanı Açısından Yapılan Hesaplamada; davacının YENİ GENEL ŞARTLARA göre karşılanmamış zararın 10.417,95TL olacağı TL olacağı, söz konusu zararın tazmininden Davalılar … ve … SİGORTA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, Davalı …’IN İlave Sorumluluğu Açısından Yapılan İncelemede; Davacının ESKİ HESAPLAMA YÖNTEMİYLE net zararının 18.365,16TL olacağı, söz konusu zararın tazmininden Davalı … sorumlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Dosyanın kök raporu veren bilirkişiye tevdi ile, yeni asgari ücret oranına göre hesaplamanın yapılarak rapor aldırılması talep edilmiştir.
Bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Davacının zararının 58.693,22TL olacağı hesaplanmıştır. Davalı Sigorta Şirketince davacı tarafa 25.04.2018 tarihinde 14.304,56-TL ödeme yapılmış olduğu tespiti nedeniyle, söz konusu ödeme 31.12.2021 tarihine değin 994 faizle güncellendiği, ödemenin 19.052,11TL ya baliğ olduğu hesaplandığı, davacının müterafik kusuru ve ödemenin tenzilinden sonra, davacının geçici işgöremezlik dönemi zararının 9.042,18TL, sürekli iş göremezlik dönemi zararının 12.990,97TL olacağı mütalaa edilmiştir.
Dosyanın kök raporu veren bilirkişiye tevdi ile 02/03/2022 Tarihli bilirkişi raporunda hesap tarihi olarak 31/12/2021 tarihini alındığı ve buna göre rapor tanzim edildiğinden bahisle bu hususun düzeltilerek yeniden rapor tanzim edilmesi talep edilmiştir.
Bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu ek bilirkişi raporunda özetle: Davacının 3096 müterafik kusuru ve ödemenin tenzilinden sonra, davacının geçici işgöremezlik dönemi zararının 9.042,18TL, sürekli işgöremezlik dönemi zararının 33.230,62TL olacağı mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz yargılaması sırasında 2023 yılında uygulanacak asgari ücret tarifesindeki değişiklik nazara alınarak, aktüer bilirkişiden tekrar ek rapor tanzimi ile, bu raporda davacı asilin 1998 doğumlu oluşu, Özürlülük Ölçütü Yönetmeliğine göre maluliyetin esas alınacağı ve davacının %30 kusur durumunun yapılan hesaplamada göz önünde bulundurularak rapor tanzimi talep edilmiştir.
Bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu ek bilirkişi raporunda özetle: Kazalının varsayımsal kazancının 5.210.355,70TL olacağı hesaplandığı, davacının zararının 122.063,60TL olacağı hesaplandığı, davalı Sigorta Şirketince davacı tarafa 25.04.2018 tarihinde 14.304,56-TL ödeme yapılmış olduğu tespiti nedeniyle, söz konusu ödeme 01.03.2023 tarihine değin 994 faizle güncellenmiştir. Ödemenin 20.551,15TL ya baliğ olduğu hesaplandığı, davacının müterafik kusuru ve ödemenin tenzilinden sonra, davacının geçici işgöremezlik dönemi zararının 9.042,18TL, sürekli işgöremezlik dönemi zararının 55.851,20TL olacağı mütalaa edilmiştir.
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan ıslah dilekçesinde: 500 TL olan Sürekli İş Göremezlik Tazminatını 36.390,68 TL arttırarak neticede 36.890,68 TL Sürekli İş Göremezlik Tazminatının kaza tarihi olan 31/03/2017 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte (Yasal faizden az olmamak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 500 TL olan Geçici İş Göremezlik Tazminatını 8.542,18 TL arttırarak neticede 9.042,18 TL Geçici İş Göremezlik Tazminatının kaza tarihi olan 31/03/2017 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte (Yasal faizden az olmamak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 50.000,00 TL Manevi Tazminatın kaza tarihi olan 31/03/2017 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte (Yasal faizden az olmamak üzere) davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz yargılaması sırasında davacı vekili tarafından maddi tazminata ilişkin taleplerinden feragat ettiklerini bildirir dilekçe sunmuş oldukları anlaşılmıştır.
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı tarafından davalı aleyhine açılan işbu maddi ve manevi tazminat davasında, davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin taleplerinden feragat etmiş olduğu anlaşıldığından, davacının maddi tazminata ilişkin talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Diğer yandan davacı vekilinin manevi tazminat talebi yönünden bilindiği üzere Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Bu durumda, meydana gelen trafik kazası sonucu, olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, tarafların kusur oranları da gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacılar için ayrı ayrı hak ve nesafet kuralları çerçevesinde takdiren 35.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, davanın kısmen kabul ve reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davacının maddi tazminata ilişkin talebinin FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacının manevi tazminatı ilişkin talebinin KISMEN KABUL VE KISMEN REDDİ ile 35.000,00 TL’nin 31/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.390,85 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 354,10 TL ve ıslah harcı 153,47 TL olmak üzere 507,57 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.883,28 TL nispi karar ve ilam harcının davalı …’dan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi gideri 2.800,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 567,00 TL olmak üzere toplam 3.367,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre hesaplanan 2.565,59 TL yargılama gideri ve peşin alınan 354,10 TL ve ıslah harcı 153,47 TL olmak üzere 507,57 TL peşin harç olmak üzere toplam 3.073,16 TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı … tarafından yapılan; posta ve tebligat masrafı 51,70 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranlarına göre hesaplanan; 12,31 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak Davalı …’a ödenmesine,
6-Manevi tazminat talebi yönünden, davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı … kendisini vekil ile temsil edildiğinden A.A.Ü.T’nin 10 maddesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğuna gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …..
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip ..
¸E-imzalıdır.