Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/499 E. 2019/963 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/499 Esas – 2019/963
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/499 Esas
KARAR NO : 2019/963

HAKİM : .
KATİP : …

DAVACI : … OTOBÜSLERİ ANONİM ŞİRKETİ – … Panayır Mahallesi, İstanbul Cad. N.421 A Osmangazi/ BURSA
VEKİLİ : Av. …… – Kıbrıs Şehitleri Cad. No:20 Detay İş Merkezi 16220 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : …… TURİZM VE OTELCİLİK ANONİM ŞİRKETİ – Balıkesir Yolu 10. Km. 10600 Susurluk/ BALIKESİR
VEKİLİ : Av. … – Han Mah. Hacıbayram Sokak No:13/A Susurluk/ BALIKESİR
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2017
KARAR TARİHİ : 25/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ;davacı ile davalı arasında ticari ilişkiden kaynaklanan alacak nedeniyle borçlu aleyhine Bursa 12.İcra Dairesinin 2016/7667 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinde bulunulduğunu, borçlunun borca, ferilerine ve yetkiye itiraz ettiğini, davacı şirketin borçlu şirkete karşı başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin konusunun para borcu olduğunu, para borcunnu ifa yeri ile ilgili olarak TBK’nun 89.maddesinde para borçlarının alacaklının ikametgahında ödenmesi gerektiğinin düzenlendiğini, alacaklı müvekkili şirketin ikametgahının “Panayır mahallesi İstanbul Caddesi N:421 A Osmangazi/Bursa olduğu için yetkili icra dairelerinin Bursa İcra daireleri olduğunu, borçlunun yetki yönünden itirazının mesnetsiz olduğunu, davalı borçlunun davacı ile taşımacılık işi yaptığını, işbu taşımacılık işine istinaden davacıya takibe konu olan miktar kadar bedel ödemesi gerekirken işbu bedelin ödenmediğini, davalı tarafın davacı şirketin taşımacılık işinde kendi aracını çalıştırdığını ve yapmış olduğu taşımacılık işlerine istinaden de firmaya belirli bir bedel ödediğini belirterek itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına mahkumiyet kararı verilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar davacı vekili dava dilekçesi ile davalı borçlunun davacı ile taşımacılık işi yaptığını, işbu taşımacılık işine istinaden davacıya takibe konu olan miktar kadar bedel ödemesi gerekirken işbu bedelin ödenmediğini, davalı tarafın davacı şirketin taşımacılık işinde kendi aracını çalıştırdığını ve yapmış olduğu taşımacılık işlerine istinaden de firmaya belirli bir bedel ödediğini belirtmiş ise de, cevaba cevap dilekçesinde alacağın kaynağını sehven yanlış belirttiklerini, aradaki ilişkinin davalı şirketin Susurluk’taki mola tesisine davacı şirketin yolculuk sırasında araçlarının mola için giriş ve çıkışından kaynaklandığını, davalı tarafın davacı şirkete cari hesaptan borçlu olup borcunu ödemediklerini belirtmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı taraf ise, davacı şirket tarafından tek taraflı olarak düzenlenmiş olan ve dava dilekçesi ekinde olan cari hesap ekstresinin tarihinin 31/08/2008 tarihli olup “borç-devir şeklinde belirtildiğini, davacı tarafından sunulmuş ve ispatlanmış bir sözleşme bulunmadığını, bu itibarla da genel yetki kuralları gereğince yetki itirazında bulunduklarını, davalı şirketin merkezi olan Susurluk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalı şirketin taşımacılık işinde davacı şirketinde çalışan aracının hiç olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizce taraflar arasında bir akdi ilişki bulunmadığı, davalının inkarı da dikkate alınarak aradaki ticari ilişkinin ispatının gerekliliği ve dolayısıyla bir para borcunun varlığından ve mahkememizin yargı çevresi içinde yapılmış geçerli bir takipten söz edilemeyeceğinden davalı-borçlunun icra takibine yönelttiği yetki itirazı haklı görülerek verilen dava ön şartının tahakkuk etmemesi nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen karar, yetki itirazı hakkında herhangi bir delil toplanmadığından bahisle Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi Başkanlığının 19/03/2018 tarih 2018/126 esas 2018/224 sayılı kararıyla kaldırılmış ve yeni esasa kaydedilmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Eldeki dava itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davalarında özel bir dava şartı veya dava ön şartı söz konusudur. Buna göre “itirazın iptali davasına bakan mahkemenin yargı çevresinde bulunan bir icra dairesinde yapılmış, geçerli bir icra takibinin bulunması” gerekir. Başka bir deyişle icra takibinde de yetkiye itiraz edildiğine göre öncelikle icra dairesinin yetkisi tartışılmalıdır. Davacı tarafça, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunun kanıtı olarak ticari defterlere dayanılmış ve dilekçeye cari hesap ekstresi eklenmiştir. Bu nedenle taraf ticari defterleri incelenmiştir. Defter kayıtlarına göre taraflar arasında bir ticari ilişkinin varlığı görülmekle takip konusu alacağın bir miktar para borcu olduğu anlaşılmakla para borçlarından alacaklının ikametgahı İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili olduğundan davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Esas yönünden yapılan değerlendirmede ise; ihtilaf davacı tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklanmaktadır. Bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, takip konusu faturalar davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı değildir. Faturalar davacı defterlerinde kayıtlı olup davalı defterlerinde kayıtlı değildir. Takip konusu faturaların davalıya tebliği ile faturaya konu hizmetin davalıya verildiğini kanıtlama yükümlülüğü davacıdadır ve yazılı delille kanıtlanmalıdır. Davacı bu husustaki ispat yükümlülüğünü yerine getirememiş ve takip konusu faturaların davalıya tebliğine dair delil sunmamıştır. Bu durumda davalı tarafa ait otobüs giriş çıkışları ispatlanamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 44,40 TL harcın başlangıçta alınan 953,20 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 908,80 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.027,57 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/09/2019

Katip …..
e-imza

Hakim …
e-imza