Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1183 E. 2019/344 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1183 Esas – 2019/344
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1183
KARAR NO : 2019/344

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … İNŞAAT ELEKTRİK TELEKOÜNİKASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

VEKİLİ : Av.
DAVALI : NİLÜFER BELEDİYE BAŞKANLIĞI
VEKİLİ : Av.
İhsaniye Mah. Cumhuriyet Meydanı 2/A 2/B Nilüfer/Bursa
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2018
KARAR TARİHİ : 26/03/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : 25/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davalı Belediye Başkanlığı Fen İşleri Müdürlüğünün 2017/393394 ihale kayıtlı numaralı Nilüfer Belediyesi 1 Adet 810-1000 kw Rüzgar Enerjisi Santrali Yapım İşi 21/09/2017 tarihinde akdedilen sözleşme ile davacıya verildiğini, davalı tarafından 26/09/2017 tarihinde davacı işyeri tesliminin yapıldığını, sözleşme eki olan Özel İdari Şartnamenin A Bendi Çeşitli Hükümler maddesi 2.bendinde öngürülen RAPSİM izin başvuruları yapıldığını, ancak konuyla ilgili 05/03/2018 tarihinde davlaıya T.C Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Müdürlüğünden yapılan yazılı tebliğde “bahse konu RES projesinin … Müsteşarlığı sistemlerine olumsuz etkisinin olacağı ifade edildiği dolayısıyla ilgil projenin kurulmasına izin verilmesinin uygun olmadığının değerlendirilmiş olduğu” nun belirtildiğini, davalı idarenin mevcut projeyi ihaleye çıkartmadan önce projeyle ilgili mercilerden görüş yada ön onay almamış olmasının kendi ihmal ve kusurundan kaynaklandığını, davalının kendi ihmal ve kusuru neticesinde davacının zararlarını kamu zararı doğar gerekçesi ile tazmin etmeyerek bizzat kamunun zarara uğramasına sebebiyet verinin kendisi olduğunu göz ardı ettiğini, mevcut giderlerin dışında müvekkilinin sözleşmenin feshi nedeniyle kazanç kayıplarının da söz konusu olduğunu, davacının ihale sözleşmesinin feshi nedeniyle uğramış olduğu zararların tazmini amacıyla sözleşmenin eki niteliğindeki Yapı İşleri Şartnamesinin 21.madde 5.bendi uyarınca ödenmesi gereken bedel farkının tespiti ile şimdilik 20.000,00 TL zararının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; her ne kadar davacı tarafın bir ticari işletme isede davalı müvekkili Belediyenin bir kamu kurumu olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmeye konu işin ticari bir iş olmadığını, görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının iddialarının haksız olduğunu, davalının stratejik planında yer alan SH 4.31.01 Rüzgar Tribünlerinin Kurulması Projesinin hayata geçirilmesi için davalının Belediye Çevre Koruma Müdürlüğü tarafından Yenilenebilir Enerji Kurumuna başvurarak 07/03/2016 tarihinde RAPSİM adı verilen izin belgesi ön proje üzerinden alındığını, bu belgeye bağlı olarak söz konusu ihalenin yapıldığını, 21/09/2017 tarihli sözleşmenin ardından 26/09/2017 tarihinde davacı şirkete yer teslimi yapıldığını, sözleşmenin ifasının sözleşmenin eki ve özel idari şartnamenin A-2 bendi gereğince RAPSİM onayına bağlı olduğu bildirildiğinden yer tesliminin ardından ilk iş olarak yüklenici tarafından hazırlanan uygulama projesi ve belgeleri üzerinden YEGEM’e başvurularak davalı belediyece izin süreçlerinin başlatıldığını, su süreç ve sonrasında davacı şirket tarafından sözleşme konusu iş ile ilgili herhangi bir fiili çalışma ve imalat yapılmadığını, T.C Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğünün olumsuz cevabının ardından söz konusu işin yapılmasının imkaz hale geldiğini, davalının 20/06/2018 tarihli fesih kararının firmaya tebliğ edilerek teminat mektubunun davacı firmaya iade edildiğini, fiili olarak başlanmayan ve hiç yapılmayan işe karşılık yüklenici karı ödenmesinin hakkaniyetle bağdaşmadığını, davanın öncelikle görev yönünden reddine, devamında haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davada, mahkemenin görevli olup olmadığının incelenmesi HMK.nun 114/c bendi gereğince dava şartlarından olup; mahkemece re’sen incelenmesi gerekir.
Ticaret Mahkemelerinin görevi TTK.nun 4. ve 5.maddelerinde gösterilmiş olup, bu maddelerde belirtilen dava ve işlere bakmaya görevlidir.
Buna göre bir davada ticaret mahkemesinin görevli olabilmesi için aradaki uyuşmazlığın TTK’da düzenlenen işlerden kaynaklanması yahut TTK’da düzenlenen işlerden kaynaklanmasa dahi davanın her iki tarafının birden tacir olması gerekmektedir.
Dava konusu uyuşmazlığı doğuran hukuki işlem rüzgar enerjisi tesisi yapım işi olup TTK’da düzenlenen ve mutlak ticari dava sonucunu doğuran işlerden değildir. Ayrıca davalı tacir olmayıp TTK 16/2.maddesinde düzenlenen belediyedir. Buna göre devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişiler ile kamu yararına çalışan dernekler ve gelirinin yarıdan fazlasını kamu görevi niteliğindeki işlere harcayan vakıflar bir ticari işletmeyi ister doğrudan doğruya ister kamu hukuku hükümlerine göre yönetilen ve işletilen bir tüzel kişi eliyle işletsinler kendileri tacir sayılmazlar.
Davalı belediye statüsünde kamu kurumu olup tacir değildir, bu sebeple yargılamada mahkememiz görevli bulunmamıştır. Görevli mahkeme genel yetkili asliye hukuk mahkemelerdir. Bu sebeple aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın HMK’nun 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2.maddesi gereğince davanın usulden (görev yönünden) reddine, görevli Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna,
2-Karar kesinleştiğinde ve HMK’nun 20. Maddesinde öngörülen iki haftalık kesin süre içerisinde müracaat edilmesi halinde dosyanın görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeye mütakip süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmadığında dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin hatırlatılmasına,
3-Yargılama giderlerinin esas hakkında karar verecek mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/03/2019

Katip 97016

Hakim 125321