Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/149 E. 2018/603 K. 02.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2018/149
KARAR NO : 2018/603

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – TC Kimlik No: …
Yenikaraman Mah. 2. Ergün Sk. No:8/2 Osmangazi/ BURSA
VEKİLİ : Av. …
Uluyol Cad. Sezen Sok. No:9 K:1-2-3-4 Osmangazi/Bursa

DAVALI : … AKADEMİ DANIŞMANLIK EĞİTİM HİZMETLERİ A. Ş.
23 Nisan 240. No:5 A/C Nilüfer/ BURSA

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 25/01/2018
KARAR TARİHİ : 02/05/2018

Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı taraf dava dilekçesinde, davacının, davalı şirkette %50 paydaş olduğunu, diğer paydaş … ile aralarında ihtilaf bulunduğunu, …’ın Bursa 1.Asliye Tİcaret Mahkemesinin 2017/1448 esas sayılı dosyası üzerinden aldığı yetkiye dayanarak şirketin 2015-2016 yılları genel kurul toplantısı için davet yaptığını, toplantıya her iki ortağın vekilleri ile birlikte diğer ortak …’ın bizzat katıldığını, toplantıda alınan kararların hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle 1, 2, 3, 4 ve 5 numaralı kararların yoklukla malul olduğunun tespiti talepli dava açıldığını, toplantı başkanı seçilmesi için oy çokluğunun sağlanamadığını, buna rağmen toplantıya devam edildiğini, diğer maddelerde alınan kararların da oy çokluğuyla alınmadığını, buna rağmen kararların geçerliymiş gibi tutanağa yazıldığını, …’ın kendi ile ilgili olan yönetim kurulu ibrasında oy hakkı olmadığı halde oy kullandığını ileri sürerek genel kurulda alınan dava konusu maddelerin yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmektedir.
DAVALININ CEVABI : Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuş, davacının yasaya aykırı işlemleri ile şirketi zarara uğrattığını, bu sebeple Bursa 2.Asliye Tİcaret Mahkemesinin 2017/839 esas sayılı dosyası ile hakkında dava açıldığını, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı ortağın rekabet yasağını ihlal ettiğini, taleplerinin iyi niyetten uzak olduğunu, genel kurulun yapılması için irade göstermediği gibi toplantıya da zorunluluk sebebiyle katıldığını, kötü niyetin hukuken korunamayacağını ileri sürmüştür.
DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava genel kurul kararının iptali davasıdır. Tarafların ileri sürdüğü iddia ve delillerle karşılıklı kabuller nazara alındığında uyuşmazlığın çözümünün hukuki değerlendirmeye bağlı olduğu sonucuna varılmıştır. Bu nedenle tahkikatta ilave delil toplanmasına gerek görülmemiştir.
Temel sorun davalı şirket genel kurulunda alınan kararların hukuka uygun olup olmadığı noktasındadır. Hukuka aykırılık iddiası da, kararların özü ile ilgili olmayıp şeklen kanuna uygun yapılıp yapılmadıkları ile ilgilidir.
Davalı şirket iki ortaklı olup ortaklar eşit paylara sahiptirler. Bir anlaşmazlık halinde oy çokluğu sağlanması mümkün olmayacağından bu türden şirketlerin yönetiminde sorun çıkması muhtemeldir. Nitekim iptali istenen genel kurul toplantısında da olduğu üzere ortaklar arasında fikir ayrılığı çıkması sebebiyle şirket yönetilemez hale gelmiştir.
Bilindiği gibi kural olarak şirket genel kurulunda kararlar oy çokluğu ile alınır. Ancak iki ortaklı ve eşit paylı bir şirkette ortaklar aynı yönde düşünmedikleri müddetçe karar alınması imkansızdır. Yasada oyların eşit çıkması halinde nasıl bir yol izleneceğine dair düzenleme yoktur. Yani bir oylamada oylar eşit çıktığında gündem maddesinin kabul edildiği söylenemeyeceği gibi reddedildiği de söylenemez. Ortada geçerli bir kabul kararı yoksa bu karara uygun davranış ve işlem tesisi mümkün olmayacağı gibi tescil ve ilan sorunları da gündeme gelecektir.
Somut olayda iptali istenen genel kurulda alınan kararların bir ortağın muhalif kalması sebebiyle diğer ortağın tek başına aldığı kararlar olduğu anlaşılmaktadır. Üstelik genel kurulu toplantıya çağıran ortak … kendini ilgilendiren konularda da oy kullanmıştır. Şirket ortakları aynı zamanda şirketi temsile yetkili kişilerdir. Kendileri yönünden ibra kararında oy kullanamazlar. Bu haliyle şirketin hukuken geçerli bir genel kurul toplantısı yapabilmesi için ancak oy birliği sağlanması gerekir. Şirketin genel kurul toplantılarının da zamanında yapılmadığı bu sebeple ortaklardan …’ın mahkememizden yetki alarak genel kurulu topladığı nazara alındığında sürecin şirketin tasfiyesi ile sonuçlanması kaçınılmaz görünmektedir. Şirketin devamında ortaklar için güncel ve makul bir yarar var ise durumu taktir edip makul bir çözümde uzlaşmaları daha doğru olacaktır. Ancak bu haliyle genel kurulda alınan kararlar batıldır.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile … Akademi Danışmanlık Eğitim Hizmetleri A.Ş.nin 24/01/2018 tarihinde yapılan 2015-2016 yıllarına ait olağan genel kurul toplantısında alınan 1, 2, 3, 4 ve 5 numaralı kararların mutlak butlanla batıl olduğunun tespitine,
Alınması gereken 35,90-TL harç peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı vekili lehine takdir edilen 2.180-TL ücret-i vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 118,50 TL yargılama gideri ve 35,90-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar davacı vekili ve davalı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı açıkça okundu, anlatıldı. 02/05/2018

İş bu kararın gerekçesi 25/05/2018 tarihinde yazılmıştır.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …