Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1324 E. 2019/211 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1324 Esas – 2019/211
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2018/1324
KARAR NO : 2019/211

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI : … OTOMOTİV YAN SANAYİİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – 0293005491900024
VEKİLİ : Av.
DAVALI : HASIMSIZ –
DAVA : Adi Konkordato
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 28/02/2019

Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili firmanın Endüstriyel alanda birçok kalemde üretim yapan, köklü firmalardan olduğunu, firmanın 20/03/1987 tarihinde ticari hayatına başladığını, orta ölçekli firmalar sınıfında tanımlanan bir işletme olduğunu, şirketin 2018 ağustos ayında aleyhinde Bursa 15. İcra Müdürlüğünün 2018/10704 sayılı icra takibi başlatılan 27.000.000,00-TL takibin haksız ve dayanaksız olduğunu, müvekkili firmanın böyle bir borcu bulunmadığını, takibe dayanak senetlerin halen şirket ortağı olan ve Nisan 2018 dönemine kadar yönetim kurulunda görev alan Hasan Kumru ve Hüseyin Kumru tarafından keşide edildiğinin anlaşıldığını ve ilgili kişiler hakkında hem idari hem adli yönden hukuki müracatların yapılması neticesinde Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/83099 sayılı dosyası soruşturma başlatıldığını, yine gerçeğe aykırı olan icra takibine karşı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1304 Esas sayılı Menfi Tespit davası açıldığını ancak takibin durdurulması için 34.500.000,00-TL gibi bir bedel yatırılması gerektiğinden böyle bir miktarı şirketin yatırmasının mümkün olmadığını, takip sonrasında firmanın kredibilitesinin negatife düştüğünü, kredi bulamadığını ve ileri tarihli çeklerinin muhataplarınca kabul görmediğini, haksız icra takibinin devam etmesi halinde müvekkili şirketin iflasa sürükleneceğini, takibin yersiz ve gerçekdışı olduğunu ispatlayacak somut belgelere sahip olduklarını ancak bu sürecin müvekkili firmanın iflasına neden olabilecek kadar uzun süreceğini belirterek şirkete kesin mühlet verilirse icra tehdidi konkordato mühleti süresince ortadan kalkalacağı için tüm borçların belli bir vadede ödenebileceğini ileri sürerek vade konkordatosu talep etmiştir.
Mahkememizce davacı tarafa geçici mühlet verilmiş ve geçici mühlet sonunda yapılan 28/02/2019 tarihli oturumda davacı vekili müvekkilinin gördüğü lüzum üzerine davadan feragat ettiklerini, feragatleri doğrultusunda davanın sonlandırılmasını talep ettiğini beyan etmiştir.
Konkordato komiseri olarak atanan Şevki Yetiker 26/02/2019 günlü raporu ve eklerinden anlaşıldığı kadarıyla şirket borca batık durumda değildir. Duruşmaya katılan taraflardan da şirketin borca batık olduğu ve iflası gerektiğini beyan eden herhangi bir alacaklı olmamıştır. Bu durumda şirketin iflasına karar verilmesi için bir sebep olmadığı takdir edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 307. ve devamı maddeleri uyarınca feragat; davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayan, kayıtsız ve şartsız hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilen, kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğuran ve davaya son veren tek taraflı bir taraf işlemidir.
Bu nedenlerle; mahkememizce vaki feragat nedeni ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

Davacı … Otomotiv Yan Sanayii ve Ticaret Anonim Şirketi’nin konkordato talebinin feragat sebebiyle reddine,
Mahkememizce yapılan değerlendirmeye göre şirket borca batık görülmediğinden ve iflas kararının verilmesi yasal zorunluluk olarak takdir edilmediğinden davacı şirketin iflasına karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafa konkordato geçici mühleti uygulanması sebebiyle uygulanan tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
Kararın icra iflas kanunu 288 maddesi gereğince ilanına ve ilgili yerlere bildirim yapılmasına,
Maktu red harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren on (10) günlük süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar tarafların yüzüne karşı açıkça okundu, anlatıldı. 12/03/2019

İş bu kararın gerekçesi 12/03/2019 tarihinde yazılmıştır.

Başkan 37232

Üye 125321

Üye 122455

Katip 154201