Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/63 E. 2020/409 K. 09.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/63
KARAR NO : 2020/409

HAKİM :…..
KATİP : …..

DAVACI : …..
VEKİLİ : Av…..
DAVALILAR : …..
VEKİLİ : Av……
…..
VEKİLİ : Av. …….
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/03/2016
KARAR TARİHİ : 09/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili beyanlarında; davalılardan ….. ….. davacı iş merkezi yöneticiliğinin imza ve onayı olmadan onay alınmış gibi sahte imza ile davalı bankanın iş merkezi yöneticiliği hesabından 02/12/2011 tarihinde 8.000,00 TL, 21/01/2013 tarihinde 13.000,00 TL olmak üzere toplam 21.000,00 TL para çektiğini, davacı iş merkezinin yöneticisinin ….. ….. olduğunu, ….. ….. ait imza sirküleri incelendiğinde davalı ….. ….. bankaya sunmuş olduğu evraklardaki imzanın ….. ….. ait olmadığının görüleceğini, bu şekilde ödeme yapan davalı bankadan ve davalı ….. ….. iş merkezi yöneticiliğine ait ve davacı tarafından çekilen 21.000,00 TL’nin ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesini talep etmiştir.
Davalılardar ….. Bank A.Ş. Vekili beyanlarında; öncelikle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davalılardan ….. …..’ in davacı iş merkezinde sayman olarak görev yaptığını, daha öncede benzer şekilde talimatlarla para çekildiğini, yapılan ödemelerde bankanın herhangi bir kusuru olmadığını, öncelikle davanın zamanaşımından aksi halde esastan reddini talep etmiştir.
Davalılardan ….. ….. beyanlarında; davayı kabul etmediğini, iddia olunan 8.000,00 TL ve 13.000,00 TL’lik paraların ….. ….. talimatlarıyla çekildiğini, ….. ….. daha önce vermiş olduğu talimatlarda imzaların birbirine benzemediğini, ayrıca zamanaşımı itirazında da bulunduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava davalı ….. …..’ in davacı iş merkezi yöneticisinin imza ve onayı olmadan davalı bankadan çektiği iddia edilen 21.000,00 TL’ nin davalılardan tahsiline ilişkin açılmış alacak davasıdır.
Davacı davalı banka nezdindeki hesabından 02/12/2011 tarihinde çekilen 8.000,00 TL ve 21/01/2013 tarihinde çekilen 13.000,00 TL olmak üzere toplam 21.000,00 TL’nin … … tarafından çekildiğini, bankaya ibraz edilen dilekçedeki imzaların davacı iş merkezi yöneticiliği temsilcisi … ….. ait olmadığını, … …’in bu parayı çekerek ve davalı bankanın da gerekli özeni göstermeden kusuruyla buna neden olarak davacıyı zarara uğrattığı iddia edilmektedir.
Esasında taraflar arasında iş merkezi yöneticiliğine ait hesaptan davalı … tarafından ibraz edilen dilekçelerle para çekilmesi konusunda bir uygulama oluşturulmuştur. Hatta daha önce imzası temsilciye ait olmayan dilekçelerle bir kısım paralarda çekilmiştir. Bunların bu şekilde davalı … tarafından çekildiği davacının malumudur. Ancak uyuşmazlığa konu olan toplamı 21.000,00 TL olan paraların çekimi konusunda davacının bilgisi ve muvafakati olmadığı iddia edilmektedir.
Hesaptan paranın çekilmesi talebini içeren dilekçelerde imza incelemesi yapılmış bu imzaların iş merkezi yöneticiliği temsilcisine ait olmadığı anlaşılmıştır. Davacının kayıtları incelenmiş bu paranın davacı kayıtlarına aktarıldığı konusunda bir belirleme de bulunamamıştır. Davalı tarafça bu para çekildikten sonra davacıya teslim edildiği konusunda yazılı bir belge de sunulmamıştır. Hatta davalı asil … …’in verdiği cevap dilekçesinde bu paraların kime teslim edildiği yahut ne şekilde kullanıldığı konusunda bir açıklama dahi yapılmamıştır. Davalı …’in çekilen bu iki kalem tutarı davacıya teslim ettiğini ispatlaması gerekir. Davalı …’in dava konusu bu tutardan sorumluluğu olduğuna hükmetmek gerekmiştir.
Diğer bir temel sorun ise davalı bankanın kusurlu davranışı bulunup bulunmadığıdır. Esasında para çekme işlemi yetkili ve ilgili kişinin başvurusu üzerine bu kişiye yapılacak para teslimi ile yapılır. Davacı davalı banka nezdinde yetkili olmayan kişinin müracaatı ile yetkilinin imzasını taşıyan bir belge ile para tasarrufu konusunda bir uygulama geliştirmiştir. Bu uygulamanın dilekçe ile başvuru sonrası tasarruf sahibi ile iletişime geçildikten sonra gerçekleştirildiğinde şüphe yoktur zira taraflar arasındaki uygulama hep bu yönde olmuş hatta davacı yöneticiliğin temsilcisine ait olmayan imzalı belgelerle dahi para çekilmiş hatta bu çekilen paralar davacı kayıtlarına da işlenmiştir. Davacı tarafın bu yönüyle yapılan belirlemeye de itirazı bulunmamaktadır. Bu durum davacının kabulündedir. Her ne kadar alınan bilirkişi raporlarında belgelerdeki imzanın aldatma kabiliyetine haiz olmadıkları ve davacı yöneticiliğin ve bankanın %50’şer oranında kusurluk oldukları belirlenmişse de davalı bankaya atfedilen %50 oranında kusur mahkememizce kabul görmemiştir. Bunun temel gerekçeleri de yukarıda açıklanan hususlardır. Hukuksal sorunun davacı ile davalı … … arasında olduğu ve sorumluluğun bunlar arasında çözümlenmesi gerektiği kabul edilmiştir. Hatta ve hatta daha önce olduğu gibi davacının temsilcisine ait olmayan imzalarla çekilen ve davacı kayıtlarına işlenen paralar gibi davaya konu olan bu işlemlerin de önceki işlemler gibi olması muhtemeldir. Davacının bunu kayıtlarına işlememiş olması davalı … aleyhine bir sonuç doğurmalı mıdır sorusu da davalı …’in sorumluluğu olup olmadığını belirlemede ihtimal olarak dikkate alınması gereken bir husus olsa da davalı …’in bu paraların ne şekilde tasarruf edildiğine ve kime teslim edildiğine dair yargılama boyunca bir açıklamasının bulunmayışı ve ispat külfetinin davalı …’de olması dikkate alındığında davalı … yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davacının, davalı ….. A.Ş’ye yönelik davasının reddine,
2-Davacının davalı … …’e yönelik davasının kabulü ile 21.000,00 TL alacağın 8.000,00 TL’sinin 02/12/2011 tarihinden 13.000,00 TL’sinin ise 21/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 1.434,51 TL harçtan başlangıçta alınan 358,63 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.075,88 TL harcın davalı … …’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 387,83 TL harç, 2.607,00 TL yargılama gideri toplam 2.994,83 TL’nin davalı … …’den tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının davalı ….. A.Ş yönünden yaptığı yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı … …’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı ….. A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile adına geçen davalıya ödenmesine,
7-Davalı ….. A.Ş tarafından yapılan 877,08 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile adı geçen davalıya ödenmesine,
8-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalılar ….. A.Ş ve Davalı … … vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Yargı Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/07/2020

Katip …..
e-imza

Hakim …..
e-imza