Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/211 E. 2020/9 K. 09.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/211
KARAR NO : 2020/9

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …. MAKİNA ÇELİK YAPILAR İNŞAAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …. GRUP YAPI TAŞIMACILIK SAN. VE TİC.A.Ş
VEKİLİ : Av.

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ : 09/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili beyanlarında; davacı ile davalı arasında 16/09/2017 tarihle Taşeron Sözleşmesi imzalandığı bu sözleşmeye göre 2017/10 Yıldırım , Gürsu ve Kestel ilçeleri kanalizasyon ve yağmur suyu inşaatı yapım işinde davacı şirketin davalı tarafça taşeron olarak görevlendirildiğini, davalının dava dışı asıl işverenin taşeronu olduğunu, davacının ise alt taşeron olduğunu, tarafların bir araya gelip hakediş hazırlayıp idarenin onayına sunacağı, işverenin kesintileri hazırlayıp taşerona faturasını kesmek üzere bildireceğini, taşeron faturasını ise hakediş onayından hemen sonra keseceğinin sözleşmede kararlaştırıldığını, 01/10/2017 tarihine kadar yapılan işi 30/10/2017 tarihli 4.nolu hakedişle yapıldığını, 31/10/2017 tarihli faturayla ile KDV dahil 185.903,19 TL ve yine 37.941,71 TL faturaların kanalizasyon hattı ve yağmur hattı yapımı dolayısıyla düzenlendiğini. 01/11/2017 tarihine kadar yapılan işin hakediş raporunun 14/12/2017 tarihli ve 5.nolu hakedişle yapıldığını, bu hakedişe ilişkin her iki iş için 31/11/2017 tarihinde 72.587,83 TL ve 4.208,43 TL fatura düzenlendiğini, bu 4 faturanın toplam miktarı ile kullanılan araç bedelleri toplamı da dahil olmak üzere davalı taraftan 322.129,62 TL alacaklı olduklarını, davalı tarafça 3.000,00 TL ve 50.000,00 TL olmak üzere 53.000,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan işler nedeniyle davacının bakiye 252.441,17 TL alacağının kaldığını ve bu alacağın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili beyanlarında, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, taraflar arasında 16/09/2017 tarihli Taşeron Sözleşmesi imzalandığını, davacı şirket tarafından yapılan bir kısım işlerin ayıplı bir kısım işlerin ise eksik yapılmış olduğunu, bu nedenle hakediş ödemelerinin eksik olarak davacı tarafa ödendiğini, dava dışı Belediye tarafından işin belli bir aşamasından sonra kontrolörler tarafından işte gerekli kontrollerin yapıdığını, bu sebeple hakedişler düzenlenirken ayıplı olduğu belirtilen işler dolayısıyla hakedişlerde bu miktarların düşülemediğini, ayıpların gizli ayıp olması dolayısıyla dava dışı Belediyenin yaptığı konturol sonucunda kendilerine bildirildikten sonra davacı tarafa ayıp ihbarında bulunduklarını, ayıp ihbarınında davacı tarafa yapıldığını, hakedişlerin düzenlenmesinden sonra davacı tarafça tespit edilen faturalara bu sebeple kesinti uygulanmak suretiyle davacıya ödemelerin yapıldığını, bir kısım kesintilerinde işçilik alacaklarından dolayı gerçekleştirildiğini, sözleşme kapsamında bildirilen kusurlu işler dikkate alındığında işçilere yapılan ödemeler dolayısıyla kesintilerde dikkate alındığında davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını , yine dava açıldıktan sonra kendilerine henüz tebligat gelmeden davacı tarafa 169.333,18 TL ödeme yaptıklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava eser sözleşmesi nedeniyle alacak davasıdır.
Taraflar arasında 16/09/2017 tarihle Taşeron Sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmenin konusu 2017/10 Yıldırım , Gürsu ve Kestel ilçeleri kanalizasyon ve yağmur suyu inşaatı yapım işidir.
Davacı taraf şirketin davalı tarafça taşeron olarak görevlendirildiğini, davalının dava dışı asıl işverenin taşeronu olduğunu, davacının ise alt taşeron olduğunu, tarafların bir araya gelip hakediş hazırlayıp idarenin onayına sunacağı, işverenin kesintileri hazırlayıp taşerona faturasını kesmek üzere bildireceğini, taşeron faturasını ise hakediş onayından hemen sonra keseceğinin sözleşmede kararlaştırıldığını, 01/10/2017 tarihine kadar yapılan işi 30/10/2017 tarihli 4.nolu hakedişle yapıldığını, 31/10/2017 tarihli faturayla ile KDV dahil 185.903,19 TL ve yine 37.941,71 TL faturaların kanalizasyon hattı ve yağmur hattı yapımı dolayısıyla düzenlendiğini. 01/11/2017 tarihine kadar yapılan işin hakediş raporunun 14/12/2017 tarihli ve 5.nolu hakedişle yapıldığını, bu hakedişe ilişkin her iki iş için 31/11/2017 tarihinde 72.587,83 TL ve 4.208,43 TL fatura düzenlendiğini, bu 4 faturanın toplam miktarı ile kullanılan araç bedelleri toplamı da dahil olmak üzere davalı taraftan 322.129,62 TL alacaklı olduklarını, davalı tarafça 3.000,00 TL ve 50.000,00 TL olmak üzere 53.000,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan işler nedeniyle davacının bakiye 252.441,17 TL alacağının kaldığını ileri sürmüşlerdir.
Davalı taraf ise davacı şirket tarafından yapılan bir kısım işlerin ayıplı bir kısım işlerin ise eksik yapılmış olduğunu, bu nedenle hakediş ödemelerinin eksik olarak davacı tarafa ödendiğini, dava dışı Belediye tarafından işin belli bir aşamasından sonra kontrolörler tarafından işte gerekli kontrollerin yapıdığını, bu sebeple hakedişler düzenlenirken ayıplı olduğu belirtilen işler dolayısıyla hakedişlerde bu miktarların düşülemediğini, ayıpların gizli ayıp olması dolayısıyla dava dışı Belediyenin yaptığı konturol sonucunda kendilerine bildirildikten sonra davacı tarafa ayıp ihbarında bulunduklarını, ayıp ihbarınında davacı tarafa yapıldığını, hakedişlerin düzenlenmesinden sonra davacı tarafça tespit edilen faturalara bu sebeple kesinti uygulanmak suretiyle davacıya ödemelerin yapıldığını, bir kısım kesintilerinde işçilik alacaklarından dolayı gerçekleştirildiğini savunma olarak ileri sürmüştür.
Taraflar arasında eser sözleşmesinin varlığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafından yapılan işte eksik ve ayıplı ifa bulunup bulunmadığı, davacı hak edişinden bu nedenle kesinti yapılması gerekip gerekmediği ne türde ve ne miktarda ayıp bulunduğu, davacı alacağından düşülmesi gereken miktarın ne olduğu ile işçilik alacaklarından dolayı davacı alacağından kesinti yapılması gerekip gerekmediğidir.
Yıldırım , Gürsu ve Kestel ilçeleri kanalizasyon ve yağmur suyu inşaatı yapım işinde davacının yaptığı işin gerçekleştirildiği yerlerde keşif yapılmalıdır. İnşaat mühendisinden oluşan bilirkişi heyetiyle keşif icra edilmiştir.
Keşif öncesi davalı tarafın ayıp olarak ileri sürdüğü hususlar işlerin yapımı sırasında üçüncü kişilerin oluşan zararları ile ilgili müracaat bulunup bulunmadığı, davalının hakedişleri, işin kesin kabulünün yapılıp yapılmadığı asıl iş sahibi olan Bursa Büyükşehir Belediyesinden sorulmuştur.
Yapılan incelemede davacının yapılan işle ilgili 300.641,16 TL tutarında fatura düzenlenmiştir. Davalı tarafça 16.01.2018 tarihinde 3.000,00 TL ve 07.02.2018 tarihinde 50.000,00 TL ödeme yapılmıştır. Bu ödemeler dava tarihinden öncedir. Dava tarihinden sonra 12.12.2018 tarihinde ise 169.333,18 TL tutarında ödeme yapmıştır.
Dava tarihi itibariyle yapılan ödemeler sonucu ödenmeyen fatura bedeli 247.641,16 Tl dir. Dava tarihinden sonra yapılan 169.333,18 TL ödem düşüldüğünde yargılama sırasında ödenmeyen fatura bedeli 78.307,98 TL dir.
Dava tarihinden sonra yapılan 169.333,18 TL ödeme nedeniyle davanın ve yargılamaya konu alacağın bu kısmı konusuz kalmıştır. 78.307,98 TL alacaktan ayıplı imalat nedeniyle mahsup edilmesi gereken tutar bulunmalıdır.
Yerinde yapılan incelemede Kestel Kale Mahallesi Barbaros caddesinde çöken hatta alt temel dolgu malzemesi takviyesi bedeli 565,01 TL dir. Samanlı Mahallesi Sabırlı Sokakta çöken hatta kullanılan alt temel dolgu malzemesi takviyesi bedeli 5.735,46 TL dir. Bunların toplamı 7.434,66 TL dir.
Yıldırım ilçesi 3534 ada 56 parselde bulunan taşınmazda bulunan tel örgü ve direklerde davacı tarafından yapılan iş sırasında ortaya çıkan hasar nedeniyle zarar mktarı ise 6.884,00 TL dir.
Davacı alacağından mahsup edilmesi gereken tutar; 7.434,66 TL ve 6.884,00 TL olmak üzere toplam14.278,66 TL’dir.
3.05.2019 tarihli bilirkişi raporunda 4 nolu hakediş kesiti iadesi 12.424,78 TL ve 4 nolu hakediş kesiti iadesi 4.262,67 TL tutarlar davacı alacağına ilave edilmişse de sözleşme hükümlerine göre bu kesintilerin davacı alacağına eklenmesi mümkün olmadığından davacı alacağına eklenmemiştir.
78.307,98 TL alacaktan 14.278,66 TL ayıp nedeniyle mahsup yapıldığında davacının ödenmeyen 64.029,32 TL alacağı kalmıştır. Bu tutarın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Dava tarihinden sonra yapılan 169.333,18 TL ödeme nedeniyle davanın ve yargılamaya konu alacağın bu kısmı konusuz kaldığından bu kısım hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabul, kısmen reddine;
2-Alacağın 169.333,18 TL’lik kısmı dava tarihinden sonra ödendiğinden konusuz kalmakla bu kısım hakkında esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
3-64.029,32 TL alacağın dava tarihi olan 09/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 15.940,99 TL harçtan başlangıçta alınan 4.311,07 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 11.629,92 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafça yapılan 4.406,07 TL harç, 2.512,70 TL yargılama gideri toplam 6.918,77 TL’nin kabul ret oranına göre 6.395,71 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 24.785,38 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
9-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık
süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/01/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza