Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1364 E. 2020/841 K. 11.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

…….
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1364
KARAR NO : 2020/841

BAŞKAN : …….
ÜYE : …….
ÜYE :…….
KATİP :…….

DAVACI : …………
VEKİLİ : Av…….

FERİ MÜDAHİL : …….
…….
…….
…….
…….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL :…….
…….
…….
…….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL…….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : ………….

VEKİLİ : Av…….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL: …….
VEKİLİ : Av. …….
FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL :…….
VEKİLİ : Av…….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….

…….

…….

…….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL …….-

VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL :…….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL :…….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av…….

FERİ MÜDAHİL : …….-
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
…….
………
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
…….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL :…….
VEKİLİ : Av…….

FERİ MÜDAHİL :…….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av…….

FERİ MÜDAHİL: ……..
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL: …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av……..

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL : …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL:…….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL: …….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL:…….
VEKİLİ : Av. …….

FERİ MÜDAHİL :…….
VEKİLİ : Av…….

FERİ MÜDAHİL: …….

DAVA : Konkordato
DAVA TARİHİ : 13/10/2018
KARAR TARİHİ : 11/12/2020
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,

DAVACININ TALEBİ :Davacı vekili dava dilekçesinde … Tekstil Tic AŞ’nin tekstil alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, davacı şirketin içinde bulunduğu ekonomik sorunlar nedeniyle borçlarının vadelerinde ödeyememe tehlikesi altında bulunduğunu davacının ortaklarının da bu şirkete ait borçlardan kefaletten kaynaklı olarak sorumlu olması nedeniyle, ortak olan davacılar içinde konkordato talebinde bulunduklarını ortaklıkla davacılar arasında organik bağ bulunduğundan elde ki davayı birlikte açtıkları gerekçe göstererek geçici mühlet talebinde bulunmuşlar, davacıya öncelikle geçici mühlet verilmesini ve şartlar tahakkuk ettiğinde kesin millete geçilmesini, konkordato’nun tasdiki ve ilanına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER ve GEREKÇE:
Eldeki davada davacı … Tekstil AŞ ile şirketin ortağı olan gerçek kişiler yönünden ortaklıkla davacılar arasında organik bağ bulunduğu iddiasıyla birlikte açılmıştır. Şirketin ortaklarının konkordato taleplerinin dayanağı şirketin borçlarına kefaletten kaynaklanmaktadır. Ancak yargılama süreci içerisinde şirkete ait davadan ortaklara ait dava tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi yargılamanın sıhhatli yürütülmesi bakımından gerekli görülmüştür.
Adi konkordato, iflasa tabi olup olmadığına bakılmaksızın, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun borçlarını proje ile belirli bir vade veya indirim yoluyla yeniden yapılandırabilecekleri bir hukuki imkandır. Konkordato geçici mühleti başarıya ulaşma ihtimalinin olması durumunda borçluya bir yıllık kesin mühlet verilir ve ilan edilir.
Konkordato, bir borçlunun teklif ettiği projenin İİK’da öngörülen nitelikli çoğunlukta alacaklıları tarafından kabul edilmesi ve asliye ticaret mahkemesince tasdik edilmesi sonucu, vadesi geldiği halde borçlarını ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçluya, vade verilmek veya indirim (tenzilat) yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilme teklifi doğrultusunda borçlarını yeniden yapılandırılmayı mümkün kılan bir hukuki müessesedir.
Konkordato hükümlerinden yararlanmak isteyen borçlu veya borçlunun iflasını isteyebilecek alacaklılardan biri, Asliye Ticaret Mahkemesine vereceği dilekçesine İİK m. 286’ da sayılan belgeleri de ekleyerek konkordato mühleti talebinin kabul edilmesi hususunda bir başvuru yapabilir.
Konkordato talebine eklenecek belgeler Madde 286 da sayılmıştır, bunlar aşağıda belirtilenlerdir;
a) konkordato ön projesi.
b) Borçlunun malvarlığının durumunu gösterir belgeler;
c) Alacaklıları, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren liste.
d) Konkordato ön projesinde yer alan teklife göre alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar ile borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarı karşılaştırmalı olarak gösteren tablo.
e) (Değişik:6/12/2018-7155/13 md.) Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumun-ca yetkilendirilen bağımsız denetim kuruluşu tarafından verilen denetim raporu ile dayanakları.
Mahkeme talep ile birlikte İİK m. 286’ daki belgelerin eksiksiz olduğunu tespit ettikten sonra borçluya derhal üç aylık geçici bir mühlet verir. Burada mahkemece yapılacak inceleme şekli bir inceleme olup talepte ve sunulan belgelerde bir eksiklik bulunmuyorsa borçluya derhal üç aylık geçici bir mühlet vermek gerekmektedir. Bu aşamada mahkemec üç aylık geçici mühlet kararı verilirken içerik ve sunulan bilgilerin sıhhati ve gerçekliğinin denetlenmesi mümkün değildir. Mahkeme geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi konkordato komiseri görevlendirilerek denetlenir (İİK m. 287/3). Verilen bu geçici mühlet, borçlunun veya komiserin talebiyle iki ay daha uzatılabilir (İİK m. 287/4). Komiser mühletin sonunda mahkemeye bir rapor sunar. Bu rapor neticesinde mahkeme konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğuna kanaat getirirse, borçluya bir yıllık kesin mühlet verir (İİK m. 289). Bu bir yıllık kesin mühlet, sürenin dolmasından önce komiser veya borçlunun talebiyle altı aya kadar daha uzatılabilmesi mümkündür. Mühlete ilişkin mahkemece verilen tüm kararlar kesin niteliktedir.
Davacının konkordato başvurusu ve başvuruya eklediği İİK m. 286 da sayılan belgelerin eksiksiz olduğu görüldüğünden davacı borçluya üç aylık geçici bir mühlet verilmiştir. Mühlet kararıyla birlikte İİK m. 287 uyarınca geçici mühlet kararı verirken borçlunun malvarlığının muhafazası amacıyla, borçlunun aktifini elden çıkarması veya azaltması gibi alacaklıların zarar görme ihtimalini doğuran durumları bertaraf etmek için 297. Maddenin ikinci fıkrasındaki haller de dâhil olmak üzere gerekli önlemlerin mahkemece resen alınması gerektiğinden buna yönelik tedbirler oluşturulmuştur. Ayrıca geçici mühlet kararıyla birlikte, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dâhil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve önceden başlamış takipler durur (İİK m. 294/1). İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları da uygulanmaz ve bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ile hak düşüren süreler de işlemez. Bu hususta geçici mühlet kararıyla birlikte açıklanmıştır.İİK m. 294/2 ve 295’te bu yasağın istisnaları düzenlenmiştir. Buna göre mühlet devam ederken rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceği gibi, önceden başlatılan takibe de devam edilebilecektir (İİK m. 295). Ancak bu takiplerde muhafaza tedbirleri alınamayacak ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemeyecektir (İİKm. 295). Dolayısıyla konkordatoda, rehinli malın satışını engellemek için geçici mühlet ve akabinde kesin mühlet kararlarının alınması yeterli görülmüştür. İİK m. 294’ ün 206. maddeye yapmış olduğu atıfla işçi ve nafaka alacaklarının da takip yasağına dâhil değildir. Ancak HMK tedbir yoluyla bu yönüyle de tedbir kararı oluşturulabilecektir.
İİK m. 289/3 gereği, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde, borçluya bir yıllık kesin mühlet süresi verilir hükmü uyarınca geçici mühlet içerisinde yapılan incelemeler ve konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığı denetlenmiştir. Mahkememizce, komiser raporu ve alacaklıların da itirazları değerlendirilmiş, borçlunun teklif etmiş olduğu konkordato şartlarına göre borçlarını ödeme ihtimalinin olduğu ve teklif edilen konkordatonun borçlunun ödeme kabiliyetine tekrar kavuşma amacına hizmet ettiği yolunda kanaatine ulaşılmıştır ve borçluya kesin mühlet verilmiştir.
Kesin mühletin ilanından sonra, İİK m. 299’a göre konkordato komiseri tarafından yapılacak ilanla alacaklıların alacaklarını bildirmesi istenir ve komiser bildirilen alacakların kayıtlarını yapar. İlanın yapılması ve bunun üzerine alacaklıların alacaklarını bildirmesi konkordato projesinin şekillenmesinde önemli bir rol oynamaktadır; alacaklılar toplantısı için karar yeter sayısının sağlanabilmesi, borçlunun malvarlığı ile sorumlu olduğu pasif kapsamının belirlenebilmesi ve akabinde konkordato projesinin tasdik edilebilmesi için mutlak surette alacaklıların desteğinin sağlanabilmesi gerekir. Bunun dışında borçlunun bilançosunda veya alacaklılar listesinde kaydı yer almayan alacaklının konkordato projesi kapsamında yer alabilmesi için alacağını komisere bildirmesi gerekmektedir
Borçlunun bilançosunda kayıtlı alacaklıların ilan tarihinden itibaren alacaklarını bildirme zorunluluğu bulunmamaktadır (m. 299). Bu şekilde, bilançoda yeralan alacaklar ve ilan yoluyla bildirilen alacaklar olmak üzere alacaklılar iki bölüm oluşturmaktadır.
Alacaklılar, komiser tarafından yapılacak ilânla, ilân tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde alacaklarını bildirmeye davet olunur ve komiserin bu ilanı (m. 299), İİK m. 288’deki usule uygun şekilde yaptırması gerekecektir. Buradaki ilan komiser tarafından yaptırılır ve mahkemece yaptırılan geçici veya kesin mühletin ilan edilmesinden farklı olup ilan mahkemece yapılmaz. İlanın mahkemece kesin mühlet kararının verilmesinden sonraki zaman diliminde komiser tarafından yapılması gerekir.
Buna göre komiser tarafından davacı borçlu için alacaklılara ilân tarihinden itibaren onbeş gün içinde alacaklarını bildirmeye davet için gerekli ilanlar yapılmış ve ilanda, alacak bildiriminin yapılacağı adresin ve hangi zaman içinde yapılabileceği, alacağını süresinde bildirmeyen alacaklıların, alacaklarının borçlunun bilançosunda da kayıtlı olmaması durumunda, kanun maddesinde belirtilen konkordato müzakerelerine alınmayacağı hatırlatılmıştır..
Komiser aracılığı ile konkordato projesinin hazırlanması, alacakların bildirilmesi ve tahkiki tamamlandıktan sonra, ilanla konkordato projesini müzakere etmek üzere alacaklılar toplantıya davet edilmiş, ilânın birer sureti adresi alacaklılara posta ile gönderilmiş, toplantı günü ilandan en az on beş gün sonra yapılmıştır .
Alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmayacak kişiler aşağıdaki gibidir :
-206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların (işçi ve nafaka) alacaklıları
-Borçlunun eşi ve çocuğu,
-Borçlunun kendisinin ve evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşi.
-Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, (298 inci madde uyarınca takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılacaktır)
04/08/2020 tarihinde alacaklılar toplantısı yapılmış, toplantıda yasanın öngördüğü oranda çoğunluk sağlanamadığı anlaşılmıştır.
Toplantı sonrası oylamaya ilişkin iltihak süresi beklenmiş ve komiser tarafından oylama sonucunda projenin tasdiki hususuyla ilgili olarak gerekçeli rapor hazırlanmıştır. İltihak süresi sonunda da davacıların konkordatonun tasdiki için yasanın öngördüğü çoğunluğu sağlayamamış olduğu belirlenmiştir. Rapor mahkememize ibraz edildikten sonra kesin mühlet içerisinde konkordato projesi tasdik kararı hakkında bir karar verebilmek için bir duruşma günü belirlenerek İİK 304. Maddesi uyarınca duruşma günü ilan edilmiş, itiraz edenlerin itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri ihtar edilmiştir.
Konkordatonun tasdiki için gerekli koşullar İİK’nın 305. maddesinde sayılmıştır. Bunları beş maddede sıraladığımızda şartlar şu şekildedir:
1- Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması gerekmektedir..
2- Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması gerekir.
3- Konkordato projesi İİK m. 302 de öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş olmalıdır. İİK’nın 302.’nci maddesinin 3. fıkrasına göre, kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini, aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır. Mahkeme bu oranları ve konkordatonun aranan çoğunlukla kabul edilip edilmediğini konkordato komiseri raporunu esas alarak belirleyecektir. Ancak mahkeme, komiserin raporu ile bağlı olmayıp, bu koşulu da kendiliğinden araştırmalıdır. Nitekim komiserin raporu mahkeme bakımından bağlayıcı değildir.
Alacaklılar toplantısı ve buna ilişkin tutanaklar ile yedi günlük iltihak süresinde katılan ve olumlu oy veren alacaklı ve alacak çoğunluğunun dikkate alınması gerekmektedir. Sonuç itibariyle davacıların konkordato projesi yasanın öngördüğü çoğunlukla kabul edilmemiştir. Bu koşul konkordatonun tasdiki için gerekli bir koşul olup yasanın öngördüğü diğer koşullar bulunsa dahi projenin tasdinine karar vermek mümkün olmayacaktır.
4- İİK’nın 206. maddesinin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklarının tam olarak ödenmemesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe, yeterli teminata bağlanmış olması gerekmektedir.
5- Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması gerekmektedir.
Netice olarak davacıların konkordato projesi yasanın öngördüğü çoğunlukla kabul edilmemiştir.
Davacı sermaye şirketi olduğundan İİK m.292 uyarınca borca batık olup olmadığının ve şirketin iflasına karar verilmesinin gerekip gerekmeyeceğinin belirlenmesi gerekmektedir. Çünkü borca batıklık durumu sermaye şirketleri için bir iflas sebebi olup 292. madde uyarınca bu durumun resen dikkate alınması gerekmektedir.
Davacı şirket vekili ve şirket yetkilisi tarafından şirkete kaynak yaratılacağı sermaye koymak isteyen yatırımcılar bulunduğu bu şekilde şirketin borca batıklıktan kurtarılarak alacaklılar ile de konkordato dışında birtakım anlaşmalar yapılarak şirketin iflastan kurtulmasının mümkün olabileceği gerekçesiyle 06/10/2020 tarihli tasdik yargılamasının yapılacağı duruşmada kendilerine süre verilmesi talebinde bulunmuşlardır. Davacı tarafça buna ilişkin üçüncü kişilerce verilmiş teklif metni sunulmuş 06/10/2020 tarihli duruşmada şirkete yatırım yapmak isteyen bir firma yetkilisi de bu konuda sözlü olarak açıklamada bulunmuştur.
Mahkememizce konkordato projesinin tasdik yargılaması sürecinde yapılan alacaklılar toplantısında yeterli katılımın ve çoğunluğun sağlanamadığı bu haliyle yeni bir proje sunulması ve yeni bir oylama yapılmasının da mümkün olmadığı bu şekilde tasdik sürecinin tamamlanmış olduğu ancak alacaklılar toplantısı sonrası hazırlanan komiser raporunda hali hazırda şirketin aktif ve pasifleri dikkate alındığında borca batık durumda bulunduğu olası bir iflas kararı ve iflas tasfiyesi neticesinde alacaklıların eline geçecek miktarın malların satışının gerçek değerinin ortalama %40’ı yahut %50’si üzerinden gerçekleşecek olması dikkate alındığında her ne kadar rehinle temin edilen alacaklılar bakımından tasfiye süreci daha farklı ise de bu hususta değerlendirme yapılırken tüm alacaklıların menfaatlerinin gözetilerek değerlendirme yapılması gerektiği, dosyaya sunulan davacı şirkete ait teklif mektupları ve duruşmaya katılan firma yetkilisinin sözlü beyanları nazara alındığında şirketin satın alınması yahut yatırımcı temini hususunun hem davacı şirketi hemde işletme potansiyelinin korunmasını sağlayacağı hem de alacaklıların tamamının iflas tasfiyesi halinde elde edilecek alacağa oranla alacaklıların daha büyük ölçüde temin edilebilecek oluşu da dikkate alındığında tedbirlerin devamı ile kesin mühletin sonlandığı tarih de nazara alındığında bu husus için davacı tarafa bir süre verilmesinin dosya kapsamına ve tüm dosya taraflarının menfaatlerine daha uygun düşeceği kabul edilmiş ve davacı tarafa kesin mühlet süresi de dolmadığından buna uygun olacak biçimde süre verilmesi uygun görülmüştür.
Ancak verilen sürenin sonunda 10/12/2020 tarihli duruşmaya kadar davacı taraf mahkemeye ve alacaklılara vaadettiği borca batıklık halinin kaldırılması ve önemli bazı alacaklılarla konkordato haricinde şirketin devamlılığını sağlayacak nitelikte anlaşmaları gerçekleştirememiştir. Verilen süre içerisinde bir kısım anlaşmalar yapılmışsa da şirketin borca batıklığı giderilemediği gibi kesin mühletin sonlanarak tedbirlerin kalkmasından sonra devam edecek takiplerde ki işlemler dolayısıyla şirketin fiilen işletilmesine yarayacak boyutta anlaşmalar sağlanmamıştır. Davacı taraf duruşmada 2.800.00,00 TL civarında bir alacak için alacaklılarla yenileme sözleşmesi yapıldığını belirtilmişse de yenileme sözleşmesi kapsamında borç pasif kalemler içerisinde varlığını devam ettireceği gibi borca batıklık durumunu ortadan kaldırmaya bir etkisi de bulunmamaktadır.
Mühlet dönemi içerisinde davacı şirketin maddi varlıkları ile ilgili değerlemeler yapılmış davacı tarafça yapılan bu değer belirlemelerine gerçek değerinden daha düşük oldukları gerekçesiyle yargılama müddetince bir itirazda sunulmamıştır. Yine yapılan değerlemelerin uygun olduğu görülmüştür. Bu durumda davacı tarafın malumunda olduğundan, 06/10/2020 tarihli tasdik yargılamasının yapılacağı duruşmada davacının aktif kalemlerine ilişkin olarak raporlara, rayiç değer bilançosuna göre aktif pasif farkına ve borca batıklık belirlemesine herhangi bir itirazda bulunulmamış, bu yönde davacının aktif kalemlerinin yeniden değerlemesi yapılarak araştırılması talebinde bulunulmamıştır. Davacı tarafında kabulünde olan borca batıklık durumunun giderilmesi için duruşmada hazır bulunan alacaklılardan ve mahkememizden süre talep edilerek kendilerine imkan tanınmasını talep etmişlerdir.
Komiser heyetinin raporuna göre de, davacı hem kaydi hemde rayiç değer bilançosuna göre borca batıktır. Rayiç değer bilançosuna göre davacının borca batıklığı 10.795.464,91 TL tutarındadır. Rapor içeriğinde de yer verildiği üzere İzmir ili Selçuklu ilçesi Pamucak mevkiinde bulunan 3105 ada 1 parsel de kayıtlı olan ve borçlu şirket ve onun iştirakleri tarafından 4 yıldızlı otel yapımına konu edinen 03/11/1997 tarihli tahsis işlemi neticesinde tahsis şartlarının şirket tarafından ifa edilmemesi sebebiyle … Turistlik A.Ş lehine tesis edilen 49 yıllık irtifak hakkının 19/11/2011 tarihinde telkin edildiği buna ilişkin bazı davalar açıldığı ancak davaların reddedildiği ve şirket lehine verilmiş bir karar da bulunmadığı bu sebeple davacının bu taşınmaza yaptığı … Turistlik A.Ş lehine harcamaların bilançonun aktif kısmında değerlendirilmesi mümkün olmadığı belirlenmiştir. Nitekim davacı şirket konkordato başvurusunda bulunurken bilançolarının aktif kalemlerde bu kısmı sıfır bakiye olarak göstermiştir.
Borca batık olan davacı şirketin iflasına resen karar verilmesi gerektiğinden ve de borçlunun mal varlığının korunması için iflastan başka yol kalmadığından konkordato projesinin tasdik talebinin reddine karar verilmekle birlikte borçlu şirketin iflasına da karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının konkordato projesinin tasdik talebinin reddi ile, Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı … TEKSTİL SANAYİ VE DIŞ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ (Ticaret Sicil No:…), (Vergi Kimlik No:…) ‘nin borca batık olması nedeniyle 10/12/2020 tarih ve 14:53 itibariyle İFLASINA,
Dosya kapsamında alınan tüm tedbirlerin kaldırılarak konkordato komiseri ……. ……., ……. ……. ve ……. ……. komiserlik görevinin sonlandırılmasına,
İflasın açıldığının derhal Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilerek tescil ve ilanının sağlanmasına,
Keza iflasın açıldığının derhal Bursa İflas Müdürlüklerine bildirilmesine,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 54,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair kararın tebliğinden itibaren on günlük süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 11/12/2020
İş bu kararın gerekçesi 10/01/2021 tarihinde yazılmıştır.

Başkan …….
e-imzalıdır
Üye …….
e-imzalıdır
Üye …….
e-imzalıdır
Katip …….
e-imzalıdır