Emsal Mahkeme Kararı Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/460 E. 2018/355 K. 19.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2017/460
KARAR NO : 2018/355

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
Güneykent Mah. 102284Nolu Sk.N:1/8/11 Şahinbey Gaziantep
VEKİLİ : Av. … – Demirtaşpaşa Mah. 4.Gönül Sk. Tezeller İşh. Kat:3 No:18 Osmangazi/ BURSA

DAVALI : … – T.C. N:…
Fethiye Mah. Bayrak(240) Sk. No:32 İç Kapı No:10 Nilüfer/ BURSA
VEKİLİ : Av. … BUDAK – Sakarya Mah. 21.Yıldız Sk. No:46 Yurtseven İş Hanı K:2/6 Osmangazi/ BURSA

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 31/03/2017
KARAR TARİHİ : 19/03/2018
Mahkememizde görülen davanın açık yargılamasında,
DAVACININ TALEBİ : Davacı taraf dava dilekçesinde, taraflar arasında tıbbi malzeme satışı konusunda ticari ilişki bulunduğunu, bu kapsamda toplam 68.796 TL tutarında fatura kesildiğini, bu faturanın57.000 TL’lik tutarının ödendiğini, bakiye 11.796 TL’sinin ödenmediğini, bunun üzerine Bursa 6.İcra Dairesinin 2017/… esas sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalının takibe haksız biçimde itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmektedir.
DAVALININ CEVABI : Davalı taraf davanın reddi gerektiğini savunmuş, davacıdan temin ettikleri tıbbi malzemelerin hastanelere ve sağlık sektörüne satıldığını, bu malzemelerin ameliyatlarda kullanıldığını, ancak davacıdan aldıkları bir kısım malların sağlık uygulama tebliği kapsamında ödeme dışı bırakıldığını sektördeki teamül gereğince davacı tarafın bu ürünleri geri alması gerektiğini, ürünlerin iadesi için yaptığı girişimin sonuçsuz kaldığını iade faturasının kabul edilmediğini, bu ürünlerin herhangi bir hastaneye satışına imkan kalmadığını ileri sürmektedir.
DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava ilamsız takibe itirazın iptali davasıdır. Taraflar arasında satış sözleşmeleri niteliğinde ticari ilişki bulunduğu ve ilamsız takibe dayanak yapılan alacağın tıbbi malzeme satışından kaynaklandığı konusunda uyuşmazlık yoktur. Temel uyuşmazlık davacı tarafından satılıp teslim edilen bazı malların iadesini gerektiren hukuki sebep bulunup bulunmadığı noktasındadır. Zira davalı taraf malları teslim aldığını da ikrar etmiş ancak iade talebinin kabul görmediğini ileri sürmüştür. O halde davalı tarafa satılan malların iadesi sebeplerinin hukuka uygunluğunun araştırılması uygun olacaktır.
Satış sözleşmesine konu mallar sağlık sektöründe ameliyatlarda kullanılan tıbbi ürünlerdir. Bu sebeple sağlık sektöründe uzman bir bilirkişi atanarak davalıya satılan malların Sağlık Uygulama Tebliği kapsamında SGK tarafından ödenip ödenmediğinin belirlenmesi gerekmiştir. Bu belirlemeden sonra davalı tarafın ortaya koyduğu mal iadesi iradesinin hukuka uygunluğu değerlendirilecektir. Bilirkişi 21/12/2017 tarihli raporunda davaya konu 8680845101289 barkod numaralı tıbbi ürünün iade tarihi olan 29/09/2016 tarihi itibariyle “ret” durumunda olduğunu, davalının iade etmek istediği ürünlerin SUT kapsamında ödemesinin yapılmadığını, sektörel teamüle göre SGK tarafından ödeme garantisinin ihale şartnamelerinin değişmez maddesi olduğunu, SGK tarafından ödenmeyen irinlerin satıcısına iadesi konusunda sektörel teamül bulunduğunu belirtmiştir.
Anlaşılacağı üzere davalıya satılıp teslim edilen ürünlerden bir kısmının SUT kapsamında geri ödemesi yapılmamaktadır. Satılma – kullanılma imkanı daralan/ortadan kalkan bu ürünlerin hukuki ayıplı kabul edilmesi ve iade konusunda davalı tarafın iradesi haklı görülmelidir. Buna karşılık iadesi istene ürünler dışında kalan bir kısım mal bedellerinin de ödenmediği anlaşılmaktadır. Davalı tarafın bu kısma yönelik itirazları haksızdır. Rapor esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İade şartları gerçekleşmemiş ürünler için davalı taraf yönünden takibe itiraz haksızdır. Davalı ne kadar ödeme yapması gerektiğini bilecek durumdadır. Bu yönden alacak likittir. Davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmelidir. Buna karşılık iade şartları doğmuş ürünler yönünden satıcı tarafın malları iade almaması hukuka uygun değildir. Alıcı tarafın malları iade iradesi ortadadır. Bu durumda davacı satıcı tarafın ürün bedellerini talep etmek yerine ürünleri iade almayı kabul etmesi gerekir. Bu itibarla SUT kapsamında SGK tarafından ödemesi yapılmadığı için hukuki ayıplı duruma düşen mallardan kaynaklanan 5.724 TL’lik kısım itibariyle davacının takipte kötü niyetli olduğu taktir edilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile Bursa 6. İcra Dairesinin 2017/… sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptaline,
Takibin 6.072 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu ve alacağın belirlenebilir bulunduğu nazara alınarak davalı borçlunun asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
Reddedilen kısım yönünden davacının kötü niyetli olduğu kabul edilerek davacı alacaklının reddedilen 5.724 TL ‘lik kısmın %20’si oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine,
Alınması gereken 414,77-TL harca peşin yatırılan 201,45-TL harcın mahsubu ile bakiye 213,32-TL harcın davalıya tamamlattırılmasına,
Davacı tarafça yapılan 497-TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 255-TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı vekili lehine kabul edilen miktar üzerinden takdir olunan 2.180-TL ücret-i vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden davalı vekili lehine takdir olunan 2.180.TL ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 201,45-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 19/03/2018

İş bu kararın gerekçesi 19/03/2018 tarihinde yazılmıştır.

Katip …

Hakim …