Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1855 E. 2020/842 K. 09.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1855 Esas – 2020/842
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1855
KARAR NO : 2020/842

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI : ….BANK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ

VEKİLİ : Av.

DAVALILAR :
VEKİLİ : Av.
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ : 09/12/2020
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili beyanlarında Davacı taraf dava dilekçesinde özet olarak davalı banka ile … Ltd. Şti. Arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, davalıların bu sözleşmede müteselsil kefil olarak yer aldığını, kredi borcunnun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini ve davalılar aleyhine Bursa 10. İcra Dairesinin 2018/… sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalıların takibe haksız biçimde itiraz ettiklerini ileri sürerek itirazın iptaline, davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe ;
Dava Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır.
Takip konusu alacağın davalı banka ile dava dışı … Ltd. Şti. Arasında kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, davalıların bu sözleşmede müteselsil kefil olarak yer aldığı anlaşılmaktadır.
Dosya bir bankacı bilirkişiye teslim edilerek ve bilirkişiye banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek taraflar arasındaki kredi sözleşmesi sebebiyle kullandırılan kredi miktarı, yapılan geri ödemeler, hesabın hangi tarihte ve nasıl kat edildiği, kat tarihindeki kredi borcu miktarı, sözleşmeye göre uygulanması gereken akdi faiz ve temerrüt faiz oranları, her bir borçlunun hangi tarihte temerrüde düştüğü, takip tarihi itibariyle asıl alacak, işlemiş akdi faiz ve temerrüt faizi, varsa diğer masraf ve giderlerin belgeli olup olmadığı, kefilin sözleşmede imzası bulunup bulunmadığı, kefalet tarihi ve limitin belirli olup olmadığı, el yazısıyla yazılıp yazılmadığı, takipten sonra uygulanması gereken faiz oranının ne olduğu ve varsa gayri nakdi alacakların dayanakları konusunda rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bu hesaplama yapılırken Yargıtayın bu konuda ilkeselleşmiş kararları çerçevesinde, alacağın kat tarihi itibariyle kayıtlardan tespit edilmesi, kat tarihinde bulunan alacağa temerrüt tarihine (kat ihtarının borçluya tebliği ile verilen sürenin sonu) kadar akti faiz ve ferîleri uygulanmalı, temerrüt tarihi itibariyle bulunan akti faiz ve ferîleri kapitalize edilerek temerrüt tarihinde borçlunun sorumlu olacağı asıl alacak tespit edilmelidir. Bu safhadan sonra temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar, daha önce belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri (Kaynak kullanım destekleme fonu hariç) uygulanmalı ve takip tarihinde talep edilebilecek asıl alacak ile birlikte temerrüt faizi miktarı ve ferîleri ayrı ayrı tespit edilmelidir. Bulunacak bu rakam alacaklı bankanın borçludan takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarıdır. Şayet kat tarihi, temerrüt tarihi ve takip tarihi itibariyle hesaplanan bu miktarlar alacaklının taleplerinden fazla ise talep dikkate alınarak miktarlar belirlenmelidir.
İtirazın iptali davası yukarıda açıklandığı üzere takip ile sıkı sıkıya bağlı olduğundan icra takip tarihi itibariyle belirlenen asıl alacak ve temerrüt faizi ile ferîleri, borçlunun takip tarihindeki sorumlu olduğu miktarı gösterir. Borçlunun takibe itirazından sonra yasal süresi içinde itirazın iptali davası açılması ve bu dava açılana kadar borçlu tarafından icra dosyasına ihtirazi kayıt konulmadan yapılan ödemeler veya alacaklının şahsına ya da onun gösterdiği üçüncü kişiye (kabul edilmek koşulu ile) haricen yapılan ödemelerin bulunması durumunda ise ödeme rızaen yapılmış olduğundan borçlunun bu ödemeler yönünden itirazından vazgeçtiğinin kabulü gerekmektedir.
Ödemelerin alacaktan mahsubunda ise; takip tarihinde belirlenen asıl alacak, temerrüt faizi ve ferîleri toplamından mahsubu öncelikle Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak temerrüt faizinden yapılacaktır. Bir başka deyişle, her bir ödeme tarihine kadar takip tarihinde belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri uygulanıp bulunan ve takip öncesi işleyen temerrüt faizi toplamından ödemenin düşülmesi, fazlası var ise asıl alacaktan mahsup edilerek belirlenecek olan asıl alacak miktarı bulunmalıdır. Bu uygulama her bir ödeme için ayrı ayrı yapılmak zorundadır.
Bu şekilde yapılan hesaplamaya göre son ödemeden sonra dava tarihine kadar hesaplanacak temerrüt faizi ve ferîleri ile birlikte alacaklının dava tarihindeki alacağı tespit edilmelidir.
Bu kurallar çerçevesinde yapılan incelemeye göre bilirkişi hesaplamaları hüküm kurmaya elverişli kabul bir kısım belirlemeler mahkememizce düzeltilerek hüküm kurulabileceği kabul edilmiştir. Buna göre davadan önce kredi borcu için bir kısım ödemeler yapılmıştır. Davacı takibi feri alacaklarla birlikte toplam 651.513,13 TL üzerinden başlatmıştır. Davayı ise yapılan ödemeleri mahsup ederek 433.186,13 TL üzerinden açmıştır.
T akip tarihinde belirlenen asıl alacak, temerrüt faizi ve ferîleri toplamından mahsubu öncelikle Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak temerrüt faizinden yapılacaktır. Bir başka deyişle, her bir ödeme tarihine kadar takip tarihinde belirlenen asıl alacağa temerrüt faizi ve ferîleri uygulanıp bulunan ve takip öncesi işleyen temerrüt faizi toplamından ödemenin düşülmesi, fazlası var ise asıl alacaktan mahsup edilerek belirlenecek olan asıl alacak miktarı bulunması gerekeceğinden davacının yapılan ödemeler sonrası dava tarihi itibariyle 433.186,13 TL asıl alacağı kalmıştır. Bu sebeple davacının nakdi alacağa yönelik itirazın iptali isteminin kabulüne karar verilmiştir. Alacak likit olduğundan icra inkar tazminatının davalı borçlulardan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Kefillerin gayri nakdi alacağın depo edilmesinden sorumlu olabilmesi için kefalet sözleşmesinde buna yönelik açık hüküm bulunmalıdır. Bu nedenle davacının gayri nakdi alacak yönünden depo taleplerinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın kabulü ile Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı takip dosyasına
davalı-borçluların itirazlarının iptaline,
Takibin 433.186,13 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki faizlere ve BSMV’ye ilişkin kayıtlarla birlikte devamına,
2-433.186,13 TL’nin %20’si tutarında icra inkar tazminatının davalı borçlulardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacının gayri nakdi alacak yönünden depo taleplerinin reddine,
4-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 29.590,94 TL harçtan başlangıçta alınan 7.397,74 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 3.257,57 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.935,63 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineyi irat kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan 7.433,64 TL harç, 1.673,40 TL yargılama giderleri toplam 9.107,04 TL’nin davalılardan müştekeren ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 38.709,31 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde
mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı, kanun yolları gösterildi.09/12/2020

Başkan 125321
e-imza
Üye 196023
e-imza
Üye 215947
e-imza
Katip 97016
e-imza