Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1808 E. 2021/117 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1808 Esas
KARAR NO : 2021/117

HAKİM : 215947
KATİP : 181357

DAVACI :… – …

VEKİLİ :Av. …
DAVALI :… …
VEKİLİ :Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/042021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Davalı aleyhine Bursa 3.İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davacı şirket hırdavat malzemeleri satışını gerçekleştirdiğini, borçlu davalı ile davacı arasında ticari ilişkiden kaynaklanan faturalara göre 9.183,54 TL ödenmediğini, davalı tarafça borç ödenmediği gibi başlatılan takibe de haksız olarak itiraz edildiğini, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili; davalı şirkete 6758 sayılı Kanunun 19/2 maddesi hükmü uyarınca ve CMK nın 133.maddesi gereğince İstanbul 8. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/06/2018 tarihli 2018/2802 Dİş sayılı kararı ile el konulduğunu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kayyum olarak atandığını, şirketin TMSF yönetimine geçtiğini, kendilerine de TMSF kayyımlarınca vekaletname verildiğini ifade etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, itirazın iptali davasıdır.
Takibin 01/06/2018 tarih 57996 nolu 2.478,00 TL tutarlı/ 21/06/2018 tarih 58024 nolu 1.600,28 TL tutarlı/ 21/06/2018 tarih 58026 nolu 59,40 TL tutarlı/ 11/07/2018 tarihli 58047-48 nolu 5.796,54 TL tutarlı irsaliyeli faturalara dayandığı anlaşılmaktadır. 58047-48 nolu irsaliyeli fatura altında teslim alan isim ve imzanın bulunduğu, bu imzanın da davalı tarafın itirazına konu olduğu, diğer faturalarda ise bu şekilde teslim alan isim ve imzanın bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Yine dosyada mübrez 19/12/2018 tarihli mutabakat mektubunda; davacı tarafın davalı taraftan 9.183,54 TL alacaklı olduğu, davalı taraf unvan bilgilerini taşıyan kaşe ve üzerinde imzanın bulunduğu, 9.183,54 TL borç bakiyesinde mutabık olduğunun yazılı olduğu görülmektedir. Ancak bu mutabakat mektubu davalı şirkete kayyım tayininden sonraki bir tarihte yapıldığı, kayyım tarafından imza edildiğinin de iddia edilmediği görülmektedir. Bu mutabakat formunda yer alan imza da davalı itirazına konu olmuştur.
Bu nedenle faturalara konu malların davalıya teslim edilip edilmediğinin irdelenmesi gerekmiştir.
HMK’nın 222. Maddesine göre ; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
Bu kapsamda taraf kayıtları incelenmiş ve buna göre; davacı taraf 2018 yılı yevmiye ve kebir defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal sürelerinde yapıldığı, yevmiye defteri kapanış tasdikinin yasal süresinde yapıldığı, envanter defterinin sunulmadığından görülemediği, davacı taraf 2018 yılı yevmiye ve kebir defter kayıtlarının tek düzen hesap planı ile muhasebe uygulamalarına uygun şekilde kayıtlı olduğu ve ticari defterlerinin birbirini teyit eder nitelikte olduğu, bu anlamda davacı taraf lehine delil teşkil edebileceği, davacı tarafça toplam 12.061,54 TL tutarında fatura tanzim edildiği, karşılığında 2.878,00 TL banka havalesi ile tahsilat alındığı, (davalı tarafça banka havalesi ile ödeme yapıldığı), davacı taraf ticari defterlerinde 2018 yıl sonu itibariyle, davacı tarafın davalı taraftan 9.183,54 TL alacaklı olduğunun kayıtlı bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalının ticari defterlerinin tasdik / beratlarının teknik yetersizlik sebebi ile temin edilemediği, davacı icra takip dosyası ve dava dosyası eklerinde yer alan cari hesap ekstresi bakiyesi 9.183,54 TL tutarının davalı defterlerindeki bakiye ile aynı tutarda olduğu ve takibe konu faturaların da davalı defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın defter ve belgeleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Bu itibarla taraf defterlerinin uyumlu olduğu ve takibe konu faturaların her iki taraf defterlerinde de kayıtlı olduğu gözetilerek davacı tarafın davalı taraftan 9.183,54 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Ancak davadan önce davalı tarafın temerrüde düşürüldüğüne dair bir delil/ belge bulunmadığından davacının takip öncesi işlemiş faiz talebi yerinde görülmeyerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuş, alacak likit olduğundan ve yasal şartlarının oluştuğu kanaatine varılarak davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmolunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile Bursa 3.İcra Dairesinin 2018/… sayılı takip dosyasına davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİNE,
2-Takibin 9.183,54 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki şartlarla birlikte DEVAMINA,
3-İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 627,33 TL harçtan başlangıçta alınan 111,37 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 515,96 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan 147,27 TL harç, 1.380,23 TL yargılama gideri toplam 1.527,52 TL’nin kabul red oranına göre 1.521,35 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerine bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin (daha azına hükmedilemeyeceğinden) davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 37,26 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır