Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/885 E. 2018/389 K. 27.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/885 Esas
KARAR NO : 2018/389

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …… – Ulubatlı Hasan Bulvarı Hanedan Apt. No:65/4 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … – … …

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2017
KARAR TARİHİ : 27/03/2018
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 04/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; Müvekkilinin takip talebinde ayrıntılı olarak gö terilen faturalara dayalı alacağının sağlanması amacıyla Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2014/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını davalı borçlunun ise böyle bir borcu bulunmadığı, alışveriş de yapmadığından bahisle itirazda bulunarak icra takibini durdurduğunu, oysaki müvekkili ile davalı arasında yoğun bir ticari ilişki söz konusu olup, ticari defter ve dayanağı kayıtların incelenmesi ile bu durumun ortaya çıkacağını beyanla, yapılan haksız itirazın iptaline, icra takibinin devamına, alacağın % 20’sinden aşağı olmayacak şekilde icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmış, davaya cevap vermediği gibi delil de bildirmemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, İtirazın iptali davası olup, yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2014/… Esas sayılı icra dosyasının celp ve incelenmesinde davacı İmpeks Yapı Malzemeleri Makine Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti vekili tarafından davalı borçlu … aleyhine takip talepnamesi açıklamasında gösterilen 15 adet faturadan kaynaklı toplam 5.700,20-TL fatura alacağı, 4.586,34-TL yıllık % 11,75 ve değişen oranlarda reeskont-avans faizi olmak üzere toplam 10.286,54-TL alacağın tahsili istemi ile 24/01/2014 tarihinde başlatılmış ilamsız icra takibine ilişkin olup, icra takibine yasal süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinden davaya ve icra takibine konu alacağı ile ilgili fatura ve sevk irsaliyesi asıllarını sunması istenmiş, davacı tarafça itiraz kapsamında malın teslimine ilişkin delillerini sunması istenmiş, davacı tarafça sunulan sevk irsaliyeleri altında adı bulunan ve imzası bulunan kişilerin açıklanması istenmiş, sevk irsaliyelerinin incelenmesinde bir kısmının imzasız bir kısmında imzalar bulunduğu anlaşılmış, davacı vekili davaya konu satılan ürünlerin bir kısmını davalının oğlu …’e teslim ettiğini beyan etmiş olup davalının mahkemede alınan davaya inkara yönelik savunması ve beyanı kapsamında fatura tarihleri itibariyle işyeri kaydının faal olup olmadığı hususunda Nilüfer Vergi Dairesi Müdürlüğüne, Esnaf ve Sanatkarlar Odasına ve çalışanlarının da tespiti yönünden SGK İl Müdürlüğüne yazılar yazılarak, yazı cevapları dosyamız içerisine alınmıştır.
Dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, mahkememizce daha öncede belirlenen günde bilirkişi incelemesi için mahkememizce resen bilirkişi olarak seçilen Mali Müşavir Bilirkişi Ali Kahve’de hazır olduğu halde 12/06/2015 günü saat 14: 00’da mahkememiz duruşma salonunda inceleme için toplanılmış ancak davacı ve davalı taraflardan gelen olmadığı, ticari defterlerini de ibraz etmedikleri anlaşılmakla, bilirkişi incelemesine son verilerek aynı tarihli tutanak tutulmuştur.
Davacı vekili sonrasında incelemeye esas 2010 yılına ilişkin yevmiye defteri ile boş envanter defterini hazır ettiklerini ve 12/06/2015 günü mahkeme y azı işleri müdürlüğüne dilekçesini havale ettirdiklerini beyan etmiş olup, dilekçesi ve ekindeki belgeleri sunmuş ise de; davacı vekilinin inceleme ve gün saatinde mahkememiz duruşma salonunda ve kalemde saat 14.00’de hazır olmadığı gibi aynı gün mesai saatleri içerisinde de mahkememize müracaat etmediği görülmüş olmakla, defter ibrazından kaçındığı şeklinde kabul edilmiş bu nedenle yeniden defter incelenmesi yönündeki talebi kabul edilmemiştir.
Davacı vekiline teslime ilişkin hususlarda iddialarını ispat edememiş olmakla, davalı tarafa yemin teklif edip etmeyecekleri hususunda diyecekleri sorulmuş, davacı vekili 22/09/2015 tarihli dilekçesi ile davalı tarafa yemin teklifinde bulunduklarını beyan etmiş olmakla, davalı …’e HMK 228/2. Maddesi uyarınca yemin davetiyesi tebliğ olunmuş, davalı … mahkememizin 19/01/2015 tarihli celsesinde hazır bulunmakla, yaptırılan yeminli beyanında davaya ve icra takibine konu edilen toplam tutarın 5.700,20-TL olan 15 adet faturalarda yazılı bulunan ürünleri teslim almadığını, sevk irsaliyesi altındaki imzaları kabul etmediğini, sevk irsaliyeleri altındaki imzaların oğlu …’e ait olup olmadığını bilmediğini, ticari defterlerindeki faturaların kayıtlı olmadığını, faturalarda yazılı ürünleri teslim almadığı gibi davacı tarafa da bulunmadığına dair yemin etmiş, yeminli beyanını imzası ile tasdik etmiş olmakla, davacı tarafın davalı yana kesmiş olduğu faturalardaki ürünleri teslim ettiğini ispat edememiş olduğundan ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş;
Mahkememiz hükmünün temyizi üzerine Yargıtay 19. HD’nin 22/03/2017 tarih 2016/4428 esas 2017/2327 karar sayılı Bozma İlamı ile “Dava konusu faturaların dayanağı olan irsaliyelerden 6 adedinde sadece teslim alan imzasının bulunduğu, imzayı atanın ad ve soyadının yer almadığı görülmektedir, iki adet irsaliyede ise teslim alan isim ve imzası bulunmakta ise de, mahkemece bu irsaliyelerde teslim alan sıfatına haiz kişinin SGK kayıtları bulunmadığından davalı çalışanı sayılmayacağı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, SGK kaydı bulunmadan işçi çalıştırılabileceği de dikkate alınarak mahkemece iki adet irsaliyede imzası bulunan şahsın davalı çalışanı olup olmadığı yönünde daha etraflı bir araştırma ve inceleme yapılması ile diğer altı adet irsaliyelerde teslim alan imzası bulunan kişilerin kimler olduğunun davacıdan sorularak bunlar yönünden de aynı şekilde araştırma ve inceleme yapılmak sureti ile varılacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken…” şeklinde mahkememiz kararı bozulmuş olmakla tarafların görüşü alındıktan sonra bozma ilamına uyulmasına karar verilerek davacı vekilinden iki adet irsaliyelerde imzası bulunan … yanında 6 adet irsaliyelerde imzası bulunan kişilerin kim olduğu hususunda beyan ve açıklamada bulunması konusunda kendisine süre verilmiş, davacı vekili dosya içerisine ibraz ettiği 30/01/2017 tarihli beyan dilekçesi ile 6 adet irsaliyelerde teslim alan kısmındaki imzaların davalının oğulları … ve …’e ait olduğunu beyan etmiş olması karşısında ve Yargıtay Bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak adı geçen kişiler mahkememize çağrılmakla tanık sıfatı ile beyanlarına başvurulmuş, adı geçen tanıklar … ve … mahkememizde alınan beyanlarında; davalı …’in oğulları olarak söz konusu iş yerini ve işleri beraberce yürüttüklerini davacı yandan daha önce mal alımlarının olduğunu, ancak bedelini ödediklerini, davaya konu edilen fatura ve irsaliye konusu malları ise teslim almadıklarını, irsaliyeler altında bulunan imzaların kendilerine ait olmadığını beyanla imza incelemesine esas olacak şekilde mahkememiz huzurunda uygulamaya esas imza örnekleri tespit edilmiş olup, yaptırılacak grafolog incelemesine esas olmak üzere adı geçenlerin bildirdikleri yerlerden ve resmi kurumlardan imza asılları celbedilmekle dosyamız içerisine alınmış ise de, imza incelemesine karar verileceği aşamada davacı vekilinden imza incelemesine esas olmak üzere sevk irsaliyesi asıllarını ibraz etmesi istenilmiş ancak davacı vekili yapılan tüm araştırmalara rağmen sevk irsaliyesi asıllarını bulamadıklarını mahkememize beyan etmiş olmakla fotokopi belge üzerinde de imza incelemesi yapılamayacağından davacı davasını bu nedenle ispat edememiş sayıldığından toplanan delillere göre davanın yeniden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1 – İspat edilemeyen davanın REDDİNE,
2- Alınması gereken 35,90 TL maktu harçın peşin alınan 175,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 139,80 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3- Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 sayılı HMK’nun 333. Maddesi uyarınca davacı tarafa İADESİNE,

Dair davacı vekili ile davalının yüzünde kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 27/03/2018 11:39:18

Katip …

Hakim …