Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1695 E. 2020/336 K. 18.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

.
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1695
KARAR NO : 2020/336

HAKİM : ..
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2017
KARAR TARİHİ : 18/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/06/2020
Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/490 E-2018/409 K sayılı görevsizlik kararı ile dosya Mahkememizin 2018/1695 Esas sırasına kaydedilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bursa 15. İcra Müdürlüğünün 207/… esas sayılı dosyasında, 120.000,00 TL bedelli, keşide tarihi 15/03/2014, vade tarihi boş olar bonaya dayalı olarak başlatılan icra takibinden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığını, müvekkilinin iş verenin kefilli ile kredi kullandığını, söz konusu senedin kredi sözleşmesinin teminatı olduğunu, müvekkilinin kredi borcunu tamamen kapattığını, bu nedenle senedin geçersiz olduğunu belirterek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 01/03/2012-31/12/2014 ve 10/12/2015-11/08/2017 tarihleri arasında kesintili olarak çalıştığını,davacının, müvekkilinin yanında çalışırken ev almak üzere 05/12/2013 tarihinde Halk Bankası’ndan konut kredisi kullandığını, davacının ricası üzerine müvekkilinin kefil olduğunu, davacının işi bırakıp ülkesine dönmesi üzerine bankanın kefil olan müvekkiline ulaştığını, müvekkilinin bu şekilde 35.000,00 TL kredi taksidi ödediğini, takip miktarı olan bedel kadar davacının müvekkiline borçlu olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Dava Bursa Bursa 15. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında tarihinde takibe konan 120.000,00 TL bedelli, keşide tarihi 15/03/2014, vade tarihi boş olarak bonaya dayalı olarak başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Davacı takip ve dava konusu senedin teminat senedi olduğunu, davalı ise bononun davacı tarafından davalıya olan borcu nedeni ile verildiğini iddia etmiştir. Kambiyo senetleri illetten mücerret senetler olup külfeti davacıdadır. Dava konusu senedin teminat senedi olduğu yazılı delille ispatlanmalıdır. Kambiyo senedi olan bonolar kayıtsız ve şartsız belli bir bedeli ödeme vaadini içerirler, bunun aksi yani bononun teminat bonosu olduğunun yazılı bir şekilde ispatı gerekir.
Her ne kadar davalı tarafça senedin nakden düzenlenmiş olup, davacılara borç para verdiği için düzenlenen senetten dolayı davacıların borçlu olduğu iddia edilmiş olup, kambiyo hukuku kuralları çerçevesinde senede karşı senetle ispat yükümlülüğü çerçevesinde bu durumun aksinin davacılar tarafından ispat edilmesi gerekeceğinden ceza yargılamasında Bursa 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/1082 E. Sayılı dosyasına ait şikayet dilekçesinde; ”kendilerinden kefil olabilmem için teminat olarak senet istedim… Bankaya da kefil olduğum ev için evini alıp tarafıma da kendi el yazısı ile doldurarak 120.000TL senet vermiştir.” belirterek imza altına almıştır. Bu beyanı ile de davalının dava konusu senedi teminat senedi olarak verdiğini kabul ve beyan etmiştir. Kaldı ki dosya kapsamında dinlenen tanıklar beyanlarında söz konusu bononun kredi sözleşmesine teminat niteliğinde olduğunu davalı tarafın daha önce başka çalışanlarına da bu şekilde senet imzalattığı belirtmişlerdir. İşverenin işçiden aldığı senedin teminat senedi olduğunun tanıkla ispat edilebileceği Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2012/17188E. Ve 2014/19594 K. Ve 2009/23053E ve 2011/42069 K. Sayılı kararı ile açıkça belirtilmiş ve bu konuda da kararlar istikrar kazanmıştır. Diğer bir husus ise; senedin düzenlenme tarihi dikkate alındığında davacının sigorta kayıtlarından da anlaşılacağı üzere davalının yanında fiilen 2 yıla yakın çalışmıştır. Söz konusu senet borcunu düzenli olarak yatırılan maaşından kesinti olarak alabilecekken aksine icra takibi başlatması dürüstlük ilkesine açıkça aykırı olacaktır. Tüm bu nedenlerle söz konusu bononun kredi sözleşmesine teminat niteliğinde imzalatıp sonrasında iade etmeyip davacının aleyhine doldurarak icra takibine konu ettiği anlaşılmakla davacının söz konusu senet nedeni ile davalıya borçlu bulunmadığı anlaşılmış olmakla davanın kabulü ile davalının icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu sabit olduğundan alacağın % 20 si tutarında kötü niyet tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiş hüküm aşağıdaki şekilde tesis olunmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile, Bursa 15. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasına konu edilen borcun 120.000,00 TL’lik kısmını davacı tarafından davalı tarafa kredi sözleşmesinin teminatı şeklinde senet verildiği sabit olmakla davacı tarafından davalı tarafa teminat amaçlı verilen senette bulunan bu miktarda borçlu olmadığının TESPİTİNE,
Takibin bu miktar ve bu miktara işleyecek faiz, harç ve vekalet ücreti açısından İPTALİNE,
Davalının aleyhine haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle dava konusu miktarın %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine,
2-Alınması gereken 8.197,20 TL harçtan başlangıçta alınan 2.049,30 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 6.147,90 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye Gelir Kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.080,70 TL harç ve 185 TL yargılama gideri toplamı 2.265,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmekle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 15.350,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından kullanılmayan artan gider avanslarının hükmün kesinleşmesine müteakip taraflara iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/06/2020

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)