Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/329 E. 2019/973 K. 27.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/329 Esas
KARAR NO : 2019/973

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – Gülbahçe Mah. Dr.Sadık Ahmet Cad. No:17 K:5 D:31 Evke Trade Tower Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – Ulu Cad. Güven Sk. No:2 Babadağ Apt. K:3 D:9 Osmangazi/ BURSA
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2018
KARAR TARİHİ : 27/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Davacı … Gıda İnşaat Teks. San.ve Tic.Ltd.Şti gıda sektöründe faaliyet göstermekte olup gıda ürünlerinin toptan satışını gerçekleştirdiğini, davacı şirketin yine gıda sektöründe çalışan davalı …’a çeşitli tarihlerde gıda ürünü sattığını, uzun bir süre ödeme yapmayan davalının bakiye borcunun 7.723,81 TL’ye ulaştığını, davalı tüm ihtarlara rağmen borcunu ödemediğini, söz konusu satış işlemlerine ilişkin olarak faturalar kesildiğini ve ticari defterlere işlendiğini, ödenmeyen faturalar üzerine davalı aleyhine Bursa 19.İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı ile davacı arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, fakat müvekkilin mal alımlarından sonra tüm fatura bedellerini davacıya ödediğini, davacı hesaplarındaki hatalardan dolayı davalıdan fazla alacağının göründüğünü, cevap dilekçesi ekinde hesap ekstrelerini sunduklarını, buna göre davalının davacıya tüm ödemelerini tamamladığını, davacının davalıdan alacağı bulunmadığını, ticari defterlerde borçlu olmadıklarının tespitini istediklerini, davacı başlattığı takipte ve davasında haksız olduğunu, başlatılan takibe itiraz ettiklerini, bu nedenle davanın reddine karar verilerek %20’den aşağı olmamak üzere tazminatı talep etmişlerdir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Derdest dava ilamsız takipe itirazın iptali davasıdır. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf cari hesabında kayıtlı alacağa dayanak yaptığı faturalar içeriğindeki mal ve hizmetlerin davalı tarafa satılıp teslim edildiğini ispat etmelidir. Taraf defterleri incelendiğinde; davalı kayıtlarında davacıya ait cari hesap kaydına rastlanmadığı, faturaların peşin ödeme olarak kayıt edildiği; davacı kayıtlarında ise, davacının davalıdan 7.723,81 TL alacaklı göründüğü anlaşılmaktadır. Davacı kayıtlarında yer aldığı halde davalı kayıtlarında rastlanmayan 6 adet toplam 5.108,18 TL tutarlı faturalar bulunduğu, kayıtlar arasındaki uyumsuzluğun bu faturalar itibariyle olduğu görülmektedir. Bunlar 06/04/2016 tarihli 45053 fatura nolu … / Taşfırın Unlu Mam. açıklamasıyla 1.335,73 TL tutarlı … teslim alan imzalı fatura, 13/04/2016 tarihli 45144 fatura nolu … / Taşfırın Unlu Mam. açıklamasıyla 1.220,08 TL tutarlı … teslim alan imzalı fatura, 18/04/2016 tarihli 5207 fatura nolu … / Taşfırın Unlu Mam. açıklamasıyla 575,84 TL tutarlı … teslim alan imzalı fatura, 03/05/2016 tarihli 45433 fatura nolu … / Taşfırın Unlu Mam. açıklamasıyla 1.189,37 TL tutarlı … teslim alan imzalı fatura, 02/08/2016 tarihli 507574 fatura nolu … / Taşfırın Unlu Mam. açıklamasıyla 442,60 TL tutarlı isimsiz teslim alan imzalı fatura, 10/08/2016 tarihli 71418 fatura nolu … / Taşfırın Unlu Mam. açıklamasıyla 344,56 TL tutarlı isimsiz teslim alan imzalı faturalardır. Bu faturalar toplam bedeli olan 5.108,18 TL davacı kayıtlarında alacak olarak görünen 7.723,81 TL’den çıkarıldığında bakiye 2.615,63 TL yönünden defterler arasında bir uyumsuzluk bulunmadığı, davalı tarafça bu miktar yönünden ödeme belgesi sunulmadığı gibi bu miktar yönünden ödeme yaptığına dair yemin deliline de davalı tarafın dayanmadığı gözetildiğinde bu miktar yönünden davacı taraf davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlamıştır.
Davacı kayıtlarında 39 fatura, davalı kayıtlarında 33 fatura bulunmaktadır. Ve davalı taraf defterlerine bu faturaları kasadan nakit olarak ödenmiş olarak kaydetmiş ise de ödeme belgelerini sunmamıştır. Davalı kayıtlarında yer almayan ve yukarıda bahsi geçen … ve … teslim alan imzalı 4 adet faturadaki teslim alan imzaları konusunda davalı taraf imza konusunda beyana davet edilerek isticvap edilmiş, davalı tarafça … imzalı faturalar kabul edilmiştir. … teslim alan imzalı faturalar davalı tarafça kabul edilmese de …’nın fatura dönemi itibariyle davalı çalışanı olduğu SGK kayıtlarından anlaşılmaktadır. Bu 4 adet fatura yönünden de mal ve hizmet teslimi davacı tarafça kanıtlandığından ve davalı tarafça bu faturaların ödendiğine dair belge sunulmadığından uyuşmazlık isimsiz teslim alan imzalı 02/08/2016 tarih 507574 nolu 442,60 TL ve 10/08/2016 tarih 71418 nolu 344,56 TL tutarlı iki fatura üzerinde toplanmaktadır. Bu iki fatura isimsiz imzalı olduğundan ve davalı kayıtlarında da yer almadığından bu faturalar itibariyle mal ve hizmetin verildiğine dair davacı tarafın açıkça yemin deliline dayandığı anlaşıldığından davacı tarafa yemin hakkı hatırlatılmış, davacı taraf bu iki fatura yönünden yemine dayanarak davalı tarafa ihtaratlı yemin davetiyesi gönderilmesine rağmen davalı asil yemin için tayin edilen celseye katılmamıştır. Davacı taraf ispat sadedinde davalı tarafa yemin teklif etmiştir. Bilindiği gibi yemin kesin delildir. Davalı taraf yeminli beyanla davacının iddiasını çürütebilir. Ancak yeminden kaçınma halinde davacı taraf iddiasını ispat etmiş sayılacaktır. Mahkememizce davalı tarafa yemin metni de gönderilerek duruşmaya davet edilmiş, geçerli bir mazereti olmadan duruşmaya gelmemesi veya yeminden kaçınması halinde davacının iddiasını ispat etmiş sayılacağı konusunda gerekli uyarılar yapılmıştır. Buna rağmen davalı taraf duruşmaya katılmamıştır. Öyleyse davacı taraf iddiasını ispat etmiş sayılmalı ve davanın kabulüne karar verilmelidir.
Bu duruma göre davalının takibe itirazı haksız bulunmuştur. Alacağın likit olduğu nazara alınarak itirazın tahsili geciktirmeye yönelik olduğu kanaatiyle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile, Bursa 19.İcra Dairesinin 2016/… sayılı takip dosyasına davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 527,61 TL harçtan başlangıçta alınan 131,91 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 395,70 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 167,81 TL harç, 528,55 TL yargılama gideri toplam 696,36 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin (daha azına hükmedilemeyeceğinden) davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/09/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza