Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1858 E. 2021/183 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1858 Esas
KARAR NO : 2021/183

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… … TC kimlik
VEKİLİ :Av. …
DAVALI :… -… TC kimlik

VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 24/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; bir alışveriş merkezinin otoparkında bulunan oto yıkama iş yerinin devri için taraflar arasında görüşme başladığını, devir ve devire mahsup edilmek üzere 12.000 TL para ödendiğni, ancak iş yerinin davalının ilan ve taahhüt ettiği vasıflara sahip olmadığının, kira, masraf, depozito gibi hususların gerçekte daha farklı olduğunun ortaya çıktığını, avm yönetimi ile anlaşma da sağlanamadığından devrin gerçekleştirilemediğini bu itibarla peşin ödenen miktarın iadesi için Bursa 11.İcra Dairesinin 2018/… sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalı tarafın takibe haksız biçimde itiraz ettiğini, ileri sürerek itirazın iptaline ve davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı taraf davanın reddini istemiş, davacı tarafın işyerini fiilen devraldığını, on – on beş gün kadar da işlettiğini, bu dönemde ortaya çıkan gelirleri davacının aldığını, davacının ödediği kaporanın da fiili devre işaret ettiğni, davacının haksız biçimde devirden vazgeçtiğini, bu sebeple kendilerinin zarara uğradığını, davalı tarafın iş yerinin kazanç ve potansiyeli ile ilgili herhangi bir taahhütlerinin bulunmadığını, avm yönetiminin alacağı miktarlara müdahale etme şanslarının olmadığını, icra takibinin haksız olduğunu ileri sürmüştür.
Dava basit usule tabi olmasına rağmen, davalı taraf ikinci bir dilekçe vererek karşı dava açtığını bildirmiş, davacının tutumundan dolayı şimdilik 1.000 TL maddi tazminta ile 20.000 TL manevi tazminat talep ettiklerini bildirmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, Bursa 11.İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Kapora ödemesi bağlanma parası niteliğindedir ve amacı sözleşmenin yapıldığını delillendirmektir. Bunun dışında kanunun öngördüğü başkaca bir fonksiyonu yoktur. Başkaca fonksiyondan kasıt alıcının sözleşmeden cayması durumunda kaporanın satıcıda kalması amacı ve fonksiyonudur. Bu fonksiyonu ve amacı gerçekleştirebilecek sözleşmeler yapılabilir. Bu durumda yapılan ödeme kapora adı altında bağlanma parası olmayacaktır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda yer alan cayma parası hükmünde olacaktır. Bu durumda TBK 178 maddesi devreye girecek ve parayı veren alıcı sözleşmeden cayarsa verdiği parayı bırakacak, parayı alan satıcı cayarsa aldığını iade edecek üzerine aynı miktarda ödeme yapacaktır. 6098 sayılı TBK madde 177′ de düzenlenen bağlanma parası;” sözleşme yapılırken bir kimsenin vermiş olduğu bir miktar para, cayma parası olarak değil sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır. Aksine sözleşme veya yerel adet olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür ” şeklinde ifade edilmiştir.
Somut olayda yapılan ödeme TBK 177 maddesinde ifade edilen bağlanma parası hükmünde olduğu anlaşılmaktadır. Cezai şart şeklinde değilse kapora, satış bedeline mahsuben verilmiş paradır. Satış gerçekleşmediğine göre iadesi gerekir. Davalı da davacının ne kadar gelir elde ettiğini ispatlayamamaktadır.
Karşı dava, cevap dilekçesiyle veya esasa cevap süresi içinde ayrı bir dilekçe verilmek suretiyle açılır. Dava basit usule tabi olmasına rağmen, davalı taraf ikinci bir dilekçe vererek karşı dava açtığını bildirmiştir. Bu nedenle usulünce açılmış bir karşı dava bulunmamaktadır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile Bursa 11.İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı takip dosyasına davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın İPTALİNE,
2-Takibin kaldığı yerden DEVAMINA,
3-Alacağın likit olduğu anlaşılmakla davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-Usulünce açılmış bir karşı dava olmadığı için KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
5-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 819,72 TL harçtan başlangıçta alınan 204,93 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 614,79 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafça yapılan 240,83 TL harç, 178,00 TL yargılama gideri toplam 418,83 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılamanın kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı vekilince yatırılan karşı dava harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı tarafa iadesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin(daha azına hükmedilemeyeceğinden) davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır