Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1477 E. 2022/1178 K. 09.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1477 Esas
KARAR NO : 2022/1178

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -….
Av. … –
DAVALILAR : 1- … – ….
2- … – … …
3- … – …….
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 09/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; müvekkilinin … ‘nin ortağı olduğunu, şirket ortaklığının 14/11/2013 tarihli Ortaklar Genel Kurulunda kabul edildiğini 2000/6000 oranın oranında hisse karşılığı hisselerinin nominal değeri olan 100.000,00-TL nin tamamının davacı tarafından ödendiğini, ödemenin her iki ortak tarafından kabul edilmesine rağmen şirket kayıtlarına ne sermaye olarak ne de ortak adına borç olarak geçirilmediğini, davacının 29/12/2018 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında şirket sermayesinin arttırılması hususunda daha önce ödenen ve şirket kayıtlarına alınmayan 270.000,00-TL nin kendi adına arttırılacak sermaye payı olarak kabul edilmesini teklif ettiğini ancak diğer ortaklar tarafından kabul edilmediğini, bunun üzerine davacının şirket sermayesinin arttırılmasına karşı çıkmasına rağmen diğer ortaklar tarafından şirket sermayesinin arttırılması kabul edildiğini, bu yolla davacının şirketteki hisse oranının düşürüldüğünü, söz konusu genel kurul kararı ve sermaye artışına ilişkin ana sözleşme değişikliğinin iptali için dava açtıklarını, açılan davanın Bursa 2 asliye ticaret mahkemesinin 2018/180 Esas sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, davacı tarafından daha önce de Bursa 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1215 Esas sayılı dosyası ile hile nedenine dayalı olarak ortaklıktan çıkma talebi ile dava açıldığını ancak ispatlanamadığından 14/03/2018 tarihli kararı ile reddedildiğini, davalı diğer ortakların bu davada davacının ödemiş olduğu ileri sürülen 270.000,00-TL yi aldıklarını kabul ettiklerini, davacının davalı ortakların kendisini yanıltarak şirkete ortak yaptıklarını, yüksek kar vaadi ile para alındığını ancak şirketin sürekli zarar ettiği gerekçesiyle kendisine kar payı verilmediğini, şirket ortaklarının davacıyı bu yolla dolandırdıkları düşünüldüğünden haklarında suç duyurusunda bulunduklarını, davalı ortaklar hakkında dolandırıcılık suçlamasıyla Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/348 Esas sayılı dosyası ile kamu açıldığını ancak 23/03/2017 tarihli mahkeme kararı ile sanıkların beraatine karar verildiğini, beraat kararı sonrasında Şirket ortaklarından olan Hale Şensoy Gezer’in davacı aleyhine Bursa 6 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/1161 Esas sayılı dosyası ile manevi tazminat istemli dava açıldığını ve davanın halen derdest olduğunu , ortaklıktan çıkma taleplerinin haklı sebeplerinin olduğunu, şirketin 3 ortağından biri olan davacı ile ortaklar arasındaki güven ortamının ortadan kalktığını, şirket yönetim ve işlerinin tamamen diğer ortaklarca yürütüldüğünü, davacı ortağa bilgi verilmediğini, şirket karından davacının yararlanamadığını ayrıca bilgisi dışında şirketin aşırı borçlandırıldığı endişesi taşıdığını beyanla limited ortaklığın sonlandırılması ve davacı ortağın ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini, şirketin tüm aktif ve pasiflerinin tespiti ile davacının son genel kurul öncesindeki gibi 2000/6000 payına karşılık olan tasfiye payı(çıkma akçesi) tespitiyle bu bedelin davacıya ödenmesini, dava süresince davacının ortaklık sıfatı devam edeceğinden gerek kendisi gerekse şirketin menfaatlerinin olumsuz etkilenmemesi için tedbiren şirket yönetimine kayyım tayin edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davalı … ve … adına husumet itirazında bulunduklarını, davanın limited şirket ortaklığından çıkma davası olduğunu ve şirkete karşı açılması gerektiğini, davalı … ve … hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesini, Davacı tarafça Bursa 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1215 Esas sayılı dosyası ile ortaklık payının iptali ile hileyle hataya düşülerek ödenen paranın iptalinin talep edildiğini ve yargılama sonucunda davacının ortaklıktan ayrılma taleplerinin reddedildiğini, davacının ortaklıktan ayrılmasını gerektirir yeni bir sebebinin bulunmadığından aynı iddialarla ikame edilmiş olan davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının şirketin kuruluş aşamalarından itibaren haberdar olduğunu ve bir süre sonra ortaklık talebinde bulunduğunu ancak davalı müvekkilleri tarafından işlerin iyi olması nedeniyle yeni bir ortağa ihtiyaç duymadıklarından davacının teklifini kabul etmediklerini, daha sonra işlerin büyümesi ile birlikte ve davacının ısrarlı ortaklık talebi nedeniyle davalı müvekkillerinin ortaklık hususunu kabul ettiklerini, davacının şirketin 1/3 hissesi karşılığı 400.000,00-TL sine anlaşıldığını, ancak davacının bu bedelin 370.000,00-TL sini şirkete ödediğini, bakiye 30.000,00-TL sini ödemediğini, daha sonra davacının bu yatırımından cayarak ortaklık payının tamamını peşin olarak talep ettiğini, şirketin böyle bir ödemeyi yapmasının ödeme dengelerini bozacağı nedeniyle kabul edilmediğini, davacı tarafından şirket ortaklarının dolandırıcılık yaptıkları iddiası ile şikayeti üzerine Bursa 5. Ağır ceza Mahkemesinin 2016/348 Esas sayılı dosyasının ikame edildiğini ve yapılan yargılama sonucunda müvekkili şirket ortaklarının beraat ettiğini, davacının ortada zarar olmadığı halde şirketin içinin boş olduğu gibi nedenlerle ortaklıktan çıkma talebi üzerine Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1215 sayılı dosyasının ikame edildiği ve açılan davanın ret ile sonuçlandığını, faal olan ve işleri devam şirket için yapılan genel kurulda sermaye artışı ve alınan kararların iptali üzerine Bursa 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/180 Esas sayılı dosyasının ikame edildiği ve davanın halen derdest olduğunu, davacının halen faal olan ve büyüyen bir şirketin ortağı olduğunu ve ortaklıktan çıkma için haklı bir nedeninin olmadığını, davaların tamamının sebebinin davacının kusurlu hareketlerinin olduğunu, davacının kendi kusurundan yararlanmasının kabul edilemeyeceğini beyanla davalılar … ve … hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, Bursa 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/180 esas sayılı dosyasının sonucunun bekletici mesele yapılmasını, davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, davalı limited şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkindir.
Ortaklar arasında ortaklık ilişkisinin devam edebilmesi için güvene dayalı bir ilişki tesis edilmelidir. Süreç içerisinde taraflar arasında bu anlamda bir birliktelik kalmamış ise ortaklığı yürütmenin taraflara ve şirkete herhangi bir faydası kalmayacaktır. Zira Limited şirketlerin nitelikleri itibariyle ortaklık yapısında kişi unsuru ağır basmaktadır. Davalı şirketin ticari defter, belge ve kayıtların incelenmesi amacıyla dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, davalıların davalı şirkete ait ticari defter, belge ve kayıtları bilirkişi heyet incelemesine sunmadıklarından dolayı bilirkişi incelemesinin yapılamadığı görülmüş, davacı tanıkları mahkeme huzurunda dinlenmiş, davacı tanığı … beyanlarında eşinin davalılarla davalı şirkete toplam 370.000,00 TL ödeme yaparak ortak olduğunu, verdiği bu paranın 100.000,00 TL sinin şirket kayıtlarına geçirildiğini, 270.000,00 TL’nin şirket kayıtlarına yansıtılmadığını, şirket muhasebesi ile davalı …’in eşinin ilgilendiğini, şirketin nakit paraya ihtiyacı olduğunu bu nedenle davacı eşinden 300.000,00 TL kredi çekmesini istediklerini, şirkete ortak olduktan yaklaşık 4-5 ay sonra bunun gerçekleştiğini, davalı şirketin kar ve payı dağıtmadığını, ancak davalılar … ve …’in ailelerinin şirketten geçimlerini sağladığını, bir diğer tanık … beyanlarında, davacının davalı şirkete ortak olmak için 300.000.00 TL ödeme yaptığını, şirket borçları nedeniyle davacının sıklıkla arandığını, şirkete ortak olurken istemediği takdirde ortaklıktan çıkabileceğini ifade ettiklerini, ancak ortaklıktan çıkmasına müsaade etmediklerini beyan etmiş, tanık … beyanlarında davalı şirkette 2019 yılı sonuna kadar müşavirlik yaptığını, davacı ile şirket yetkililerinin aile dostu olduklarını, davacının ortaklığı sürecinde herhangi bir kar payı dağıtımının yapılmadığını beyan ettikleri görülmüş, taraflar arasında Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen alacak davasında alınan bilirkişi raporunun incelenmesinde davalı şirketin 14/11/2013 tarihli mali tabloları üzerinde uygulanan mali yapı oranlarının istenen oranlardan uzak seyrettiği, bunun da işletmenin borç baskısı altında olduğu şeklinde yorumlanması gerekeceği, işletmenin inceleme tarihi itibariyle henüz 7 aylık bir şirket olduğu, bu nedenle doğal olarak kurulmuş tesis, makine, taşıt vb. Giderlerinin yüksek seyredeceği, pazara henüz girmiş olması nedeniyle karlılık oranlarının ilk yıl baz alınarak değerlendirilmesinin isabetsiz olacağı şeklinde rapor verildiği, bu rapor üzerine davacının alacak davasının ispatlanamadığından reddine karar verildiği, dosyamız arasına alınan Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasının incelenmesinde müştekinin dosyamız davacısı sanıkların ise dosyamız davalıları oldukları davalı sanıklar hakkında dolandırıcılık suçlamasıyla yargılama yapıldığı, davacı müştekinin davalı şirkete verdiği paranın bir kısımının nerede olduğunu, sanıkların açıklayamadığını, yatırdığı ortaklık payına karşılık kendisine ödeme yapılmadığını bildirdiği, bu yönüyle şikayetçi olduğu, sanıkların ise şirketin mali durumunun iyi olduğunu, şirketin içinin boşaltılmasının söz konusu olmadığını, katılanın umduğu karı elde edememesi nedeniyle şikayette bulunduğunu savundukları, yapılan yargılama sonunda taraflar arasındaki ihtilafın hukuki mahiyette olduğu, dolandırıcılık suçundaki hile unsuru yönünden suçun yasal unsurlarının oluşmadığı, bu nedenle sanıkların beraatine karar verildiği görülmüştür.
Tüm bu açıklamalar ışığında; limited şirketlerde kişi unsuru ağır bastığından davalı şirketteki ortaklık ilişkisinin temelinden sarsıldığı ,bu halde davacı ortağın şirketten çıkma talebinde haklı sebep olarak kabul edilerek davacının ortaklıktan çıkmasına izin verilmelidir. Davacı tarafça ayrılma akçesi talep edilmemekle ayrılma akçesiz olarak davacının şirket ortaklığından çıkmasına dair karar hükmolunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜ ile, davacının Bursa Ticaret Sicilinin …. sicil no ile tesciline , … ortaklığından dava tarihi itibariyle ayrılma akçesiz olarak çıkmasına,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 80,70-TL harçtan başlangıçta alınan 59,30- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 21,40- TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- Davacı tarafça yapılan 59,30-TL peşin harç, 59,30-TL Başvurma Harcı, 540,50-TL yargılama gideri toplam 659,1‬-TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2022

Katip …
E-Imzalıdır.

Hakim …
E-Imzalıdır.