Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/38 E. 2018/5 K. 05.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/38 Esas – 2018/5
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2018/38
KARAR NO : 2018/5

HAKİM :
KATİP :
DAVACI : ………. BAKANLIĞI –
VEKİLİ : Av. ……… – Hükümet Konağı Defterdarlık Muhakemat Müdürlüğü K:3 16050 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : MÜFLİS ……….. YEMEK ÜRETİM VE DAĞITIM GIDA TEM HİZ VE MAL İŞL SAN VE TİC LTD ŞTİ. –
Adına İflas İdaresi Vekili Av.Egemen Pınar- Hacı İlyas Mah.Aral Sok.No:1/8 Güvenhan Osmangazi/ BURSA
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2018
KARAR TARİHİ : 05/01/2018
İzmir 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/11/2016 tarih 2016/1040 esas sayılı 2016/613 karar sayılı görevsizlik kararı ile gönderilen dosya Mahkememizin 09/01/2017 tarihli 2016/1647 esas 2017/5 saylı kararı ile mahkememizin görevsizliğine, dava şartı bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiş ve davacı vekilinin 20/02/2017 tarihli dilekçesi ile görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği anlaşılmış, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesinin 2017/1487 esas 2017/1613 sayılı kararı ile Yargıtay 20.Hukuk Dairesine gönderilmek üzere mahkememize gönderilmiş ve Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 2017/9861 esas 2017/9646 sayılı kararı ile dosyanın mahalline iadesine karar verilerek mahkememize gönderilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde, İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilen dava dilekçesinde, ….tarafından ………. Bakanlığı aleyhine açılan işçi işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak davasının yargılamasının sonunda İzmir 7. İş Mahkemesince 2012/230 E. 2013/304 K. Sayılı kararla davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, kararın temyizi üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2013/14034 E. 2014/9474 K. sayılı ilamı ile kararın onanarak kesinleştiğini, mahkeme kararı gereği ….vekili tarafından Karşıyaka 1. İcra Müdürlüğünün 2013/… sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ve dosya borcunun idare tarafından 03/07/2014 tarihinde 6.376,51 TL olarak icra dosyasına yatırıldığını, icra takibinin dayanağı kararda davacı idarenin üst işveren sıfatı ile sorumlu olduğunun tespit edildiğini ancak müvekkili idare ile davalı şirketler arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesi ve şartname hükümlerine göre işçilik haklarından doğan alacaklarda yüklenici firmanın da çalıştırdığı dönem itibarı ile sorumluluğunun bulunduğunu 6.376,51 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmektedir.
Görev kamu düzeninden olup öncelikle ele alınıp değerlendirilmesi gereken bir husustur. Yapılan değerlendirmede mahkememizin görevsiz olduğu sonucuna varılmıştır. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2016/2556 E. Sayılı kararında detaylı biçimde açıklandığı üzere; “Derdest dava iş mahkemesi kararına dayalı olarak, dava dışı işçiye davalının iflasından tarihinden sonra ödenen işçilik alacaklarının rücuen tahsili taleplidir. İflas alacağı, masa borcu ve iflastan sonra doğan genel nitelikli alacak olmak üzere üç grup alacak bulunmaktadır. İflas alacağı, iflas açıldığı anda müflise karşı hukuken mevcut olan alacaklar yani müflisin iflasın açıldığı andaki borçlarıdır. İflas masasından istenebilecek olan bir başka alacak çeşidi de masa alacaklarıdır. Bunun masa bakımından adı “masa borcudur.” Masa borçları müflisin değil, iflas masasının yaptığı borçlardır. Alacak, iflastan sonra doğmuş ve masa borcu da değilse, sırasına ve esasına itiraz edilebilecek, İİK’nın 235. maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan ve müflisin genel hükümlere göre sorumlu olduğu ve iflas masasının dağıttığı iflas (garame) hissesi oranında değil, tasfiyede bakiye kalırsa alacaklıya ödenecek olan bir alacak niteliğindedir. İflas tarihinden sonra doğan böyle bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, inceleme, şikayet yolu ile icra mahkemesince değil, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, davalı müflisten alacaklı olduğunu iddia eden alacaklı olup, davalı ise iflas idaresidir. İflastan sonra oluşan alacağın masaya kaydı istenemez, tasfiyede bakiye kalırsa nazara alınır. İ.İ.K. da masa borçları ve iflastan sonra doğan genel nitelikli alacak için İİK’nın 235/2. maddesinin ilk cümlesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından, HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda müflis şirketin 12.10.2009 tarihinde iflasına karar verildiği anlaşılmış olup, dava dışı işçi tarafından davacı aleyhine İş Mahkemesinde açılan dava sonucu hüküm altına alınan alacağın yine iflas tarihinden sonra ödeme yapılmak suretiyle dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TBK’nın 167. maddesine dayalı rücu hakkı (iflastan sonra) doğmuştur. Bu durumda alacak, genel nitelikli bir alacak niteliğindedir. Davacı tarafça da, alacak bu şekilde nitelendirilerek alacağın kayıt kabulü değil, tahsili istenmiştir. Bu durumda, dava konusu alacağın iflas alacağı ve masa borcu değil, iflas tarihinden sonra doğan genel nitelikli alacak olduğu, davacının tacir olmadığı, buna göre davanın nispi ticari dava olmadığı, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin davaya bakmakla görevli olduğu anlaşılmaktadır.”
Bu nedenle mahkememizin görevsizliğine Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜK Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Mahkememiz görevsiz olup dava şartı bulunmadığından davanın usulden reddine,
Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli yetkili Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına dair kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde karar verildi.05/01/2018

İş bu kararın gerekçesi 05/01/2018 tarihinde yazılmıştır.

Katip

Hakim