Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1791 E. 2019/948 K. 23.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2018/1791
KARAR NO : 2019/948

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … PERAKENDE ELEKTRİK SATIŞ AŞ(UPESAŞ) – Ulubatlı Hasan Bul. Stadyum Cd. N.40 Osmangazi/BURSA
VEKİLİ : Av. … – Uluyol Cad. Tezcan Sk. Şenocak İş Hanı No:1 K:5 D:26 Osmangazi/BURSA
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – İnönü Cd. Hüseyin Bey İş Merkezi K:3 No:307 Osmangazi/BURSA
İHBAR OLUNAN: … – … Zafer Mah. Nasreddin Hoca Bulvarı No:24 İç Kapı No:8 Polatlı/ANKARA
DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/03/2014
KARAR TARİHİ : 23/09/2019
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ :Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin 16.1.6.10.0./730030 nolu abonesi olduğunu, davalının 2013 yılı fatura bedeli ile 2013 yılı kaçak elektrik kullanım bedelini ödemediğini, bu nedenle davalı hakkında Bursa 5.İcra Müd. 2013/… Esas sayılı takip dosyasında; 66.935,50 TL asıl alacak, 1.119,69 TL gecikme faizi, 200,71 TL KDV olmak üzere toplam; 68.255,90 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının itirazı nedeni ile takibin durduğunu, itirazın iptali ile %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı taraf ise, öncelikle davada, görev itirazında bulunduklarını, müvekkili tacir olmadığından davada Asliye Hukuk Mahkemesi görevli oluğundan; davanın görev yönünden reddine karar verilmesini, husumet yönünden müvekkiline ait taşınmaz iş yeri olarak dava dışı …’a kiraya verildiğini, varsa elektrik borcunun kiracıya ait olduğunu, esas yönden; borcun doğumundan davacının kusurlu olduğunu, borcun hesaplanmasında hatalar yapıldığını, kaçak elektrik kullanımından ise mal sahibi müvekkili sorumlu olmadığından; davanın reddi ile %20 oranında tazminata karar verilmesini savunmuştur.
İhbar olunan … 01/02/2016 tarihli dilekçe sunarak; dilekçesinde ve duruşmadaki öszlü beyanında, normal elektrik tüketim borcunu kabul ettiğini, kaçak elektrik borcunu kabul etmediğini, normal tüketim borcunun büyük kısmını ödediğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLER ve GEREKÇE: Yukarıda özetlenen de hava sebebiyle mahkememizde yapılan yargılama sonucunda 28.03.2016 gün ve 2014/115 E 2016/287 K. Sayılı ilamla davanın 36.463,72.TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulmuş ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 17.10.2018 gün ve 2018/6205-10184 E. K. sayılı ilamıyla mahkememizin kararını bozmuştur. Bozma ilamında “dosyanın önceki bilirkişiler dışında elektrik tarifeleri ile tüketim hesabı konusunda uzman olan elektrik mühendisi bilirkişiye ya da aralarında mühendis bilirkişilerin de bulunduğu üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna tevdi edilerek dava konusu alacak döneminde yürürlükte bulunan yönetmelik ve abonelik sözleşmesinin ilgili maddeleri uyarınca, sözleşmede gecikme faizine ilişkin açık düzenleme bulunmadığı hususu da nazara alınarak; davalının normal tüketim bedelinin aslından (ana borçtan) her halükarda sorumlu olduğu, Yönetmelik gereğince elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenmesi bu tarihe kadar olan borcun tamamının hesap edilmesi, bu tarihten sonraki dönem için ise davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davacı için (abonelik sözleşmesinde gecikme zammının alınacağına dair hüküm varsa) gecikme zammından indirim sağlayacağı bu indirimin de en fazla yasal faize kadar olacağı ve kaçak tüketim hesabında müterafik kusur indirimi yapılamayacağı da nazara alınarak rapor alınmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz ve hatalı bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru” gerekçesine yer verilmiştir.
Mahkememizce bozmaya uyularak yargılamaya devam edilmiş, bozma ilamındaki ilkeler çerçevesinde yeni bir bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi heyeti 17.06.2018 tarihli raporunda detaylı biçimde konuyu ele almış, kaçak kullanım faturası ve ek tüketim faturası yönünden iki ayrı tablo halinde ödenmesi gereken miktarı göstermiş, gecikmeden sonraki faturaları da ayrı ayrı ele alarak hem tüketim hem de gecikme zammı açısından irdelemiştir. Rapora göre davacının talep edebileceği asıl alacak toplamı 66.970,55.TL ve faiz toplamı da 923,18.TL’dir. Bu rapor Mahkememizce yeterli görülmüştür.
Davacı tarafın istediği asıl alacak miktarı bilirkişinin hesaplandığından küçük bir miktar düşüktür. Bu sebeple asıl alacak yönünden taleple bağlı kalınarak karar verilmiş, faiz talebi ise kısmen kabul edilmiştir.
Kısa kararda alacak toplamı yazılırken maddi hata yapılmıştır. Asıl alacak ve işlemiş faiz kalemleri açıkça yazıldığından kısa karardaki toplamın klavye veya tuşlama şeklindeki maddi hata olduğu da açıktır. Gerekçeli kararın hüküm fıkrasında bu maddi hata düzeltilmiştir.
Davalı yönünden alacak likit değildir. Nitekim alacağın miktarı da ancak farklı görüşlerin değerlendirilmesi sonucunda ve bir yargılamaya bağlı olarak belirlenmiştir. Bu sebeple davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Davanın kısmen kabulü ile Bursa 5.İcra Müdürlüğünün 2013/… sayılı takip dosyasına davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptaline,
Takibin 66.935,50 TL asıl alacak ve KDV dahil 923 TL gecikmiş gün faizi olmak üzere toplam 67.858,50 TL üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın yargılamayı gerektirdiği nazara alınarak davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 4.635,41 TL karar harcının, icra takibinden alınan 9,60 TL harç ile peşin olarak alınan 824,45 TL harçtan oluşan toplam 834,05 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.801,36 TL harcın davalıdan tahsiline,
Davacı tarafından yapılan 29,00-TL başvurma ve vekalet harcı + 279,70-TL posta ve tebligat gideri + 2.400,00-TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 2.708,70-TL yargılama gideri ile peşin olarak alınan 824,45-TL harcın kabul-red oranına göre hesaplanan 3.512,92-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davacı vekili lehine takdir edilen 7.814,44-TL ücret-i vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden davalı vekili lehine takdir olunan 397,40,TL ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının artan kısmının ve hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine, dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okundu, anlatıldı. 23/09/2019

İş bu kararın gerekçesi 23/09/2019 tarihinde yazılmıştır.

Katip …

Hakim …