Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/504 E. 2020/89 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/504 Esas
KARAR NO : 2020/89

HAKİM : …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – … …
2- … … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI LAR : 1- … – A
VEKİLİ : Av. … – …
: 2- … … …
3- … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/04/2018
KARAR TARİHİ : 30/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekil dava dilekçesinde özetle: Müvekkili Faruk’un 4. İpek Sokakta yolun sağını ve solunu kontrol ederek herkesin geçtiği yerden yolun yarısından fazlasını geçtikten sonra, hızlı gelen 16 EU 189 plaka sayılı davalı şöför …’ın önce müvekkiline çarptığı, sonrasında duramayarak park halinde bulunan 16 SPD …. plaka sayılı araca vurarak durabildiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin hayati tehlikeye sokacak şekilde yaralandığını, hastanede yatarak tadavi gördüğünü, kafatası ve beyinde hasar oluştuğunu, sol gözünün görmemeye başladığını, beyninde kalıcı hasarlar bulunduğunu ve psikolojisinin bozulduğunu, kaza öncesi aylık 2.700,00 TL maaş ile … Metal isimli işyerinde çalışmakta iken şuan çalışamadığını, kaza tutanağını kabul etmediklerini, müvekkilinin kusuru bulunmadığını, müvekkili Yasemin’in Faruk’un eşi olduğunu, kaza nedeniyle manevi olarak çok etkilendiğini belirterek maddi tazminat yönünden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili Faruk için 1.000,00 TL maddi Tazminat, 40.000,00 TL manevi tazminat, müvekkil Yasemin için 10.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 51.000,00 TL tazminatın müşterek ve müteselsilen davalılardan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle: Dava konusu kazanın 03.11.2017 tarihi Cuma günü saat 20:00 sularında, Selçukbey Caddesi ile 4.İpek Sokağın kesiştiği noktada meydana geldiğini, kendisi yolun sağından Selçukbey Caddesinden Mesken Meydanı istikametine 50 kilometre hızla seyir etmekte iken davacı …’ın park etmiş olan araçların arasından aniden Selçukbey Caddesi’ndeki trafik durumunu kontrol etmeden, yine Selçukbey Caddesindeki yaya kaldırımından 4.İpek Sokak istikametine karşıdan karşıya geçerken tamamen dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde önüne çıktığını ve kaza meydana geldiğini, kaza mahalline tahminen 70-80 metre mesafede trafik lambası ve yaya geçidi bulunmakta olduğunu, davacının lambaların bulunduğu yaya geçidinden geçmiş olsaydı bu kaza meydana gelmeyeceğini, kazanın oluşmasında davacı …’ın yüzde yüz kusurlu olduğunu, kendisinin bir kusuru olmadığını, trafik kazası tespit tutanağında da bütün kusurun davacıda olduğunu, liseyi yetirdiğini ve işsiz olduğunu belirterek aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir:
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Söz konusu davada, davacı adına müvekkili şirkete yapılmış herhangi bir başvuru olmadığını, zorunlu evraklar müvekkil şirkete bildirilmeden dava açılmış olduğundan davanın reddi gerektiğini, hiçbir surette davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla: 16 EU 189 plakalı araç müvekkil şirket nezdinde Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, dır. Poliçeden dolayı sakatlanma halinde kişi başına azami sorumluluk limitinin 330.000,00 TL olduğunu, KTK. 86. Madde gereğince araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü olmayacağını, davacıların kalıcı sakatlık tazminatı talebine ilişkin kalıcı bir sakatlık olup olmadığının tespiti gerektiğini, davacıların gelirinin somut belgelerle ispatlanması gerektiğini, manevi tazminat talepleri yönünden ise müvekkil şirket nezdinde düzenlenen Trafik Sigorta Poliçesinde manevi tazminat taleplerinin teminat kapsamı dışında olduğundan müvekkilinin tazmin sorumluluğu bulunmadığını, faize ilişkin olarak dava tarihinden önce müvekkiline bir başvuru bulunmadığından bu tarihler öncesi için sorumluluklarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
GEREKÇE:
Mahkememizce taraflara usulüne uygun ön inceleme duruşmasına hazırlık tutanağı tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce davalı …ye müzekkere yazılarak 16 EU 189 plaka sayılı araca ilişkin poliçe ve var ise davacının müracatını gösterir belgeler ile birlikte hasar dosyasının çıkartılarak mahkememize gönderilmesi istenilmiş, davalı … 23.07.2019 tarihli yazı cevabında; poliçe suretini mahkememize ibraz ettiklerini, ancak davacı tarafın davadan önce şirketlerine başvuru yapılmadığından hasar dosyasının açılmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesine müzekkere yazılarak davacıya ilişkin tüm tedavi evrakları getirtilerek dosya arasına alınmıştır.
Dava dilekçesi, davaya cevap dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın 03.11.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile davacının tedavi gördüğü ve çalışmadığı süre içerisinde işgücü kaybı ve gelir kaybı nedeni ile açılmış tazminat davası olduğu, 26/04/2016 tarihinde yapılan Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesinde yapılan değişiklik ile “Zarar görenin zorunlu mali Sorumluluk Sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşunayazılı başvuruda bulunması gerekir, sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir” şeklinde düzenlemenin yer aldığı, her ne kadar davacı vekilince müvekkili tarafından seçimlik haklarından dava yoluna başvurma müracaat hakkının kullanıldığı belirtilmiş ise de, 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren değişikliğin usul hükümlerine ilişkin olup, usul hükümlerinin ise derhal uygulanması gerektiğine dair HMK’nun 448. Maddesi hükmü de gözönüne alınarak söz konusu usul hükmünün yürürlüğe girdiği 26/04/2016 tarihinden itibaren derhal uygulanması gerekmekte olup, ancak davacı vekili davalı … şirketine müracaat etmeksizin mahkememizdeki davayı 10.04.2018 tarihinde açtığı, bu hali ile dava şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş, hüküm aşağıdaki şekilde tesis olunmuştur.
HÜKÜM:
1-KTK madde 97.de öngörülen sigortaya başvuru dava ön şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 54,40 TL harcın başlangıçta alınan 174,20 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 119,80 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 7.430,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
5-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzünde kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/01/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır