Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1008 E. 2019/979 K. 27.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1008 Esas – 2019/979
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2018/1008
KARAR NO : 2019/979

BAŞKAN : …..
ÜYE : ….
ÜYE : …
KATİP : …….

DAVACI : … PERDE LEZ FİSTO ORGANZE İMALAT TEKSTİL VE MOBİLYA SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
Barakfakih Mahallesi Vatan Cad. No: 4/_ Kestel/Bursa Kestel/ BURSA
VEKİLİ : Av. ….. – Hacıilyas Mh. 1.Sezen Sk. No:4 K:1 D:1 Arat İş Merkezi Osmangazi/ BURSA
DAVALI : HASIMSIZ

DAVA : Adi Konkordato
DAVA TARİHİ : 24/09/2018
KARAR TARİHİ : 27/09/2019
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde davacı şirketin 2004 yılında kurulduğunu 14 yıldan bu yana kendi tesisinde perdelik kumaş üretimi ve satışı yaptığını ayrıca üretilen kumaşların yurtdışına da ihraç edildiğini, 50 çalışanı bulunduğunu 2017 yılı ortalarında finansal kiralama yoluyla aldığı makinelerde üretim tesisini modernize ettiğini, ancak daha önce kiracısı bulunduğu iş yerinden tahliyesi tehlikesinin ortaya çıkması üzerine şu anda faaliyet gösterdiği yeni işyerine kiracı olarak çıktığını, bu durumun şirketin ekonomik dengesini ve nakit akışını bozduğunu, Alacaklarini tahsil etmekte güçlük çektiklerini, döviz kurlarındaki ani artışların olumsuz etkisi de gündeme gelince bir kısım borçlarının vadesinde ödenemediğini ve temerrüde düşüldüğünü, davacının işletme sermayesi ihtiyacının çözülmesi için borçlarının kısa süreli ödemesiz bir dönemden sonra yapılandırılması halinde ortadan kalkacağını aksi halde şirketin iflasa sürükleneceğini, konkordato talep etmek için gerekli şartların oluştuğunu ileri sürerek, bir konkordato ön projesi de sunmak suretiyle adi konkordato talep etmiştir.
Derdest dava borçlu tarafından açılan adi vade konkordatosudur. Konkordato ön projesinde devam eden tekstil – üretim faaliyetleri, gelir getiren ticari işletme ve yatırımlar anlatılmış ve borçların faizleri ile birlikte en az 18 en çok 36 ayda ödenmesi vadedilmiştir. Ön projede elde edilecek muhtemel gelirlerin borçların ödenmesini sağlamaya yeterli olduğu ileri sürülmüştür. Dilekçe ekinde bir bağımsız denetim raporu da yer almaktadır.
Davacı tarafın dilekçesi ile birlikte sunduğu belgeler yeterli ve kanunda sayılan niteliklere haiz görülerek davacıya üç aylık geçici mühlet verilmiştir. Mühlet içerisinde duruşma gününe kadar rapor hazırlanmak üzere geçici komiser görevlendirilmiş ve davacının sunduğu kayıt ve belgelerin gerçeğe uygunluğunun denetlenmesi sağlanmıştır. Geçici mühlet içinde gerekli tedbirler alınmış, mal varlıkları araştırılmış ve konkordato talebine itiraz ederek davaya müdahil olan alacaklıların iddiaları değerlendirilmiştir. Süreç içinde borçlunun talebi ve komiserin uygun görmesi ile geçici mühlet 24.10.2018 tarihinde iki ay uzatılmıştır.
Geçici mühlet sonunda bilirkişi 10.11.2018 tarihli raporunu hazırlamış ve bu raporda davacıya kesin mühlet verilmesinin uygun olacağı açıklanmıştır. Bu rapor duruşmada tartışılmış ve komiserden şifahi bilgiler alınarak bazı hususların yazılı biçimde açıklığa kavuşturulması istenmiştir. 11.12.2018 tarihinde yapılan kesin mühlet duruşması kısa bir süre için ertelenmiş, komiserden ek rapor alındıktan sonra 19.12.2018 tarihli duruşmada davacıya bir yıllık kesin mühlet verilmiştir.
Kesin mühlet devam ederken davacının şirketin üretimde kullandığı bazı makineleri sökerek üretim alanından çıkardığına, daha açık bir ifade ile bazı malları kaçırdığına dair duyumlar alınmış, 02.08.2019 tarihinde konkordato komiseri ile birlikte davacının fabrika binasına bir ziyaret gerçekleştirilmiştir. Bu ziyaret sırasında iki makinenin yerinden sökülmüş olabileceğine dair işaretlere rastlanmıştır. Bununla ilgili bir tutanak tutularak mahkemeye iletilmiş ve mahkemece yerinde bilirkişi incelemesi yapılarak iş yerinden çıkarılan makinelerin davacının envanterine kayıtlı makinelerden olup olmadığının araştırılması uygun görülmüştür. İş yerinden çıkarılan makinelerin henüz davacının envanterine girmemiş olan ve finansal kiralama yoluyla … A.Ş.’den alınan makineler olabileceği iddia edilmiştir.
Davacının iş yerinden çıkarılan makineler, ister davacı envanterine kayıtlı makineler, isterse üçüncü kişi mülkiyetindeki makineler olsun bir kötü niyetin göstergesidir. Komisere ve mahkememize bilgi vermeden üretim araçlarının elden çıkarılması borçlunun iyi niyetle hareket ettiği inancını ortadan kaldıracak niteliktedir. Davacının hukuken korunması konkordatonun amacına aykırı olacaktır. Bu sebeple öncelikle derhal konkordato sebebiyle borçluyu koruyan takip yasaklarına ilişkin tedbirler kaldırılmış, tedbirlerin kaldırıldığı ilan edilmiş, alacaklıları koruyan ve borçlunun tasarruf yapmasını engelleyen tedbirlerin devamı uygun görülmüştür. Daha sonra da duruşma açılmasına gerek görülmeden davanın reddine karar verilmiştir. Zira davacının konkordato projesine uymayacağı açıkça ortaya çıkmıştır.
Alacaklılardan hiçbiri açıkça davacının iflasını istememiştir. Şirketin son durumu itibariyle yeterli ve sağlıklı mali veriye ulaşılamaması karşısında şirketin borca batık olduğu tam ve kesin biçimde belirlenememiştir. Bu imkanın ortadan kalktığı da aşikardır. Alacaklılardan herbiri istedikleri taktirde şirketin iflasını talep edebilirler. İflas tasfiyesi bir külli tasfiye olarak zor ve zahmetlidir. Alacaklıları tatmin etme konusunda başarılı bir süreç değildir. Yasal prosedürler sebebiyle daha uzun sürmektedir. Dolayısıyla iflas kararı vermek alacaklılar lehine değildir. İflas kararı verilmesinde hiçbir alacaklının yararı olmadığına göre re’sen iflas kararı verilmesi uygun görülmemiştir. Kaldı ki iflas kararı verilebilmesi için borca batıklığın şüpheden uzak biçimde tespit edilmiş olması gerekir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın reddine,
İş bu dava sebebiyle konulan tüm tedbirlerin derhal kaldırılmasına,
Durumun İİK 289.maddesi gereğince ilanına,
Alınması gereken 44,40- TL harca peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile 8,50-TL harcın davacıdan tahsiline,
Davacı tarafça yapılan muhakeme masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile karar verildi. 27/09/2019

İş bu kararın gerekçesi 20/12/2020 tarihinde yazılmıştır.

Başkan …..
e-imza
Üye ….
e-imza
Üye …..
e-imza
Katip ..
e-imza