Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1176 E. 2020/14 K. 08.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1176 Esas – 2020/14
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
BAŞKANLIĞI TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1176
KARAR NO : 2020/14

BAŞKAN : ….
ÜYE : ….
ÜYE : ….
KATİP : …

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ : Av..

DAVALILAR : 1- …. SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. ….
2-
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/09/2018
KARAR TARİHİ : 08/01/2020
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı taraf dava dilekçesinde: 04/07/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıların müşterek çocuğu ….’ın vefat ettiğini, kazada davalı sürücü Burak DEMİREL’in tam kusurlu olduğunu, Burak’ın vefatı ile anne ve babasının destekten yoksun kaldıklarını, ayrıca büyük acı ve üzüntü çekerek manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek şimdilik her bir davacı için 100,00 TL destekten yoksunluk tazminatı ile her bir davacı için 150.000 TL manevi tazminatın davalılardan yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsilini, sigorta şirketinin limitle sınırlı sorumlu tutulmasını ve şimdilik 100.000 TL ön ödeme yapılmasını talep etmiştir.
DAVALININ CEVABI : Davalı Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini istemiş, olay sebebiyle 61.654,86 TL zarar ödemesi yapıldığını, istenen tazminatın bu şekilde karşılandığını, fazla taleplerin haksız olduğunu, kalan poliçe limitinin 228.345,14 TL olduğunu, bakiye zararın ödeme tarihindeki verilere göre hesaplanması gerektiğini ve güncellenerek tazminata mahsup edilmesini istediklerini, ayrıca anne ve babanın bakım ve büyütme için harcayacakları giderlerin tazminattan tenzili gerektiğini, varsa SGK tarafından yapılan rücua tabi ödemelerin tazminattan indirilmesini talep etmiştir.
Davalı Burak Demirel cezaevinden gönderdiği dilekçe ile davanın reddini istemiş, kazada kusurlu bulunmadığını savunmuştur.
DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava trafik kazası biçiminde ortaya çıkan haksız fiil sebebiyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Bir trafik kazası sonucunda küçük yaştaki …. …. vefat etmiştir. Müteveffa küçüğün anne ve babası olan davacılar, çocuklarının ölümüyle onun muhtemel desteğinden mahrum kaldıklarını ileri sürerek maddi tazminat ve yaşadıkları üzüntü için de manevi tazminat talep etmektedirler. Kural olarak ispat külfeti davacı taraf üzerindedir. Davacılar, çocuklarının ölümüyle neticelenen trafik kazasında davalı sürücünün kusurlu olduğunu, ölüm sebebiyle destekten yoksun kaldıklarını ve zararın miktarını ispat etmelidir.
Olay aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem olduğundan davalı sürücü hakkında ceza kovuşturması başlatılmış ve Bursa 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/549 E. 2016/173 K. sayılı ilamıyla taksirle ölüme neden olma suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir. Mahkumiyete esas olan ve biri Adli Tıp Kurumundan alınan iki ayrı bilirkişi raporunda davalı sürücü asli kusurlu bulunmuş, müteveffa küçüğün hareketlerinin de sonuca tesir ettiği kabul edilmiştir. Bu durumda davacılar murisinin kazada tali kusurlu olduğunu kabul etmek gerekir. Ancak küçük Göksel’in karşıya geçmek için yaptığı hamle hatalı olsa da sürücünün etkili tedbir almakta yetersiz kalması, çarpmanın yaya kaldırımında meydana gelmesi dikkate alınarak tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması uygun görülmemiştir. Bu durumda davacı taraf kusuru ispat etmiştir.
Keza kaza sonrası sigorta şirketinin ölenin yakınlarına bir tazminat ödemesi yaptığı da nazara alındığında kusurun zımnen kabul edildiği sonucuna varmak gerekir. O halde davacı taraf zararın ödenen tazminattan daha fazla olduğunu ispat etmelidir.
Dosya aktüerya hesabından anlayan bir bilirkişiye teslim edilerek maddi tazminat hesabı yaptırılmış, sigorta şirketinin ödediği tazminatın da güncellenerek destek alacağından tenzil edilmesi istenmiştir. Bilirkişi 01.04.2019 tarihli raporunda mahkememizin isteği doğrultusunda seçenekli hesaplama yapmış, müteveffa çocuğun tek destek olması hali ile diğer çocukların da anne babaya destek olma ihtimalini ayrı ayrı değerlendirmiştir. Buna göre müteveffa Göksel, anne babasının tek desteği kabul edilirse ve ödenen tazminat güncellenerek mahsup edilirse davacı annenin giderilmemiş zararı 59.983,56.TL, babanın zararı ise 7.391,69.TL olacaktır. Eğer halen hayattaki diğer iki çocuğun da anne babaya destek olacağı düşünülürse babaya sigortada ödenen tazminat zararını karşılamıştır. Buna karşılık annenin bakiye zararı 28.359,67.TL’dir.
Davacı taraf bu raporun özellikle sigortanın ödediği bedelin mahsubuna ilişkin hesap yöntemine itiraz etmiştir. Bunun için yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması öngörülmüş ise de davacı taraf bilirkişi ücretlerini yatırmadığı için yeni bir rapor alınmamıştır. Mahkememizin değerlendirmesine göre bilirkişinin mahsup yöntemi hakkaniyete uygundur. Hatta hesap yapılırken ödeme günündeki asgari ücret üzerinden zarar hesabı yapılıp ödemenin oransal olarak tazminattan mahsubu, karşılanmayan kısım için güncel asgari ücret üzerinden hesap yapılması bile mümkündür. Buna rağmen bilirkişinin davacıların aleyhine olmayacak biçimde faiz hesabı ile güncelleme yapmış olması yeterli görülmüştür.
Yine mahkememizin takdirine göre müteveffanın tek destek olduğunu kabul etmek hakkaniyete aykırıdır. Elbette anne babaya diğer çocuklar da destek olacaktır. Davacıların gelecek garantisi tek başına bir çocuk olamaz. Bu itibarla bilirkişi raporunun sonuç kısmındaki ikinci seçenek esas alınmıştır.
Davacı taraf tahkikat sona ermeden önce maddi tazminat talebini ıslah etmiş, ıslah dilekçesinde ödenen tazminatın mahsubunu da yaparak toplam 64.480.68.TL maddi tazminat istemiştir. Dikkat edilirse bu talep bilirkişinin hesaplandığından daha azdır. Ancak mahkememizin birden fazla çocuğun destekliğini esas alması karşısında dava kısmen kabul edilmelidir.
Çocuklarının ölümüyle davacıların manevi zarara uğradığı izahtan varestedir. Olağan hayat tecrübesi ile sabit olan bu durumun ayrıca ispatı gerekmez. Taraftarların sosyal durumları ve olayın ağırlığı dikkate alınarak manevi tazminat talebi de kısmen kabul edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Maddi tazminata ilişkin davanın davacı anne …. …. yönünden kısmen kabulü ile 28.359,67 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak adı geçen davacıya ödenmesine,
Bu tazminata davalı … …. yönünden kaza tarihi olan 04/07/2015 tarihinden diğer davalı … Sigorta AŞ yönünden ise dava tarihi olan 05/09/2018 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Maddi tazminata ilişkin davacı baba Hasan Korkmaz yönünden davanın reddine,
Manevi tazminata ilişkin taleplerin kısmen kabulü ile davacı …. ….. yönünden 80.000 TL ve davacı …. …. yönünden 80.000 TL olmak üzere toplam 160.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 04/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Burak Demirel’den alınarak adı geçen davacılara ödenmesine,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
Maddi Tazminat yönünden alınması gereken 1.937,25-TL nispi harca, peşin yatırılan 1.025,34-TL harç ile ıslah anında yatırılan 275 TL harcın mahsubu ile bakiye 636,90-TL harcın davalılardan müteselsilen tahsiline,
Manevi Tazminat yönünden alınması gereken 10.929,60-TL harcın davalı …. …. den tahsiline,
Davacı tarafça yapılan toplam 188,55-TL muhakeme masrafının davalılardan müteselsilen tahsiline,
Maddi Tazminat yönünden davacılar vekili lehine takdir edilen 4.253 TL ücret-i vekaletin davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, 20255.8
Maddi tazminatın reddedilen kısmı üzerinden davalı … Sigorta A. Ş. vekili lehine takdir edilen 3.400. TL’nin davacılardan alınarak davalı …. Sigorta AŞ vekiline verilmesine,
Manevi Tazminat yönünden davacılar vekili lehine takdir edilen 19.150 TL ücret-i vekaletin davalı Burak Demirel’den alınarak adı geçen davacılara ödenmesine,
Davacının yatırdığı peşin olarak yatırdığı 1.025,34-TL ile ıslah anında yatırılan 275-TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı asilin ve davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okundu, anlatıldı.08/01/2020

İş bu kararın gerekçesi 08/01/2020 tarihinde yazılmıştır.
Başkan 37232
e-imzalıdır
Üye 125321
e-imzalıdır
Üye 215947
e-imzalıdır
Katip 167697
e-imzalıdır