Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/165 E. 2020/809 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/165 Esas – 2020/809
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/165
KARAR NO : 2020/809

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ….. PLASTİK ÜRÜNLER VE YAPIŞKAN FİLM TİCARET VE SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLLERİ : Av.

DAVALI : … ….. OTOMOTİV PLASTİK ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2018
KARAR TARİHİ : 03/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :07/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında 08/03/2012 tarihli … …. üretimi ve satış için satın alma sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşmeye konu ürünlerin üretim sonu (EOP) tarihi 01/01/2019 olarak belirlendiğini, davalının sözleşmeyi haksız şekilde fiili olarak feshettiğini, müvekkilinin davalıya 08/11/2017 tarihinde Beyoğlu 7. Noterliği vasıtasıyla ihtarname göndermek suretiyle müspet zararının davalıdan talep ettiğini, davalının cevabi ihtarnamesinde öne sürdüğü savunma ve gerekçelerin gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin stokta kalan parçaları başka bir müşteri için değerlendirebilme imkanı bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmenin haksız yere fiili olarak fesih edilmesi sebebiyle kar kaybına uğradığını, yukarıda açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve davalının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalının sözleşmeye aykırı davranışı ve sözleşmeyi haksız yere fiili olarak feshi sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu müspet zararın tespiti ile bu zararın tespitine müteakip arttırılmak üzere şimdilik elde kalan stoklar sebebiyle 10.000,00 TL ve yoksun kalınan kar sebebiyle 20.000,00 TL olmak üzere müvekkilinin uğramış olduğu müspet zararın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası ya da kısmi dava olarak açılmışsa alacağın belirli olduğu durumlarda bu şekilde davanın açılamayacağını, müvekkil firmanın, sözleşme tarihi itibarıyla ticari unvanı … A.Ş. İken, 14 Ocak 2016 tarihli, 8989 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi ile şirket unvanının … Bursa Otomotiv Plastik A.Ş. olarak değiştirildiğinin ilan edildiğini, müvekkili … firması , plastik boyama alanında faaliyet göstermekte iken; davacı Durden krom kaplama alanında faaliyet gösterdiğini, aynı sektör alanında yer almayan tarafların rakip olamayacağının açık olduğunu, müvekkili firma tarafından, davacı şirket tarafından yapılan bu yatırımların bedelinin davacıya ödendiğini, müvekkili firmanın sözleşmeyi hiçbir şekilde feshetmediğini, sözleşme hükümleri devam ettiğini, müvekkili firmaya müşterilerinden gelen taleplerine bağlı bir durum olduğunu, ana firmadan müvekkile gelen hiçbir talep bulunmadığından müvekkilinin de davacı firmaya herhangi bir sipariş veremediğini, müvekkili firmanın sözleşmeye konu ürünleri davacı firma dışında başkaca hiçbir firmadan temin etmediğini, davaya konu ettiği 260.000 Euro bedelinde yoksun kalınan bir kardan bahsetmek de mümkün olmadığını, yukarıda açıklanan sebeplerle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi sunmuş ve harcını yatırmıştır.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Derdest dava ilamsız takibe itirazın iptali davasıdır. İlamsız takibe dayanak yapılan alacağın taraflar arasında 08/03/2012 tarihli lower decopart üretimi ve satışına ilişkin iş takibi ve danışmanlık hizmeti verilmesi hususunda anlaşma yapıldığı, bu anlaşma neticesinde oluşan alacağın olduğu ileri sürülmektedir. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir.
Her iki tarafın defter incelemesi deliline dayandıkları nazara alınarak taraf defterleri üzerinde inceleme yapılmış, 15/08/2019 tarihinde Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/99 Talimat sayılı dosyası ile düzenlenen bilirkişi raporunda; kontrolü yapılan ürünlerde bir ayıbın bulunmadığı, bu haliyle teslime uygun olduğu, envanter miktarı 65.465 adet ürünün toplam tutarının 247.958,55 TL olduğu tespit edilmiştir. Davacı ve davalı taraf defterlerini inceleme gününde hazır etmiş, Bilirkişi 31/10/2019 tarihli raporunda davacı ve davalı defterlerini inceleyerek hazırladığı raporunda davacı ve davalı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, taraflar arasında bahse konu sözleşmeye dayalı 621885750 lower decopart chrom parçalarının üretimine ilişkin ticari ilişkinin mevcut olduğu ancak bu ürünün parlak ürüne ait lot numarası olduğu aynı ürünün saten (parlak olmayan kısmının) lot numarasının 632872000A olduğu, toplam 1.824.965 adet ürün alındığı bu ürünlerin 1.780,685 adet ürünün Autoliv firmasına satıldığı, davaya konu ürün Autoliv firmasına en son lot numaralarına göre 08/12/2016-04/03/2017 tarihleri olduğu, bu tarihten sonra 06/06/2018 tarihinde yapılan satışın 60 adet olduğu, bu satışın yedek parça satışı olarak değerlendirilebileceği, miktar olarak normal mal satışı olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, davalı şirket tarafından davacı şirkete 21/12/2016 tarihinde sipariş formunda 3.500 adet ürün talep edilmiş ancak davalı şirket bu talebin 2.160 adedini karşılayabilmiş, 21/12/2016 tarihi itibariyle elinde yeterli stoğun bulunmadığı, taraflar arasındaki dava dönemine kadar ticari ilişki neticesinde bir kısım ürünlerin iade edildiği, davacı şirketin elinde bulunduğu iddia edilen ürünlerin iade edilen ürünler olup olmadığı tespit edilemediği ancak izlenebilirlik etiketlerinin incelenmesiyle ortaya çıkabileceği, davalı şirket tarafından davacı şirkete haftalık olarak tahmini gerçekleşmesi gereken ön görü alım miktarının bildiriminin yapıldığı, bu bildirimin yapılmasının amacının davacı şirketin ham madde stok üretim ham madde alım miktarının tedarikinin sağlanmasının amaçlandığı, sipariş miktarları ile öngörülen sipariş miktarlarının genel olarak birbirleriyle uyumlu olduğu kayıtlar arasında bariz farkın bulunmadığı tespit edilmiştir. 20/10/2020 tarihli ek bilirkişi raporunda 15/08/2019 tarihli bilirkişi raporunda 65.465 adet ürünün toplam tutarının 247.958,55 TL olduğu, belirlenen bu tutarın ürünlerin faturalar üzerindeki satış rakamları üzerinden belirlendiği, sektör karlılığı olan %20 oranın bu tutardan düşüldüğünde toplam maliyetinin 206.632,13 TL davacı elinde bulunan 65.465 adet ürünün maliyeti olarak hesaplanmıştır. Bu durumda defterlerin delil olma vasfı ortadan kalkmamıştır. Raporda takibe dayanak yapılan faturanın davacı defterinde kayıtlı olduğu, davacının kayden elde kalan stok miktarı dikkate alınarak oluşan zararın 247.958,55 TL olduğu bildirmiştir
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
Tüm bu izahat çerçevesinde davacı tarafın davasını yeterince ispat ettiği sonucuna varılmış, alacağın likit olduğu ve itirazın alacağın tahsilini geciktirmeye matuf bulunduğu gerekçesi ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.

HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile:
Elde kalan stoklar sebebiyle oluşan zararın 247.958,55 TL olduğu, 08/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiz uygulanmasıyla davalıdan tahsiline,
Yoksun kalınan kar talebi yönünden vazgeçme nedeniyle REDDİNE,
Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
2-Alınması gereken 16.938,04 TL harçtan başlangıçta alınan 512,33 TL peşin harç ve 4.064,00 TL ıslah harcının mahsubu ile eksik kalan 12.361,71 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye Gelir Kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 4.926,23 TL harç ve 8.521,00 TL yargılama gideri toplamı 13.447,23 TL’nin davanın kabul ret oranına göre 12.371,45 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 172,90 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre 159,06 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmekle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 25.807,10 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmekle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflar tarafından kullanılmayan artan gider avanslarının hükmün kesinleşmesine müteakip taraflara iadesine,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2020
Katip 181357
¸(e-imzalıdır)

Hakim 215947
¸(e-imzalıdır)