Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/71 E. 2018/374 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/71 Esas – 2018/374
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/71
KARAR NO : 2018/374

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … TEKSTİL SAN. TİC. VE PAZ. A.Ş
( Ertuğrulgazi V.D : …….)
VEKİLİ : Av. TURGUT NEŞELİ
Kıbrısşehitleri Cad.Sakarya Mah.Güler Sok.Banuşoğlu İş Mrk. Kat:2
No:36 Osmangazi/Bursa
DAVALI : … ………-…… KUMAŞ TİCARETİ
( Yıldırım V.D : ……..)
Duaçınarı Mah. Uzun Cad. No:38/A Yıldırım/Bursa
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2017
KARAR TARİHİ : 22/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili beyanlarında özetle ; davacı ile davalı arasında kumaş baskı ve boya işlemine ilişkin ticari ilişki bulunduğunu, aralarındaki ticari ilişkiye dayanak olarak davacı firma kendi üzerine düşen hukuki sorumluluklarını yerine getirdiği, emtiayı zamanında ve eksiksiz olarak fatura ve sevk irsaliyeleri ile davalıya teslim edildiğini, davalı tarafın fatura bedellerini ödememesi üzerine Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2016/… sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, davalının borca itirazı nedeniyle takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkartılmasına rağmen dosyaya cevap ve delil bildirmediği bu nedenle davayı ret ve inkar ettiği anlaşılmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava Bursa 9.İcra Müdürlüğünün 2016/… sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine yaptığı itirazın iptali davasıdır.
Takip konusu alacağın taraflar arasındaki baskı ve boya işini ilişkin ticari ilişkiden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Davacı taraf cari hesaba, fatura ve sevk irsaliyelerine ve davacıya ait ticari defterlere delil olarak dayanmıştır. Ancak sevk irsaliyelerinin bir kısmında nakliyecenin imzasının bulunup sadece bir tanesinde davalının isim ve imzası bulunmaktadır.
Bu haliyle taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve takip konusu alacağın varlığının tespiti konusunda tarafların ticari defter ve belgelerini incelemek gerekmiştir. Bu konuda yargılamanın üçüncü celsesinde ara karar kurularak taraflara inceleme gününde ticari defter ve belgelerini hazır etmeleri üzerine kesin süre verilmiştir. Kesin süreye uymamanın sonuçları da defter ibrazından kaçınma sayılacağından diğer tarafın ticari defter ve belgelerindeki kayıtların doğruluğunu kabul etmiş sayılacakları ihtar olarak belirtilmiştir. Bu bağlamda duruşma zaptı da davalı tarafa tebliğ edilmiştir.
İnceleme gününde davacı taraf defter ve belgelerini ibraz etmiş ancak davalı taraf ibraz etmemiştir. Bu haliyle davalı defter ibrazından kaçınmıştır. Bu nedenle davacı defterlerinin dikkate alınarak değerlendirme yapılması yoluna gidilmiştir. Davacı deliller kısmında müvekkilinin ticari defter ve belgelerine dayanmıştır.
Ancak bilindiği üzere bir tarafın ticari defterlerinin kendi lehine delil olabilmesi, karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olması halinde mümkündür. Bu sebeple ticari defter ve belgeler incelenirken her iki tarafın da ticari defter ve belgelerinin incelenmesi zorunludur. Davacı tarafın davacıya ait ticari defterlere dayanmış olması yapılan açıklamalar ışığında davalı tarafın defterlerini incelemeyi de kapsamaktadır. Davacı taraf münhasıran kendi defterlerine de dayanmış değildir yani davalı tarafın defterlerinin incelenmemesi konusunda açık bir beyanı ve iradesi de bulunmamaktadır.
HMK 222.maddesi ” Mahkeme ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.” hükmünü içermektedir. Diğer fıkralarında da defter ve belgelerin delil olarak kabul edilebilmesinin koşulları sayılmıştır. Yani anılan yasa maddesinden de anlaşılacağı üzere mahkeme taraflara ticari defter ve belgelerini ibraz konusunda resen karar verebilir. Bu durum kanun açık hükmü uyarınca taraflarca hazırlanma ilkesine de aykırı değildir. Zira bir tarafın kendi ticari defter ve belgelerini incelenmesi isteği yukarıda belirtildiği üzere diğer tarafın ticari defter ve belgelerinin de incelenmesini de zorunlu olarak kapsar. Bu konuda taraflarca hazırlama ve taleple bağlılık ilkesinin sonucu açık olarak davalı defterlerinin incelenmemesi yönünde açık bir irade beyanına bağlıdır. Böyle bir irade beyanı bulunduğunda HMK 222.maddesi uyarınca mahkemece resen defter ibrazı istenilmemis düşünülebilir. Ancak davacı tarafın bu şekliyle bir beyanı da yoktur. ( Benzer yönde Bknz Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 12/09/2017 tarih 2016/3858 E. 2017/2944 K. sayılı ilamı )
Yapılan bilirkişi incelemesi sonucu davacının ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun olduğu ve buna göre beş adet fatura karşılığı toplam 9.034,43 TL takip miktarınca alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Alacak likit olduğundan ayrıca icra inkar tazminatı da hükmolunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; Bursa 9. icra müdürlüğünün 2016/… sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrinin itirazın iptaline,
2-Takibin alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi uygulanarak devamına,
3-9.034,43 TL’nin %20’si tutarında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya ödenmesine,
4-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 617,14 TL harçtan başlangıçta alınan 154,29 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 462,85 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan 185,69 TL harç, 699,00 TL yargılama gideri toplam 884,69 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avkatlık Asgari Ücret Tarifesine Göre belirlenen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Bursa Bölge Adliye mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.22/03/2018

Katip

Hakim